Cem Küçük'ün Türkiye gazetesindeki yazısı
Geçen haftaki gazetelerden hava trafik kontrolörleriyle ilgili bir haberi okuyalım: “Son dönemde uçaklarda artan rötarların altından devlete operasyon çıktı! Hava trafik kontrolörlerinin ‘İnisiyatif almadan çalışma’ sistemine geçtiği ve uçakların bu sebeple rötar yaptığı öğrenildi. Özellikle Antalya ve Sabiha Gökçen havalimanlarında yaşanan uçuşların yavaşlaması sorunu turizmi de baltaladı. Sözde maaşların artması talebiyle çekilen bu operasyon devlete açık bir şantaj. Meselenin AK Parti MKYK'da gündeme geldiği Başkan Erdoğan'ın da kritik bir talimat verdiği öğrenildi. Skandal eylemin arkasındaki HTK-SEN Başkanı Halil İbrahim Sunaç yaptığı açıklamalarla devlete şantajı sürdürdü. Gecikmelere kendilerinin sebep olduğunu itiraf eden Sunaç, ‘Taleplerimiz var somut bir adım atılmış değil’ diyerek skandal operasyona devam edeceklerini söyledi.”
Haberde görüldüğü üzere Hava Trafik Kontrolörleri ve Diğer Ulaştırma Çalışanları Sendikası başkanı açık açık devleti tehdit ediyor. Bu sendika “İnisiyatif Almadan Çalışma” adı altında üyelerini, memurdan beklenen özverili, kamu kaynaklarını etkin ve verimli kullanma hususlarını göz ardı ettirerek kamuyu, hava yolu kuruluşları başta olmak üzere milyonlarca yolcuyu mağdur ediyor. Aslında millî güvenliğe tehdit işler yapıyor. Çünkü yasa gereği havacılıkta işçiler ve memurlar iş yavaşlatma yapamazlar.
Peki hava kontrolörleri kaş saat çalışır ve ne kadar maaş alırlar? 5’li nöbet sistemine göre çalışıyorlar. Yani ayda toplam 6 gün tam mesaileri var. 5’li nöbet sistemi şu: (120 saatte 24 saat çalışma süresi.) 12 saat çalış, 24 saat dinlen. 12 saat çalış, 48 saat dinlen. Sonra başa dön.
Üstelik bu 12 saat çalışmada da şu şekilde bir prosedür işleniyor: 2 saat çalış, 2 saat dinlen. 4 saat çalış, 4 saat dinlen. Yani vardiya kendi içinde de ikiye bölünüyor. Birinci grup bu 12 saatlik sürenin ilk 2 saatini çalışıyor, ikinci grup ise bu sürede ya işe geç geliyor ya da dinlenme odasında vakit geçiriyor. 2 saatin sonunda 2. grupla yer değiştiriliyor.
İkinci grubun 2 saatlik çalışma süresi bitince, birinci grup 4 saatlik çalışmaya başlıyor. Bu sürede de ikinci grup dinlenme odasında ya da çarşı pazarda vakit geçiriyor. 4 saatin sonunda ikinci grup birinci gruptan çalışmayı devralıyor. Sonra birinci grup çoğunlukla evlerine gidiyor ya da dinlenme odasında uyuyarak vakit geçiriyor.
Devlet memurları kanununa göre bir memur haftalık 40 saat çalışır. Bu da ayda ortalama 176 saate tekabül ederken hava trafik kontrolörleri bu sürenin yalnızca 72 saatini aktif çalışmayla geçiriyorlar. 1 ayda 72 saatlik bu çalışmayı güne vurursak sadece 2 saat 24 dakika eder.
Deneyimli bir hava kontrolörü 141 bin TL maaş alırken işe yeni başlayanlar 105 bin TL alıyorlar. Günde 2 saat çalışıp ayda 141 bin lirayı az bulan bu arkadaşların haksız tutumu yüzünden uçaklar rötar yapıyor ve yüz binlerce yolcu sıkıntı çekiyor. bu durumun kasvetini yaşıyor. Bu arada HTK-SEN’in 1.519 üyesi olduğunu da hatırlatalım.