Tatil sonrası alınan kiloları bir çırpıda vermeye çalışmak yahut şok diyet programları uygulamak sağlığınızı riske atabilir. Uzmanından sağlıklı kilo vermeyle alakalı detaylı açıklamalar geldi...
Beslenme ve Diyet Kliniği’nden Uzman Diyetisyen Ege Ramadanoğlu Turan, tatil dönüşü sağlıklı beslenme konusunda açıklamalarda bulundu.
“TATİL DÖNEMİNDE YAPILAN BESLENME HATALARI”
Tatil döneminde yapılan beslenme hatalarına değinen Uzm. Dyt. Ramadanoğlu Turan, “Tatilin getirmiş olduğu dinlenme ve eğlenme isteği beslenmeye de yansımaktadır. Zaman zaman tüketilen gıdaların ölçüsü kaçabilmektedir.
Çerez gibi atıştırmalıkların miktarı artabilmekte veya tatlı tüketimi normal rutinden daha sık olabilmektedir. Bu gıdalar yüksek tuz, yağ ve şeker oranları yüzünden diyabet, hipertansiyon ve yüksek kolesterol gibi sağlık problemlerini tetikleyebilmektedir” ifadelerini kullandı.
Havaların sıcak olması sebebiyle soğuk ve ferahlatıcı gazlı içeceklerin tercih edilebildiğini belirten Uzm. Dyt. Ramadanoğlu Turan, “Bu içecekler suyun yerine geçmediği gibi hem vücutta su tutucu özelliğe sahip olabilmekte hem de kalori ve şeker içerikleri ile sağlığımız üzerinde olumsuz etkilere sahip olabilmektedir.
Tüm bu yiyecek ve içeceklerin yüksek kalori içermesi kilo artışına yol açabilmektedir” diye konuştu.
“TATİLDE TÜKETİM MİKTARI ARTAN ABUR CUBURLAR KİLO ARTIŞINA YOL AÇABİLİR”
Yapılan hangi hataların kilo sorununa yol açabileceğini belirten Uzm. Dyt. Ramadanoğlu Turan, “Tatilde tüketim miktarı artan çerezler, abur cuburlar, tatlılar kilo artışına yol açabilir.
Şekerli ve gazlı içecek tüketiminin artması, alkol tüketimindeki artış kilo sorununu daha da arttırabilir. Tatildeki düzensiz uyku saatleri, yemek saatlerinin değişmesi, öğün atlanması veya akşam öğününün çok geç saatlerde yapılması kilo artışında etki gösterebilir.
Tatilde fiziksel aktivitenin azalması, hareketsizlik kilo artışında rol oynayabilir” dedi.
“TATİL SONRASI ŞOK DİYETLERDEN UZAK DURULMALI”
Tatil sonrası nasıl beslenilmesi gerektiğini anlatan Uzm. Dyt. Ramadanoğlu Turan, “Sağlıklı ve dengeli beslenme rutinine geri dönmek yeterli olacaktır. Tatil sonrası uygulanan şok diyetler sağlıklı değildir ve vücudu yoran diyetlerdir.
Kişinin beden sağlığı dışında ruhsal ve mental açıdan da kişiye zarar verebilir. Bu sebeple bu tarz yanlış diyet uygulamalarından kaçınılmalı, dengeli ve sağlıklı beslenmeye ek olarak bol su tüketmeye özen gösterilmelidir.
Ayrıca, düzenli fiziksel aktivite yapmaya da zaman ayrılmalı ve tatilde yapılan hatalar bu şekilde telafi edilmelidir” ifadelerini kullandı.
“TATİLDE FORMDA KALMANIN YOLLARI"
Tatil zamanında formda kalmanın yollarından da bahseden Uzm. Dyt. Ramadanoğlu Turan, şu bilgileri paylaştı:
“Hareket miktarınızı artırın ve araç kullanmak yerine yürüyüş yapın. Sürekli hareket halinde olmak kalori yakımını hızlandırır.
Sabah sporu yapın. Sabah saatlerinde yapılan spor vücuda oksijen alımını artıracağı için kişi kendini hem daha zinde hissedecek, hem de gün içerisindeki kalori yakımı daha fazla olacaktır.
Spor esnasında vücudun salgıladığı hormonlar kişiyi daha enerjik ve daha mutlu hissettirecek, buna bağlı olarak gün içindeki hareket miktarının artmasına katkıda bulunacaktır. Su tüketimini aksatmayın.
