Oyuncularımız için sezon başladığı gibi devam ediyor. Muhtemelen böyle sona erecek. Cedi Osman az şeyi ortalama düzeyde yapan 15 dakikalık bir rotasyon oyuncusu rolünü benimsedi. Dış sut katkısı veriyor. Ekstrası yok. İniş çıkışı yok. Sorun çıkarmıyor.
Koçunu dinliyor. Büyük hedefi olmayan her takım için 8 veya 9. oyuncu profili. San Antonio Spurs'da kalma ihtimali olduğunu düşünüyorum. Aksi olsa bile orta seviye bir takımdan 2 veya 3 yıllık benzer bir kontrat bulur. Furkan Korkmaz, Onuralp Bitim ve Ömer Faruk Yurtseven üçlüsü yaşam mücadelesi veriyordu. Onuralp kontratı aldı.
En azından seneye Bulls kadrosunda olacak. Henüz takım bulamayan Furkan Korkmaz'ın NBA şansı kalmadı gibi. Bir Yurolig yapıp yeniden dönmeyi düşünmeli. Ömer Faruk 34 maçta 9 dakika ortalama ile oynadı. Sadece iki maçta çift haneli skor üretti. Durumu belirsiz. Utah Jazz seneye opsiyon kullanmayıp onu serbest bırakabilir. NCAA'deki siyahi evladımız Adem Bona istikrarlı gidiyor.
Bu sene hücumda daha aktif olsa da hâlâ eksik. Savunma ise Adem'in ana silahı. O yoldan draftta seçilecek gibi. İlk tur sonu ikinci tur başı gibi seçilmesi bekleniyor. Beklentim 40'lı sıraların başından seçilmesi yönünde. Drafta girmesini beklediğimiz diğer çocuğumuz Berke Büyüktuncel maalesef şu ana kadar iyi performans sergileyemedi. Rotasyonda geriye düştü. Bir sene daha UCLA'de kalıp, eksiklerini gidermeyi düşünmeli. Özellikle şutu üzerinde çok çalışmalı.
NBA'deki gururumuz Alperen Şengün ise her geçen gün daha iyisini yapmaya devam ediyor. Bununla yetinmeyip, "hadi canım" dedirtecek işler yapıyor. Örneğin Memphis Grizzlies maçında, blok yaparak çaldığı topla sahayı kat ederek smaçla bitirmesi gibi. Atlet değil, top hakimiyeti üst düzey değil, penetreci değil. Bütün bunlara rağmen rakip garddan önce sahayı kat edip smaçla bitirebiliyor.
Alperen bu hafta iki muhteşem performansa imza attı. İlk olarak San Antonio Spurs karşısında 45 sayı, 16 ribaund, 5 top çalma, 3 asist, 2/3 üç sayı, 19/32 genel şut yüzdesi ve +18 verimlilik puanıyla şimdilik kariyer zirvesi yaptı. Şimdilik diyorum çünkü daha iyisini yapacağını biliyorum. Bu çocuğun potansiyelinin sınırı yok. Ne yaptığı kadar kimin karşısında yaptığı da önemli. Bu çılgın performansı Victor Wenbanyama karşısında yaptı. 2.24 boyunda ve 2.43 kulaç uzunluğuna sahip Fransız pivot karşısında 45 sayının 34'ünü boyalı alandan kaydetti. Wenbanyama çok iyi savunmacı değil ama atlet veya şutör değilseniz boyalı alana sokmuyor. Uzun kollarını açtığında adeta karanlık çöküyor. Bu özelliğiyle ligin blok kralı. Alperen böylesi bir dev karşısında 45 sayı üretti. Bu performans geldiği seviyeyi ve rekabetçi ruhunun göstergesi.
Oyuncumuzun bir sonraki gösterisi Los Angeles Clippers karşısındaydı. 23 sayı, 19 ribaund, 14 asistle triple double yapıp, bonus olarak da 2 top çaldı.
Alperen Şengün bu sezon 61 maçta oynadı. 21.3 sayı, 9.4 ribaund ve 5 asist ortalaması tutturdu. Houston kısaları bencil olmasa asist rakamları daha yukarıda olabilirdi. Şu an için üç sayı teşebbüsü ve yüzdesi düşük. Ancak geçen seneye göre epey ilerleme kaydetti. Daha iyi olacağı belli. İyi savunma yapan bir takımda savunmada eksi yazmayacağını gösterdi. Bir Domantas Sabonis olmayacak gibi. Oyuncumuzun Hidayet Türkoğlu ve Mehmet Okur'dan daha iyi bir NBA kariyeri olacağını düşünüyorum.
Bununla birlikte Alperen için işler kolay olmayacak. Geliştirmesi gereken eksikleri olduğu gibi rakip savunmalar ona konsantre olmaya başladı. Bu sezon zaman zaman karşılaştığı ikili sıkıştırmalarla daha çok mücadele etmeye hazırlanmalı. Houston'ı yenmenin yollarından biri Alperen'i etkisiz kılmak. Bunun için top aldırmama, iki kişiyle savunma, hatta sinirlendirme yoluna başvuranlar olacaktır. Alperen fiziksel olduğu kadar mental mücadeleye hazır olmalı. Çünkü gösterdiği performansla hedef haline geldi. Rakipler ona özel olarak hazırlanacak. Kendini ispat etmek isteyen pivotlar için hedef olacak. Alperen süper yıldız ışığı verdi. Ne yapsa yetmeyecek, daha iyisini isteyeceğiz.