Edirne Abdurrahman Mahallesi Atatürk Bulvarı'nda iki işletme için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından 'depreme dayanıksız olduğu' raporu hazırlandı. İşletmelerin bulunduğu alanın sahibi, söz konusu raporla Edirne Belediyesi'ne yıkım başvurusunda bulundu. Kendilerine bir hafta önce işletmeyi boşaltmaları için tebligat giden iş yeri sahipleri, bu süreçte dükkanları tahliye etmedi. Edirne Belediyesi zabıta ekipleri, yıkım için işletmelere geldi.
POLİS EKİPLERİ ARAYA GİRDİ
Eşyaları boşaltmayan iş yeri sahibi Mustafa Kılıç, bu sırada yıkımdan sorumlu tuttuğu, restoran olarak işletilen komşu esnafın iş yerine gitti. Burada taraflar arasında çıkan tartışma, kavgaya dönüştü. Kavgada Kılıç hafif yaralanırken, ihbarla bölgeye gelen polis ekipleri araya girdi. Kılıç, ambulanstaki tedavisinin ardından hastaneye gitmeyi kabul etmedi. Polis iş yeri sahibi Kılıç'ın da aralarında bulunduğu, kavgaya karışan 4 kişiyi gözaltına aldı.
"20-30 MİLYON LİRALIK MALIM ZARAR GÖRÜYOR"
İş yeri sahibi Mustafa Kılıç, dükkanın bulunduğu yapının çelik konstrüksiyondan yapıldığı için depreme dayanıklı olduğunu belirterek, "Bu iş yeri normalde prefabrik olarak çelik konstrüksiyon üzerine yapılmış bir yapı. Burasının sahibi yanımızdaki dükkan sahipleriyle anlaşıyor ve benim sözleşmem olduğu halde ve bizi normal yollarla tahliye edemedikleri için Çevre ve Şehircilik'ten buraya 'depreme dayanıksızdır' şeklinde çürük raporu çıkarttırıyorlar. Bu kararı çelik konstrüksiyon, prefabrik bir yapıya aldırıyorlar. Bu kararla birlikte müteahhit firma da belediyeden yıkım kararı aldırıyor. Bu kararın dönüşü olmadığı için 20-30 milyon liralık malım şu anda içeride zarar görüyor. Tüm malımı alıp götürecekler ve yıkacaklar burasını" dedi.
"KANUN KAPSAMINA GİRMEYEN YAPI İÇİN YIKIM KARARI ALINDI"
Kılıç'ın avukatı Halil İbrahim Kılıç da "Normal şartlarda burası çelik konstrüksiyon yapı olarak geçiyor. Kanun kapsamına girmemesine rağmen buradaki yapı maalesef kentsel dönüşüm yasasıyla yıkılmak isteniyor. Sebebi de şu; mülk sahipleri, olağan kira sözleşmesini bitiremiyorlardı. Görünen o ki buraya başka bir planları var. Bu planlarını uygulamaya geçirebilmek için kanunu suistimal ettiler. Olmayan şekilde, kanuna aykırı bir şekilde çekil konstrüksiyon yapı olmasına rağmen, bu yapının kanun kapsamına alınmasını sağladılar. Ne şekilde sağladılar, bu konuda bilgimiz yok, ancak kanun metnini incelediğiniz zaman bu yapının o kanuna uygun olmadığı görülecektir. Buna rağmen bu yapı yıkılıp, yerine başka şeyler planlıyorlar. Doğal yollardan, hukuk yollarından yapamadıkları için farklı şekillerde bunu yapıyorlar. Biz de şu anda mağdur durumdayız" diye konuştu.