Bol su tüketiminin iştahı azaltıcı etkisi bulunmaktadır. Bunun yanı sıra vücudun elektrolit dengesini korumaya yardımcı olacaktır. Açık büfeden yemek almadan önce neler yemek istediğimizi planlamak ve salata çeşitlerinden bol miktarda eklemek kalori kontrolü için önemlidir.
Ara öğün yapmaya özen gösterin. Böylece gün içerisinde kan şekeri düşmeyeceği için tatlı tüketimine karşı istek azalacaktır.
Uyku düzenine dikkat edilmelidir. Uyku düzeni tatilde bozulabilir. Uyku esnasında üretilen hormonların iştah üzerinde etkisi bulunmaktadır.
Bozulan uyku düzenine bağlı olarak kişinin iştahında artış yaşanabilir. Uyku düzenini fazla değiştirmemeye dikkat edilirse iştahtaki dalgalanmalar çok olmayacaktır.”
“METABOLİZMA HIZINI ARTIRAN BESİNLER”
Metabolizma hızını artıran besinlere dikkat çeken Uzm. Dyt. Ramadanoğlu Turan, “Zencefil, zerdeçal ve acı baharatlar metabolizma hızını artırmaya yardımcıdır.
Kişinin mide rahatsızlığı yoksa bu baharatları beslenmesine ekleyebilir. Yeşil çay ve kahve kafein içerdikleri sebebi ile metabolizma hızını arttırır ancak vücuttaki su atımını hızlandırdığı için gün içerisinde 2-3 kupadan fazla tüketilmemelidir.
Bol su tüketimi metabolizma hızını arttırır. Günde en az 2-2,5 litre içilmelidir. Kafeinli içecek tüketimi ve kişinin terleme miktarına göre su tüketimi arttırılmalıdır” dedi.
“SU TÜKETİMİ VE EGZERSİZ İHMAL EDİLMEMELİ”
Su tüketimi ve egzersizin sağlıklı zayıflamadaki rolünden bahseden Uzm. Dyt. Ramadanoğlu Turan, “Bol su tüketmek sindirim sistemini düzenler, toksinlerin atılmasına yardımcı olur ve enerji seviyelerini yükseltir.
Düzenli egzersiz yapmak vücuttaki oksijen miktarının yükselmesine ve buna bağlı olarak enerji seviyesinin artmasına, metabolizmasının hızlanmasına yardımcı olur.
Egzersiz sırasında salgılanan hormonlar tatlı yerken salgılanan hormonlara benzediği için kişinin tatlı yeme isteğini azaltabilir. Kalori yakımını destekleyerek kişinin kilo kaybını destekler” şeklinde konuştu.
“DETOKS SULARINA DİKKAT EDİLMELİ”
Detoks sularının sağlık problemlerine neden olabileceğini vurgulayan Uzm. Dyt. Ramadanoğlu Turan, “Bu tür içecekler veya şok diyetler kişinin sağlığını tehlikeye sokabilir. Kişinin aşırı sıvı kaybetmesine yol açabilir ve elektrolit dengesini bozabilir.
Bunlar yerine sağlıklı ve dengeli beslenmek ve bol su tüketimine özen göstermek çok daha önemlidir” dedi.
“FAZLA KİLOLARDAN KURTULMAK İÇİN SAĞLIKLI BESLENME YAŞAM TARZIMIZ OLMALI”
Fazla kilolardan kurtulmak için tek başına besinlerin yeterli olmadığının altını çizen Uzm. Dyt. Ramadanoğlu Turan, “Ne yazık ki fazla kilolardan kurtulmaya yardımcı olacak mucizevi besinler yoktur.
Tek tek besin yerine bütüncül düşünüp sağlıklı beslenme alışkanlıklarını yaşam tarzı haline getirmek ve buna ek olarak düzenli egzersizi hayatımınız bir parçası yapmak gerekiyor.
Mental sağlığımızı destekleyecek aktiviteler (dans etmek, kitap okumak, müzik dinlemek, vb.) ile stres seviyemizi azaltıp sağlıksız gıdalara olan yönelimimizi azaltmaya çalışmak gerekiyor.
Tüm bunları bir alışkanlık haline getirip sürekliliği sağlanırsa ancak o zaman fazla kilolardan kurtulabilir ve bütüncül sağlığımızı koruyabiliriz” diyerek sözlerini sonlandırdı.