Hürriyet'ten ayrıldıktan sonra geçen hafta Sözcü gazetesinde yazmaya başlayan Yılmaz Özdil'in Suriyeli sığınmacıları yazdığı ilk yazısı hakkında 'Irkçılığa ve Milliyetçiliğe DurDe Platformu' tarafından nefret söylemi içerdiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulunulmuştu.
Özdil de, bugünkü köşe yazısında hakkındaki suç duyurusunu yazdı.
Yazısında, "Nasıl olsa elalemin kerizi biziz, Suriyeliler burda otursun, onların yerine bizim Memetler gitsin savaşsın deseydim, alkışlarlardı" diyen Özdil, Türk askerinin canının değersiz olduğunu ifade etti ve Nazım Hikmet şiiriyle örnek verdi.
Özdil'in yazısı şu şekilde:
Bismillah ilk yazımda “alavere dalavere Türk Memet nöbete”yi
yazdım; Suriye topraklarını savunmak için Suriyelilerin gitmesi
gerektiğini, askerlik çağındaki 500 bin Suriyeli erkek Türkiye’de
gezerken, Mehmetçik’in Suriye’ye gitmesinin saçmalık olduğunu, illa
gönderilecekse Bilal’in gönderilmesi gerektiğini anlattım.
*
Suriyelilere hakaret ettiğim gerekçesiyle hakkımda suç duyurusunda
bulundular!
*
Halbuki, nasıl olsa elalemin kerizi biziz, Suriyeliler burda
otursun, onların yerine bizim Memetler gitsin savaşsın deseydim,
alkışlarlardı.
...
Dolayısıyla…
Hakkımdaki suç duyurusuna dair, savcılığa vereceğim savunmayı
şimdiden buraya yazayım: “Mister Dallas, sizden saklamak olmaz,
hayat pahalı biraz bizim memlekette, mesela iki yüz gram et
alabilirsiniz, koyun eti, Ankara’da 23 sente… Yahut iki kilo kuru
soğan, yahut bir kilodan biraz fazla mercimek, elli santim kefen
bezi yahut, yahut da bir aylığına yirmi yaşlarında bir tane
insan!”
Yazının tamamını okumak için tıklayınız