12 trajik hayat hikayesinden oluşan kitapta Oğur, ‘devlet’in sadece Kürtler, solcular, Aleviler gibi kesimlere değil, gerektiğinde kendi dairesi içindeki kişilere de kırmızı çizgileri geçtiği anda zulmedebileceğini söyledi. Beyaz Türklerin, başlarına gelen mağduriyetleri devletle organik ilişkileri sürdüğü için gizlemeyi tercih ettiklerini belirten Oğur ‘Vedat Eczacıbaşı sadece bir meyhanede asılan Menderes ‘in şerefine kadeh kaldırdığı için nasıl tutuklandığının hikayesini anlattı. Oğur, yayında konu Taraf gazetesine gelince sıkıntılı anlar yaşadı ve Şirin Sever’den konuyu değiştirmesini rica etti.
İşte, Oğur’a sıkıntılı anlar yaşatan diyaloglar:
Şirin Sever: Taraf nasıl gidiyor, Altan’ın istifasından sonra
nasıl?
Yıldıray Oğur: 6- 7 aydır evden yazı yazıyorum, yazı işlerinde
değilim. Dışarıdan takip ediyorum. Önemli bir gazede, Farklı
fikirlerin ifade edilebildiği bir gazetede. Kişiler gider, gazete
kurum. Gazetenin yaşaması gerekiyor
Şirin Sever: Evden yazan biri olarak, yayın yönetmenliği yapmak,
sizin adınız geçmişti
Yıldıray Oğur: Benden bağımsız geçmişti adım
Şirin Sever: Siz istemez miydiniz?
Yıldıray Oğur: Şu anda istemem, şu anda Türkiye’de bir gazetenin
genel yayın yönetmeni olmak zor.
Şirin Sever: Ne açıdan zor?
Yıldıray Oğur: Siyasi açıdan söylüyorum, maddi açıdan söylüyorum.
İnsanın istediği şeyleri yapamayacağı ortam var. Gazetelere karşı
soğudum
Şirin Sever: Ahmet Altan ile diyalogun sürüyor mu?
Yıldıray Oğur: Hayır, görüşmüyoruz
Şirin Sever: Neden?
Yıldıray Oğur: Zaten gazeteden ayrıldıktan sonra da görüşmüyorduk,
yorum yok, kitapla ilgili konuşabilir miyiz?