Merkez üssü Elazığ'ın Sivrice ilçesi olan 6,8 büyüklüğündeki depremde, Sürsürü ve Mustafa Paşa mahallelerinde yıkılan binaların enkazında arama ve kurtarmaçalışmaları devam ediyor.
Merkez Mustafa Paşa Mahallesi'ndeki çöken binada, AFAD, UMKE ve Jandarma başta olmak üzere ekiplerin yürüttüğü çalışmalarda, bir kadın 17 saat sonra yaralı kurtarıldı.
Yaralı kadın, 112 Acil Servis ekiplerince hastaneye kaldırıldı.
Kurtarılan kadının, UMKE personelinin telefonla görüştüğü Azize Çelik olduğu öğrenildi.
Azize'yi diğer enkaz altında kalan kişilere moral vermesi için Kürtçe yönlendiren UMKE'nin sağlık personeli, Azize'nin yanında bulunan ve enkaz altında kalan diğer kişilerin de durumunu sormuştu.
UMKE personeli, Azize ile şöyle konuşmuştu:
"Azize bak canım hepimizi yukarıdayız. Siz ikiniz birbirinizle konuşun. Sen sürekli teyzeye seslen. Azize telefonunun şarjına bak. Telefonunu uzak yerde tutma. Arada diğer teyzeyle konuş. Beni dinle. Fatma'nın annesini çıkardık, hiçbir sıkıntı yok. Sen beni dinle. Eşinin de mi sesi geliyor? Eşin konuşuyor mu? Konuşabilen herkese seslen. Çocuklarına seslen. Hepsini konuştur. Hiç kimse uyumasın. Hepsine tek tek seslen. Herhangi birinin sesi kesildiği zaman hemen bizi arıyorsun, biz yukarıdayız. Onlara diyeceksin ki burnunuzdan nefes alın, ağzınızdan verin. Sakin sakin. Hani doğum yaparken nefes alıp veriyordun ya aynen o şekilde hepiniz nefes alıp verin. Hepsini konuştur. Senden haber bekliyoruz. Rahat ol. Az kaldı. Sadece sakin ol. Azize bak sen bir annesin. Aşağıdaki herkesin annesi şu an sensin. Tek iletişim kurduğumuz kişi sensin. Sen daha güçlü olacaksın. Kesinlikle ağlamıyorsun, hepsine destek oluyorsun."
O ANLARI ANLATTI
Azize Çelik, hastanede tedaviye alınırken, kendisi ile telefonda görüşüp, ailesi ile hayata sarılmalarını sağlayan Acil Tıp Teknisyeni (ATT) Emine Kuştepe kameralar tarafından da görüntülenen o anları anlattı.
Adıyaman UMKE ekibinde yer alan Acil Tıp Teknisyeni Emine Kuştepe, Elazığ’daki depremde göçük altında kalan 'Azize' ile yaptığı telefon görüşmesi ile hem onun hem de ailesinin hayata sarılmasını sağladı. Azize Çelik, bu görüşmeden yaklaşık 4 saat sonra kurtarılırken, Emine Kuştepe de bunun sevincini yaşadı.
AĞABEYİ TELEFONU UZATTI
Emine Kuştepe, depremin olduğu akşam Elazığ ekiplerinden aldıkları ihbar üzerine 16 kişilik bir ekiple bölgeye geldiklerini belirterek, “Dün geceden bu yana alanda bekliyorduk. Bu sabahki ekip olarak olay yerine gittik. Oraya gittiğimde Azize Hanım'ın ağabeyi ile telefon görüşmesi vardı. Ağabeyi telefonu bana uzattı, 'ablamla siz konuşur musunuz' dedi. Telefonu elime aldığımda Azize Hanım ile empati kurmaya çalıştım. Çünkü Azize Hanım'ın iki çocuğu, eşi ve yan tarafta iletişim kuramadığı sadece Kürtçe anlayan yaşlı bir teyze vardı. Ona sakin olmasını söyledim ve özellikle annelik duygularının biraz daha öne çıkmasını istedim. Her anne güçlüdür, işte doğumda nasıl burundan nefes alıp ağızdan sakin sakin verdiysen hepsine o şekilde söyle, ekrana bakıp şarj düzeyini görebiliyor mu, aşağıda bilinci açık mı onları anlamaya çalıştım. Hem Azize Hanım'ın durumunu kontrol ederek hem de yanındaki yaralarımızın ne halde olduğunu merak ettiğim için biraz daha onun Glaskow’unu (şuur durumu) yüksekte tutmaya çalışarak aşağıdaki hastalardan bilgi almaya çalıştım" dedi.
'EŞİ ÇIKARTILDI'
Azize Çelik ile yaklaşık 1 saate yakın, kesik kesik görüşmeleri olduğunu söyleyen Kuştepe, "Biz olay yerinden ayrıldığımızda öğleden sonraya tekabül ediyordu, aynı esnada Azize Hanım'ın eşi aşağıdan çıkartıldı. Çok gergindi. 'Eşim var, çocuklarım var onları istiyorum' dedi. Eşinin Azize mi olduğunu sorunca beni yakın hissetti, tanıdığımı düşündü. Kendinden biri olarak gördü. Ondan sonra daha sakin bir şekilde sırt tahtasına yatıp, diğer çocuğunun çıkmasına engel olmadı. O bizim için çok büyük bir avantaj oldu” dedi.
‘ABLA GİTME NE OLUR BURADA KAL’
Emine Kuştepe, daha sonra Azize'nin çocuklarıyla diyaloğunu anlatarak, şunları söyledi:
“Oğlu Muhammed’in eli aşağıda, sütunun altında kaldığı için 2-3 defa girmek zorunda kaldım. Çocuğa da 'Ben anneni tanıyorum, annenin arkadaşıyım, korkma annen gibiyim' dedim. Çocuk 'Annem orada, koridordan ters gidersen ulaşacaksın' dedi. 'Azize burada mısın' dediğimde, o çocuk, 'Gitme abla, ne olur benimle beraber beton blokların yanında kal' dedi. 3 defa sırf çocuk biraz daha morali yüksek olsun diye yanına girip çıktım. Çok şükür hepsinden olumlu haberler aldık. Azize Hanım da ailesi de yaşıyorlar. Ben olay yerinden ayrıldıktan sonra çok şükür Azize Hanım ve Muhammed'in çıktığını duydum. Çok mutlu oldum."
'EMPATİ KURALIM'
Bunun sadece Adıyaman İl Sağlık Müdürlüğü ya da Adıyaman UMKE’nin değil, AFAD, itfaiye, tüm birimlerin çabası olduğunu ifade eden Emine Kuştepe, "Empati kuralım. Çünkü o sarsıntıda ben de Adıyaman'daydım ve ardımda çocuğumu, ailemi, herkesi bırakarak geldim. Biz 16 kişi hiçbir şey gözetmeksizin yola çıktık, bugün buradaysak yarın bizim orada da olabilir düşüncesi ile bütün sağlıkçılara ve özellikle bütün vatandaşların ilk yardım ve deprem konusunda daha duyarlı ve daha bilgili yaklaşmasını temenni ediyorum” diye konuştu.