Hikikomori, Japonya'da insanların izole ve içine kapanık kalıp ebeveynlerinin evlerinde kaldıkları kültüre bağlı bir fenomendir.
Bireyler, çoğunlukla gençler, aylarca veya yıllarca işe veya okula gidemez veya gitmeyi reddederler. En kötü durumlarda, yıllarca izole edilir.
Terim, 1998 yılında Japon psikiyatrist Saito Tamaki tarafından Hikikomori: Adolescence Without End adlı kitapta türetilmiş ve tanımlanmıştır.
"Hiki", içe doğru çekme veya geri çekilme anlamına gelir ve "komori", sınırlandırılmış olma veya içeride olma anlamına gelir.
HİKİKOMORİ PSİKOLOJİSİ
Hikikomori, bir ruhsal bozukluk değildir. Hikikomori semptomları , depresyon veya anksiyete gibi belirli bir ruh sağlığı bozukluğuna tam olarak benzemez.
Birey sosyal medya veya internet aracılığıyla başkalarıyla iletişim halinde kalabilir. Hikikomori hastası bir kişi mutlaka içe dönük veya utangaç olmasa da, dış dünyayla iletişime sınır koyar ve sanal dünyaya ağırlık verir.
HİKİKOMORİ'NİN NEDENLERİ
Akademik stres, ebeveynin beklentileri, başarısızlık korkusu, sosyal baskı ve rekabet dahil olmak üzere bir kişiyi etkileyebilecek çok sayıda baskı vardır.
Örneğin işlevsiz aile dinamikleri, aşırı koruyucu davranma, otoriterlik sağlama, kötü muamele veya travma, sosyal geri çekilmede rol oynar.
Bununla birlikte teknolojinin etkisi de hikikomoriye neden olabilir. Çünkü birey gitgide dış dünyadan kopar ve sanal dünyaya daha fazla sığınma eğiliminde olabilir.
HİKİKOMORİ AŞAMALARI
Üç aylık sosyal geri çekilmeye pre-hikikomori denir. Durum ilerledikçe, birey duygusal olarak kaçar ve yüz yüze ilişkilerden çekilir.
Geç evre hikikomori, fiziksel dünyadan tamamen kopmayı ve sanal dünyaya tamamen dalmayı içerir.