Günümüz insanının giderek bilinçaltında kötü duygular biriktirdiğini, her ne kadar Eric Fromm’un “tebessüm maskesi” olarak özetlediği bir formla hayatın içinde mecburen sosyalleşse de, maskenin altında ruhuna ilişen yaraların olduğunu görüyoruz.
Hepimiz maalesef içeride yaralıyız.
Hepimizin şifaya ihtiyacı var.
Şifa, Kendimizde, İçimizde!..
Bu noktadan hareketle, önümüzdeki sezon, insanın önce kendisiyle, diğer insanlarla, çevresiyle, hayatla, hayvanlarla, bitkiyle, canlı cansız bütün evrenle, havayla, suyla, toprakla, ağaçla iletişimine odaklandık.
Ne yazık ki küresel ölçekte bir savaşın ihtimalini kuvvetlendiren acıları, haber bültenlerinde çaresiz izliyoruz.
Ve ne yazık ki, günümüz dünyasının küresel mekanizmalarının bu acıya, zulme çözüm olmadığını, topyekun bir çaresizlik içinde debelendiğimizi görüyoruz.
Trafikte, apartmanda, sokakta, eğlence yerlerinde, hayatın her alanında, ani öfkelenmelerle, insanların birbirine girdiğini, yok etmek için büyük bir nefretle saldırdığını görüyoruz. Şifa, kendimizde, içimizde!..
Savaşı Durdurmak Adına Bir Adım Öne Çıkıyoruz
İnsan ve her şey bir enerjiden ibaret. Olumsuz enerjilerin oluşturduğu döngüden bir an önce kurtulmak ve olumlu enerjilerimizle, çocuklarımız, gençlerimiz ve hepimiz için güzel bir gelecek hayal etmek zorundayız.
O halde, önce kendimizden başlayarak, çatışmadan uzak, sevgiyle, enerjimizi barıştan, esenlikten, güzellikten, sanattan yana bir adım atalım diyoruz. Çünkü bu evrende hepimiz birbirimize görünmez bağlarla bağlı bir enerji alanındayız.
Belki de bir yerde bir karınca öldürülünce, bir başka yerde büyük bir kasırga kopabiliyor.
Belki de bir yerde bir insanın gönlüne ateş düşünce bir başka yerde asırlardır uyuyan bir volkan ateş püskürebiliyor.
Belki’leri çoğaltabiliriz…
Ancak acıları azaltmak, insanın insanla, insanın zamanla, insanın dünyayla, insanın hayvanla, eşyayla arasındaki savaşı durdurmak adına bir adım öne çıkıyoruz.
“Sürdürülebilir Bir Dünya İçin, … Barış” Temasını Öne Çıkarıyoruz
“110 yıllık tarihinde büyük savaşlara tanıklık etmiş bir sanat kurumu olarak, bu savaşların acısını yaşamış, yüreğinde hissetmiş, perdesini daima açmak için üstün bir gayret göstermiş bir sanat kurumu olarak, 2024-2025 tiyatro sezonunda, oldukça geniş bir perspektiften bakarak ve yüzölçümü hayli geniş olabilen “yüreğimiz”den ve “kültür”ümüzden devşirdiğimiz, sınanmış bilgiden hareket ederek, “Sürdürülebilir Bir Dünya İçin, … Barış” temasını öne çıkarıyoruz. Üç noktanın boş bıraktığı yerleri, başta bizler sonra seyircimiz ve sonra bütün bir insanlık, birlikte doldurabilir miyiz?
Dolduralım isteriz!..
Unutmayalım ki, savaşlar hep yıkım, acı ve göz yaşı getirmiştir!..
Unutmayalım ki, medeniyetler hep sevginin, aşkın ve barışın çocuklarıdır!..” dedi.