Whale Room: Sırlar, ejderhalar, yıldızların dansı ve Orfeo’nun Euridice’ye son bakışı...

Geçtiğimiz Mart ayında, aşkta yanılsamaların getirdiği tutsaklığı anlattıkları ‘The Deep Room’ ve Elçin Orçun ile seslendirdikleri kadın cinayetlerine karşı bir ağıt niteliği taşıyan ‘Beni Sevdiğini Sakın Söyleme’ isimli şarkılarını yayınlayan Whale Room, yeni teklisi ‘Ormanın Gülü’ ile bambaşka bir hikaye anlatıyor. Moda All Saints kilisesinde fantastik bir performans ile basın lansmanını gerçekleştiren melodik elektronik müzik üçlüsü ile sohbet ettik.

Medyatava Özel Whale Room: Sırlar, ejderhalar, yıldızların dansı ve Orfeo’nun Euridice’ye son bakışı...

Whale Room'un müzikal tarzını nasıl tanımlarsınız ve bu tarzda nasıl bir yolculuğa çıktınız?

Aslı: Whale Room'un müziğini “Gözyaşı dolu melodik bir cümle” olarak tanımlayabiliriz. Biz cümleleri gelişi güzel olmayan bir biçimde ortaya saçıyoruz. Cümleleri birleştirmek ve yeni hikayeler yazmayı size bırakıyoruz. Bu şu anlama geliyor; sizin bir bakışınız, çektiğiniz derin bir ahh, gözlerinizde bir yıldızın parlaması bütün hikâyeyi değiştirebilir. Doğaçlamanın gizemi de tam olarak burada. Hikâyenin nerede biteceğini kimse bilmiyor.

Whale Room: Sırlar, ejderhalar, yıldızların dansı ve Orfeo’nun Euridice’ye son bakışı...

Grubun doğuş hikayesi nedir ve projenin temelleri hangi ilhamlarla atıldı?

Ferdane: Whale Room'un doğuşu, insanın kendini devasa bir deryanın içinde, fakat bir balinanın karnında hissetmesi ironisiyle başladı. Kadim Kore dilinde von diye bir kelime var. Diğer dillerde bir karşılığı yok. Anlamı bir illüzyon içerisinde yaşadığını bildiği halde bundan çıkmayı reddetme durumu. Balina Odası birazda bu kavrama atıfta bulunan bir ironi. Habersiziz, biliyoruz ama çıkmak istemiyoruz. Bir refleks gibi. Yeni doğan bebeğin annesinin memesine saldırması gibi. Habersiz ama bilerek.

Beni Sevdiğini Sakın Söyleme EP’nizin ardından 31 Mayıs’ta yeni bir tekli yayınladınız. Şarkının hikâyesi nedir?

Serkan: Mart ayında yayınladığımız, Beni Sevdiğini Sakın Söyleme EP’mizin ardından Moda All Saints kilisesinde fantastik bir performans gerçekleştirdik. Şimdi, 31 Mayıs'ta modern Synthwave esintileri taşıyan dans şarkımız Ormanın Gülü'nü yayınlıyor olacağız. Şarkı, genç bir dervişin karanlık ormanda, ormanın tek gülü ile karşılaşmasının hikayesini anlatıyor. Genç derviş ormanın gülünü gördüğü anda ona âşık olur ve anlar ki saf aşk mülksüzdür. İşte o zaman özgürleşir. Bu yazın en serin dans şarkılarından birisi olduğunu düşünüyoruz. Umarız siz de seversiniz.

Whale Room: Sırlar, ejderhalar, yıldızların dansı ve Orfeo’nun Euridice’ye son bakışı... - Resim : 2

Whale Room'un sahne performanslarında ışık ve görsellik nasıl bir rol oynuyor ve bunları müziğinizle nasıl entegre ediyorsunuz? 

Aslı: Dinleyicilere rüya görebildikleri bir deneyim sunmak için, renkleri, sesleri ve görsel enstalasyonları bir araya getiriyoruz. Bu unsurları, müziğimizin ritmi ve melodisiyle uyumlu hale getirerek, dinleyicilere epik bir görsel ve işitsel deneyim sunmayı amaçlıyoruz.

