16 Ağustos'ta Meclis'te yaşanan kavganın ardından Ahmet Şık'ın hayatı merak konusu oldu. Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi ile ilgili olarak olağanüstü toplanan Meclis'te milletvekilleri birbirine girdi. Ahmet Şık'ın kürsüde 'Sizde hiç utanma yok' sözlerinden sonra TİP Milletvekilleri ile AK Parti Milletvekilleri arasında başlayan tartışmada yumruklar havada uçuştu. Peki, Ahmet Şık kimdir, kaç yaşında, nereli? TİP Milletvekili Ahmet Şık hangi görevlerde bulundu?
AHMET ŞIK KİMDİR, KAÇ YAŞINDA, NERELİ?
Ahmet Şık 10 Mayıs 1970 tarihinde Fatma ve Hüseyin Şık'ın oğlu olarak Adana'da dünyaya geldi. Bülent ve Uğur adlarında iki kardeşi bulunan Şık, aslen Kumluca, Antalyalıdır. Şık, Türk gazeteci, yazar ve siyasetçi.
Avrupa Parlamentosu'ndaki bir konuşmasında "Ben aşırı laik veya kökten Kemalist değilim" diyen Şık, bir yazısında da liberal olmadığını, ancak sosyalist olduğunu belirtti.
Ahmet Şık ilk olarak, Hrant Dink suikastı sonrasında Nokta dergisinde yayımlanan "Asker İç Güvenlikten Elini Çekmeli" başlıklı röportaj ve Hayata Dönüş Operasyonu'nun yıldönümünde Bayrampaşa Cezaevi'nin kadın koğuşundan sağ kurtulan Münevver Köz ile yapılan "Bayrampaşa'da O Gün" başlıklı söyleşi nedeniyle Türk Ceza Kanunu'nun 301. maddesinden yargılandı ve beraat etti.
Radikal gazetesinden çalışma arkadaşı Ertuğrul Mavioğlu ile birlikte yazdığı Kontrgerilla ve Ergenekon'u Anlama Kılavuzu ve Ergenekon'da Kim Kimdir? kitaplarında "Ergenekon Soruşturması'nın gizliliğini ihlâl ettiği" iddiasıyla üç yıl hapis istemiyle yargılandığı davadan 13 Mayıs 2011'de beraat etti.
3 Mart 2011 tarihinde Ergenekon Soruşturması kapsamında evinde ve İstanbul Bilgi Üniversitesi'ndeki odasında yapılan arama sonrasında gözaltına alındı. Polis nezaretinde evinden çıkarıldığı sırada, “Dokunan yanar” diye bağıran Şık, avukatı Bülent Utku'ya, son zamanlarda hazırladığı ve İmamın Ordusu ismini vermeyi düşündüğü Fethullah Gülen Cemaati'in emniyetteki örgütlenmesini anlatan kitabı nedeniyle gözaltına alındığını düşündüğünü dile getirdi. Gözaltında iki gün kaldıktan sonra tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi ve 6 Mart 2011'de "Ergenekon terör örgütüne üye olma" suçundan tutuklanarak gazeteci Nedim Şener ile birlikte Metris Cezaevi'ne gönderildi.
12 Mart 2012 tarihinde tahliye edilen Ahmet Şık, cezaevinden ayrıldıktan sonra ilk açıklamasında şunları söyledi:
“Bu komployu kuran, yürüten polisler, savcılar ve hakimler bu cezaevine girecek. Onlar buraya girdiğinde adalet gelecek. O cemaat bağlantılı, o çete bağlantılı adamlar buraya girecek. Bunlara sesini çıkarmadığı için siyaseten sorumlu AKP hükümetidir."
Bu sözlerin üzerine özel yetkili savcı Muammer Akkaş tarafından 19 Mart 2012'de Ahmet Şık'a ‘kamu görevlilerine görevinden dolayı hakaret ve tehdit’ suçlamasıyla dava açıldı. Şık, bu davadan 8 Kasım 2017'de beraat etti.
