Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Kahramanmaraş merkezli depremlerde 24 bin 617 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.
Oktay, AFAD Başkanlığındaki koordinasyon merkezinde Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yürütülen çalışmalara ilişkin açıklamada bulundu.
Sahadaki 32 bin 71 arama kurtarma ekibinin tüm gücüyle çalışmaya devam ettiğini söyleyen Oktay, arama kurtarmada K9 köpekleri ve mevcut tüm teknolojinin sonuna kadar kullanıldığını belirtti.
Daha fazla kişiyi kurtarmayı ümit ettiklerini ifade eden Oktay, "Üzücü haberlerden biri hayatını kaybeden kardeşlerimiz. Sayı ne yazık ki artmaya devam ediyor. 24 bin 617 kişi hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden kardeşlerimizin defin işlemleri, kimlik tespitleri, adli süreç boyutu da tüm hızıyla devam ediyor." dedi.
Hava ve deniz araçlarının kullanılmaya devam edildiğini anımsatan Oktay, "26 gemi, 70 uçak ve 114 helikopterimiz şu anda kullandığımız filoda. 45 İHA ve 9 dron ile birlikte tüm çalışmalar devam ediyor. Arzumuz arama kurtarma çalışmalarını titizlikle devam ettirip umudumuzu son ana kadar sürdürmek." değerlendirmesinde bulundu.
SORUMLULARLA İLGİLİ ADLİ SÜREÇ
Depremden etkilenen 10 ilde Adalet Bakanlığınca ölüm ve yaralanmalara ilişkin Deprem Suçları Soruşturma Bürolarının kurulduğunu bildiren Oktay, "Şu ana kadar 10 ilde depremde yıkılan binalarla ilgili sorumluluğu tespit edilmiş 131 şüpheliden biri tutuklanmış, 113'ü hakkında gözaltı talimatı verilmiştir. Dolayısıyla tüm süreçte hassasiyet sonuna kadar devam edecek. Özellikle ağır hasar alan binalar, ölümlere, yaralanmalara sebep olan binalarla ilgili gerekli adli süreç sonuçlanana kadar titizlikle bunun takibini yapacağız." açıklamasını yaptı.
SALGIN HASTALIKLARIN ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN TEDBİR ALIYORUZ
Bu aşamada son derece kritik olan bir sürecin de sağlık boyutu olduğunu belirten Oktay, arama kurtarma çalışmaları devam ederken sürenin ilerlemesiyle birlikte sağlık sorunlarının da ön plana çıktığını söyledi. Oktay, "Salgın hastalıkların önüne geçmek son derece kritik. Önleyici sağlık tedbirlerini alıyoruz. Salgın hastalıkları önleyici her türlü tedbir hızlı olarak alınmakta ve takip edilmekte." dedi.
Geçici barınma boyutunda çalışmaların sürdüğünü ifade eden Oktay, hem stok hem yeni tedarik sürecinin yurt içi ve yurt dışından tüm hızıyla devam ettiğini anlattı. Bir an önce tüm afetzedeleri rahatlatmaya odaklandıklarını dile getiren Oktay, "Dünyanın birçok bölgesinden gelen yardımların yanı sıra satın alma boyutunda da yoğun çaba sarf ediyoruz. Bu da Türkiye'nin dış dünyayla olan entegrasyonu ve dostlarıyla yakınlığının bir sonucu. Bu da bize güç veriyor. Uluslararası camia da bizlerle ve afetzedelerle dayanışma gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu.
Tahliye operasyonlarının devam ettiğini belirten Oktay, tahliye merkezlerinden gidenlerin sayısının şu an itibarıyla 111 bin 500 olduğunu, hava yolu şirketlerinin uçuşlarıyla 100 binin üzerinde tahliye gerçekleştiğini belirtti.
46 MİLYON LİTRE AKARYAKIT STOKU
Kalıcı konutlara kadar olan çalışmalarda hasar tespitinin önem taşıdığını belirten Oktay, 6 bin personelle bu çalışmaların sahada sürdüğünü söyledi. Risk teşkil eden, yıkılması aciliyet arz eden binaların bir an önce yıkılmasının, afetin izlerinin silinmesi, yeni risklerin önüne geçilmesi anlamında önemli olduğunu kaydeden Oktay, diğer taraftan uzmanlarca hasarsız ve oturulabileceği belirtilen binalara dönülmesi ile yeni barınma alanlarının sağlanacağını, insanların evinden ayrılmamış olacağını kaydetti. Oktay, şunları söyledi:
"Bu, özellikle bir an önce tamamlamayı arzu ettiğimiz bir çalışma. Ulaşım, enerji boyutunda bir sıkıntımız yok. Yoğun bir odun ve kömür yardımı yapmaya başladık. 10 il ve ilçelerde Tarım ve Orman Bakanlığı aracılığıyla odun, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı aracılığıyla kömür yardımını yoğun şekilde sahaya sevk ediyoruz. Elimizdeki veriler tüm afet bölgesindeki akaryakıt tüketiminin günlük ortalama 6,6 milyon litre olduğunu gösteriyor. Afet sonrasında biraz arttı. Biz her ihtimale karşı stoklarımızı yüksek tuttuk. Afet bölgesinde şu an itibarıyla 46 milyon litre stokumuz mevcut. Herhangi bir sorun yaşamıyoruz, bir sorun yaşatmamaya da çalışacağız."