Whale Room'un gelecek planları nelerdir? Yakın zamanda dinleyiciler ne gibi sürprizlerle karşılaşabilir?

Gelecek planlarımız arasında yeni tekliler ve albümler yayınlamak, özel performanslar düzenlemek ve dinleyicilere benzersiz deneyimler sunmak bulunuyor. Muhteşem bir ekibimiz var. Canlarımız Gülçin, Ufuk, Özgür ve Tayfun’la her performansta yeniyi arıyoruz. Tek tek bakıldığında yapılmamış diyemeyiz ama bir araya getirilmemiş unsurlardan ışık ve ses perdeleri dikiyoruz.

Whale Room: Sırlar, ejderhalar, yıldızların dansı ve Orfeo’nun Euridice’ye son bakışı... - Resim : 3

Whale Room'un müziği, dinleyicileri hangi duygularla doldurmayı amaçlıyor?

Whale Room Fusion, illüzyon içerisinde tutmaya çalışırken bir yandan da ağacı baharın geldiğine inandırmaya çalışan bir bütün. İllüzyon katlanabilmek için. Katlandığımız zaman pes edip yitip gitmiyoruz. Bu kabul içerisinde ağacı baharın geldiğine inandırmaktan da vazgeçmiyoruz.

Whale Room'un müziği, dinleyicilerin hayal güçlerini nasıl harekete geçiriyor?

Aslı: Aslında çok bilindik bir karışım ile bunu yapmaya çalışıyoruz. Renk, ses ve ışığı kendimize ait bir formülle bir araya getirip içine kalbimizi katıyoruz. İlk performansımızda onlarca şarkımız arasından birbirinden farklı janrlarda ama aynı hikayenin parçası olan şarkılarımızı seslendirdik. Repertuvarımızda Post-Rock’tan Organic House’a kadar 9 farklı janr vardı. Bizi tanımanız için kendinize bir fırsat vermenizi istedik. Bu seçim ister istemez her izleyende farklı hikayeleri belki de travmaları tetikledi. Binlerce renk içinden hepimiz kendi renklerimizi seçip kendi gökkuşağımızı yarattık ve altından dans ederek geçtik. Bizim için büyülü bir şölendi.

Whale Room: Sırlar, ejderhalar, yıldızların dansı ve Orfeo’nun Euridice’ye son bakışı... - Resim : 4

Whale Room'un müziği, evrenin gizemlerini ve mitolojik öğeleri nasıl yansıtıyor?

Ferdane: Aslıda bir mikro evren yaratma peşindeyiz. Tanıdık olmayan ritimler, az bilinen gamlar ilgi alanımız içerisinde. Onları kullanmaya çalışıyoruz. İyi huylu frekansları seviyoruz. Tüm bunlar bir araya geldiğinde sırlar, ejderhalar, yıldızların dansı ve Orfeo’nun Euridice’ye son bakışı kalıyor elimizde.

Whale Room'un müziği, dinleyiciler üzerinde nasıl bir etki bırakmayı amaçlıyor?

Serkan: İyi huylu frekanslar kullanmaya çalışıyoruz. Bizi ağlarken bile dans ederek dinlemenizi istiyoruz. Bundan kastımız tüm bedenimiz ve benliğimizle ağlayalım, gülelim, aşık olalım, bitkin düşelim. Yaşıyor olmanın hakkını verelim.

 Whale Room olarak dinleyicilere iletmek istediğiniz son mesaj nedir? 

Aslı: Gerçekten çok teşekkür ederiz. İlk performansımıza katılım gerçekten müthişti. Harikulade bir kitle ile bir saat boyunca ıslanmadığımız okyanus suyu kalmadı. Çok ağladık çok dans ettik. Moda All Saints kilisesinin büyüsüne kapılıp Hades zindanlarından gün ışığına Orfeo ile birlikte çıktık. Sizi de bekleriz.

 

 

Etiketler röportaj müzik
Sıradaki Haber İçin Sürükleyin