Zülfü Livaneli kırk dört yıllık dostluğun penceresinden Yaşar Kemal’i anlatıyor. İnceleme, anılar ve köşe yazılarından oluşan kitap için Livaneli şöyle diyor: “Okurlar, gönderdikleri çok sayıda iletiyle, Yaşar Kemal’le dostluğumuzu, düşüncelerimi okumak istediklerini belirtiyorlardı. Bunun boynuma borç olduğunu anlayarak kitaba başladım; onunla ilgili yazmış olduğum yazıları da önüme koydum; böylece yarı incelemelerden, yarı anılardan oluşan bir kitap çıktı ortaya. Bence biri olmasa eksik kalacaktı.”
Edebiyat sohbetleri, türküler, anılar birbirini kovalarken, Yaşar Kemal’in edebi kişiliği ile siyasi duruşu da ayrıntılı bir şekilde yer alıyor bu kitapta.
Okurların heyecanla beklediği kitap önümüzdeki hafta itibariyle raflardaki yerini alacak.
Kitaptan bir bölüm:
“Yaşar Kemal’in çevresinde esen, sanki
kişiliğinin ve bedeninin ayrılmaz parçası olan, gittiği her yere,
girdiği her mekâna, sanki onunla doğmuş gibi farkında olmadan
taşıdığı bir rüzgâr vardı. İster yabancı ister bizden, ister köylü
ister kentli, ister kadın ister erkek, herkesi etkisi altına alan
bir rüzgârdı bu. Unutulmaz roman kahramanlarından Yel Veli
gibi sürekli koşarak ölümden kaçmak istediği için oluşmuyordu bu
rüzgâr. Koca gövdesiyle onu da, yanındakileri de bazen lodos gibi
sersemletiyor, bazen garbi yeli gibi ferahlatıyor, bazen
şiddetlenip çevresinde ne varsa önüne katıp sürüklüyordu.”
Yazar Hakkında:
Romanları 30 dilde yayımlanan Zülfü Livaneli, 1946 yılında doğdu. 1972 yılında fikirlerinden dolayı askeri cezaevinde yattı, 11 yıl sürgünde yaşadı. Livaneli, 1999 yılında San Remo’da En İyi Besteci ödülüne layık görüldü. Müzik eserleri Londra, Moskova, Berlin, Atina, İzmir Senfoni orkestraları tarafından icra edildi ve Zubin Mehta, Simeon Kogan gibi şeflerce yönetildi.Türkiye dışında Çin Halk Cumhuriyeti, İspanya, Kore ve Almanya’da da çok satanlar arasına giren romanlarıyla, Balkan Edebiyat Ödülü’ne, ABD’de Barnes and Noble Büyük Yazar Ödülü’ne, İtalya ve Fransa’da Yılın Kitabı Ödülü’ne, Türkiye’de ise Yunus Nadi Ödülü’ne ve Orhan Kemal Roman Ödülü’ne layık görüldü. Livaneli, dünya kültür ve barışına yaptığı katkılardan ötürü 1996 yılında Paris’te UNESCO tarafından Büyükelçilikle onurlandırıldı ve Genel Direktör danışmanlığına atandı.2002-2006 yılları arasında TBMM’de ve Avrupa Konseyi’nde milletvekilliği görevinde bulundu.