Otizmin nedeni bulundu! Hastalığın önüne doğum esnasında geçilebilir

Bilim insanları, çocuklarda otizm riskini göbek kordonu kanındaki yağ asitleri ile ilişkilendiren bir bağlantı keşfetmiş olabilir. Ancak, Yale Üniversitesi araştırmacıları, bu alanda daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğunu belirtti.

Google Haberlere Abone ol
Otizmin nedeni bulundu! Hastalığın önüne doğum esnasında geçilebilir

Otizmin olası nedenlerine ışık tutmak amacıyla, Fukui Üniversitesi'nden araştırmacılar, 200 çocuğun göbek kordonu kan örneklerindeki çoklu doymamış yağ asitleri (PUFA) ile otizm skorları arasındaki bağlantıyı inceledi. Bu yeni bilginin, otizm spektrum bozukluğunu (ASD) anlamak, teşhis etmek ve hatta önlemek için "kritik" olabileceğini düşünüyorlar.

GÖBEK KORDONU VE OTİZM İLİŞKİSİ

Araştırma,  göbek kordonu kanındaki diHETrE adı verilen bir bileşiğin, ASD şiddeti üzerinde "güçlü etkileri" olabileceğini belirledi. Çalışma yazarı ve çocuk ruh sağlığı gelişimi profesörü Hideo Matsuzaki, "Doğumda göbek kordonu kanındaki diHETrE seviyelerinin, çocuklarda ASD belirtilerini önemli ölçüde etkilediğini ve uyumsal işlev bozuklukları ile ilişkili olduğunu" söyledi.

Araştırmacılar, yüksek dihetrse seviyelerinin sosyal etkileşim zorluklarıyla, düşük seviyelerin ise çocuklarda tekrarlayıcı ve kısıtlayıcı davranışlarla ilişkili olduğunu buldular. Bu ilişkinin, kızlarda erkeklerden daha belirgin olduğu gözlemlendi.

Göbek kordonu örnekleri, çocukların doğumundan hemen sonra toplandı ve korundu. Bu çocuklardaki ASD belirtileri, annelerinin yardımıyla 6 yaşında değerlendirildi.

Bu sonuçlara dayanarak, araştırmacılar, doğumda dihetre seviyelerinin ölçülmesinin, bir çocuğun ASD geliştirme riskini tahmin etmek için değerli bir araç haline gelebileceğini öne sürüyor. Matsuzaki, "ASD'li çocuklar için erken müdahalenin etkinliği iyi bilinmektedir ve doğumda tespiti, müdahale ve destek süreçlerini geliştirebilir" dedi.

UMUT VERİCİ OLABİLİR

Matsuzaki ayrıca, gebelik sırasında dihetre metabolizmasını engellemenin, çocuklarda ASD özelliklerini önlemede umut verici bir yol olabileceğini belirtti, ancak bu alanda daha fazla araştırma yapılması gerektiğini vurguladı.

Çalışmanın yazarları, bu bulguların "ASD'nin gizemlerini çözmek için umut verici bir yol açtığını" ve potansiyel olarak teşhis ve tedaviyi iyileştirebileceğini düşünüyorlar. Ancak, Yale Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde çocuk psikiyatrisi ve psikolojisi profesörü James McPartland, bu araştırmanın ASD teşhisi için şu anda kullanışlı bilgi sağlamadığını belirtti.

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin