Dün akşam yeni ürünlerini tanıtan Apple, Türkiye pazarında hukuki sıkıntılarla boğuşabilir. Nedeni ise kullanıcılarının yaşadığı sorunlara karşılık verebilmek için uyguladığı randevu sistemi. Avukat Cevat Kazma, servis desteğinin acil bir durum olduğunu ve Apple’ın randevu sisteminin Tüketici Kanunu’na uygun olmadığını açıkladı. Randevu alamayan tüketicilerin hakem heyetlerine ya da tüketici mahkemelerine başvurması gerektiğini belirtti.
Dünyanın en değerli markası konumunda olan Apple, her yıl tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de on binlerce ürün satıyor. Yüksek satış rakamlarına ulaşan markanın satış sonrası desteği ise dava konusu olacak gibi görünüyor.
Çünkü Türkiye’deki Tüketici Kanunu’na göre, bir firma satışını gerçekleştirdiği üründe yaşanan soruna, en hızlı şekilde müdahale etmesi gerekiyor. Ancak satın aldığınız bir Apple ürününde sıkıntı yaşarsanız direkt olarak yetkili servis desteği alamıyorsunuz. Öncelikle Apple’dan online olarak randevu almanız gerekiyor. Randevu alabilmek ise neredeyse imkansız. Gece 00:00’da aktif olan online sistemde en fazla 2 dakika içinde işleminizi gerçekleştirmeniz gerekiyor. Başarılı olmanız halinde ise randevu alabileceğiniz en erken tarih olarak bir hafta sonrasını seçebiliyorsunuz.
Apple’ın uyguladığı randevu sisteminin Tüketici Kanunu’na uygun olmadığını belirten Avukat Cevat Kazma, tüketicilerin sorun yaşadığı anda randevuya gerek olmadan ilgili mağazaya gidebilmesi gerektiğini söyledi. Aksi halde firmanın maddi anlamda zarara uğrayacağını ve hukuki sıkıntılar ile karşılaşmaya başlayacağını belirtti ve ekledi:
“Apple’ın servis desteği konusunda randevu sistemi ile çalışması ve tüketiciyi kısa sürede bir çözümden yoksun bırakması, mağduriyetin boyutlarını arttırıyor. Servis desteği acil bir durumdur ve randevu ile yönetilemez. Sistem böyle çalışırsa tüketicinin geçen süredeki mağduriyeti firmadan tazmin edilir.”
Yeni Telefonun Parasını Apple Öder!
Apple’ın en çok satılan ürünü iPhone ve yeni seri iPhone’lar nano sim kart ile çalışıyor. Avukat Cevat Kazma bu durumun tüketici açısından nasıl bir dezavantaj oluşturduğunu da şöyle açıkladı:
“iPhone kullanan bir kişi telefonunda sorun yaşadığında, randevu alması gerekiyor. Randevuyu da en erken bir hafta sonraya alabiliyor. Bu süreçte eğer telefon işlevini yerine getiremiyorsa tüketici başka telefon kullanmak zorunda kalacak. Ancak hattı nano sim ise orada sıkıntı başlıyor. Ya hattını yenileyecek, ya da hattına uygun bir iPhone temin edecek. Bu durumda tüketici yapacağı tüm masrafı firmadan mahkeme yoluyla talep edebilir. Yani tüketici yeni bir iPhone alırsa bedelini firmadan alabilir.”
Satış Yapan Diğer İşletmeler de Sorumlu!
Konunun diğer önemli tarafı ise, Apple ürünleri satan işletmelerin servis desteği isteyen tüketicilerin ürünlerini kabul etmemesi ve randevu sistemine yönlendirmesi. Avukat Cevat Kazma bu durumun da yasal olmadığını belirterek, “Ürünü satan işletmeler müteselsil işletme olarak ürünün servis desteğinden de sorumludur. Satışını yaptığı ürüne servis gerekirse tüketiciyi geri çevirmek, mağdur etmek olur. Kontratlı cihaz satışı yapan GSM operatörleri de bayiler de aynı sorumluluk altındadır” dedi.