Aralık 2016'nın sonunda, “Tahir Elçi'yi tutuklamak yerine katletmeyi tercih ettiler. Katil sürüsü bir mafyasınız.”, “«Katil devlettir» deyince bozuluyorsunuz.”, “Suikastçinin Nusracı değil FETÖ'cü olduğunu kanıtlama gayretindeki iktidar ve yancıları katilin polis olduğu gerçeğini ne yapacaksınız?” vb. tweet'leri yüzünden ‘terör örgütü propagandası yapmak’ ve ‘Türkiye Cumhuriyeti ve kurumlarını alenen aşağılama’ suçlamaları yöneltilerek gözaltına alındı.
İfadesi alınırken 2015 İstanbul Adalet Sarayı saldırısı sırasında savcı Mehmet Selim Kiraz'ı öldüren DHKP-C militanlarıyla bağı olup olmadığı, MİT TIR'ları skandalı ile ilgili savcı Özcan Şişman'ın mektubunu yayınlaması gibi konular da soruldu. Şık, sorgusu tamamlandıktan sonra ‘FETÖ, DHKP-C ve PKK propagandası yaptığı’ gerekçesiyle tutuklandı. Cumhuriyet gazetesi, olayı “FETÖ'nün ipliğini pazara çıkaran Ahmet Şık, ‘FETÖ propagandası’ iddiasıyla tutuklandı” şeklinde duyurdu.
Ahmet Şık, mevcut davası sürerken 7 Kasım 2016'da yeniden sorgulandı. Bir Anadolu Ajansı muhabirinin Şık'ın bazı tweet'lerini ihbar etmesi üzerine savcılık, Şık'ın paylaşımlarının ifade özgürlüğünü aştığını iddia ederek yeni bir dava daha açtı.
9 Mart 2018 gecesi davanın altıncı duruşmasında ara karar verildi ve Ahmet Şık, Cumhuriyet gazetesi genel yayın yönetmeni Murat Sabuncu ile birlikte tutuksuz olarak yargılanmak üzere tahliye edildi. Aynı duruşmada Cumhuriyet gazetesi İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay'ın tutukluluğunun devamına karar verildi. Davayı takip etmek ve destek vermek için gelen aile ve arkadaşları, çeşitli partilerden milletvekilleri, sivil toplum örgütlerinden gelen kişiler ve daha pek çok insan, Silivri Cezaevi'nin önüne toplanmıştı. Ahmet Şık, serbest bırakılmasının ardından bu topluluğun önünde şöyle konuştu:
“Ben hiçbir şekilde sevinçli değilim. Akın Atalay bu komplonun son tutuklusu olarak içerideyken sevinçli olmanızı istemiyorum, öfkeli olmanızı tercih ediyorum.
Ben altı yıl önce yine bir Mart ayında buradan çıkmıştım. Bugün yine bir mart ayı. O günden bu güne değişen tek şey, faşizmin sahibinin ortaklarından birinin eksilmesidir."
AHMET ŞIK HANGİ GÖREVLERDE BULUNDU?
İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümünden mezun olan Şık, mesleğe üniversitenin birinci sınıfındayken Milliyet gazetesinde stajyer muhabir olarak başladı.
1991-2007 yılları arasında Cumhuriyet, Evrensel ve Yeni Yüzyıl gazeteleri ile Nokta dergisinde muhabir, Reuters haber ajansında ise foto muhabir olarak görev yaptı.
2005 yılında Radikal gazetesinde çalışırken Doğan Grubu'na alacak davası açtığı için işten çıkartıldı. Sonrasında çalışmaya başladığı Aktüel dergisinden de açtığı dava gerekçe gösterilerek işine son verildi. 8 Mart 2007 tarihinde medyanın askerler tarafından fişlendiğinin iddia edildiği “Askerin medya notları!” başlıklı habere imza attı.
2018 genel seçimlerinde Halkların Demokratik Partisinden milletvekili adayı oldu ve İstanbul milletvekili seçilerek parlamentoya girdi. 4 Mayıs 2020 günü partisinden istifa ettiğini açıkladı. 19 Nisan 2021'de Türkiye İşçi Partisi'ne katıldı.