Ülkemizde en sık görülen kadın kanseri olan meme kanseri görülme sıklığı, son 20 yılda 2 kattan daha fazla arttı. Yapılan çalışmalar meme kanserinin neredeyse her 8 kadından birinin yaşamının bir döneminde karşılaşacağını söylemektedir. 40 yaşın üzerinde kadınlarda görülme sıklığı artarken, 50-59 yaş grubunda en yüksek seviyeye ulaşmaktadır.
Peki süt bezlerinden ve bu süt bezlerinde yapılan sütü meme başına ulaştıran kanallardaki hücrelerin anormal ve kontrolsüz bir şekilde büyümesi ve yayılmasıyla oluşan meme kanserinde, kimler risk altındadır?
Meme kanserinin görülmesinde kalıtsal ve kalıtsal olmayan faktörler etkilidir.
Genel olarak meme kanserindeki risk faktörleri şunlardır;
Yaş; Yaş faktörü meme kanserinin gelişimi açısından önemli bir role sahiptir. Meme kanseri tanısı konulan kadınların % 70'ini 50 yaş ve üzeri kadınlar oluşturur.
Cinsiyet; Kadın olmak en büyük risk faktörüdür. Bunun nedeni ise meme dokusunun olması ve östrojen gibi hormonların meme büyümesi üzerindeki etkileridir. Bu sebeple erkeklerde meme kanseri nadir olarak görülür.
Genetik geçiş ; Meme kanserlerinin yaklaşık % 5 ila %10'u kalıtsaldır ve bunlar genetik testlerle ortaya konabilmektedir. BRCA1 ve BRCA2 gibi vücutta meydana gelen gen mutasyonları, meme kanserine yol açarak en yaygın genetik değişiklikler arasında yer alır.
Aile hikayesinin bulunması; Ailesinde 1.derece akrabalarda (teyze, hala, anne, anneanne, kız kardeş gibi) meme kanserinin olması yakalanma olasılığını 2 kat artırmaktadır.
Obezite; Vücutta yağ oranı fazla olan bireylerde östrojen hormonu daha fazla salgılanır bu da meme kanserine yakalanma olasılığının artmasına neden olabilir.
Sigara ve alkol kullanımı; Alkol ve sigara kullanımının meme kanseri riskini artırdığı bilimsel araştırmalarla kanıtlanmıştır. Bu risk alınan alkol miktarına bağlı olarak artmaktadır.
Radyasyona ve endüstriyel kimyasallara maruz kalma ; Çocukluk veya gençlik çağında başka bir nedenle göğüs bölgesinin ışınlanmış olması meme kanseri riskini artıran bir nedendir.
Ayrıca,
-Hiç doğum yapılmaması veya ilk doğumun 30 yaşından sonra yapılması,
-Adet başlama yaşının erken, adetten kesilme yaşının geç olması.
-Yumurtalık ya da rahim kanseri hikayesi olması
-Menopoz sonrası dönemde uzun süreli ve yüksek dozlarda östrojen replasman tedavisi yapılması (5 yıldan fazla önerilmez)
-Uzun süreli doğum kontrol haplarının kullanılması (5-10 yıl)
-Emzirmemek
-Fiziksel aktivite azlığı meme kanseri yakalanma risk faktörleri arasındadır.
Peki meme kanserinden korunmanın yolları nelerdir?
İdeal kilonuzu koruyun, östrojenin büyük bir kısmı, vücuttaki yağ dokusunda sentezlenmektedir. Özellikle menopoz sonrasında östrojen kaynağının en büyük kısmı vücuttaki yağ dokusudur. Özellikle karın ve bel bölgesindeki yağ birikimi çok önemlidir.
Fiziksel aktivitenizi artırın, düzenli spor yapın. Düzenli olarak yapılan spor hem kilo kontrolünü sağlar hem de yüksek östrojen düzeyini dengeler. Ayrıca günümüzde düzenli olarak yapılan sporun bağışıklık sistemini güçlendirdiği de bilinmektedir. Düzenli egzersiz veya haftada en az 3 gün ortalama 30 dk.lık orta şiddette tempolu yürüyüş sadece meme kanserine yakalanma riskinizi azaltmaz, aynı zamanda serotonin adı verilen mutluluk hormonunu da artırır.
Sağlıklı beslenin. Akdeniz tipi beslenme ile korunun. Zeytinyağı, deniz ürünleri ve mevsim sebzelerini içeren Akdeniz tipi beslenme, meme kanseri riskini azaltmaktadır. Karoten içeren havuç, balkabağı, avokado, kırmızı pancar, nar, kavun, biber, keten tohumu, karnabahar, zerdeçal gibi meyve ve sebzeleri sık tüketen kadınlarda meme kanseri daha az görülür. Yeşil çay, ceviz, brokoli meme kanserini önleyen diğer besinlerdendir.
Alkol ve sigara tüketimi tüketimi meme kanserine yakalanma ve tedavi sürecinde uzak durulması gereken bir konudur. Özellikle kızartılmış ve işlenmiş et ürünlerinden uzak durulmalıdır.
Ve son olarak yine hatırlatmakta fayda olan kan D vitamini düzeyinin 30 mgın üzerinde olmasıdır.
Meme kanseri erken tanısı için ne yapmalıyım?
1-Her ay düzenli yapılan kendi kendine muayene,
2-Yıllık uzman hekim muayenesi,
3-40 yaş sonrası meme kanseri erken tanı metodu olan mamografi çektirilmesi
Mamografi kanser yapar mı?
Mamografi çekilirken alınan radyasyon dozu, uzun bir uçak yolculuğunda alınan dozdan fazla değildir. Mamografi sırasında alınan radyasyon dozu son derece düşük olup bir kişinin 3 ayda normal olarak maruz kaldığı doz kadardır. Zaten vücudun kısa sürede ekarte edebileceği oranda olması sebebiyle mamografi çekimi meme kanseri nedenleri arasında sayılmaz.
Doçent Doktor Mehmet Emin Güneş/Genel Cerrahi Uzmanı