Kaza, saat 10.30 sıralarında Keçiören'in Ayvalı Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, Meclis Koruma Daire Başkanlığı'nda görev yapan polis memuru Erol Yıldız'ın 06 KHA 35 plakalı otomobili çalışmadı.
Bunun üzerine Yıldız, otomobilini iterek çalıştırmak istedi. Yıldız, bu sırada geri gelen aracın altında kaldı. Ağır yaralanan ve ambulansla Gülhane Eğitim Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Erol Yıldız, doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı.
Erol Yıldız, bir süre BBP Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun yakın korumalığını da yapmıştı. Yıldız, Yazıcıoğlu ile beraberindeki 5 kişinin ölümüyle ilgili yürütülen soruşturmaya FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ve örgüt yöneticilerinin talimatları doğrultusunda müdahale ederek, örgütün amaçları doğrultusunda yönlendirmede bulunup yardım ettikleri öne sürülen 19 kişinin yargılandığı Kahramanmaraş 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde tanık olarak dinlenecek 3 korumadan 1'iydi. Yıldız, 23 Mayıs Pazartesi günü görülecek duruşmaya Ankara'dan SEGBİS ile katılacaktı.
SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Muhsin Yazıcıoğlu'nun koruma polisi Erol Yıldız'ın ölümüne ilişkin soruşturma başlattı.
Muhsin Yazıcıoğlu kimdir?
31 Aralık 1954'te Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Elmalı köyünde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Şarkışla'da tamamlayan Yazıcıoğlu, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesini bitirdi.
Siyasete giden yolda ilk adımı 14 yaşındayken Şarkışla'da Genç Ülkücüler Hareketine katılarak atan Yazıcıoğlu, 1972'de Ankara'ya geldikten sonra Ülkü Ocakları Genel Merkezinde görev yapmaya başladı. Yazıcıoğlu, önce Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcılığı, sonrasında da Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı görevlerinde bulundu.
Yoluna 1978'de Ülkücü Gençlik Derneğinin Kurucu Genel Başkanı olarak devam eden Muhsin Yazıcıoğlu, 1980'de Genel Başkan Müşaviri olarak MHP'de görev aldı.
12 Eylül 1980 darbesi sonrası 7,5 yılı cezaevinde geçti
Yazıcıoğlu, 24 yaşındayken dönemin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'e mektup yazarak, "Eller silah değil, kalem tutmalı." diyen lider olarak öne çıktı. Yazıcıoğlu, 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi öncesi dönemin Ülkü Ocakları Genel Başkanı olarak gençliğin sürüklendiği kaos ve kardeş kavgasını gören bir siyasi ferasetin de sahibiydi.
Muhsin Yazıcıoğlu, askeri darbenin ardından "MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası'nda" yargılandığı sırada 5,5 yılı hücrede olmak üzere 7,5 yıl Mamak Cezaevi'nde kaldı. Yazıcıoğlu, dava sonunda herhangi bir ceza almadı.
Yaşadığı her türlü sıkıntıya rağmen milletini ve devletini aşk derecesinde seven Yazıcıoğlu, 1987'de yine milletine hizmet için siyasete kaldığı yerden devam etti, Milliyetçi Çalışma Partisinin (MÇP) Genel Sekreter Yardımcılığı görevine getirildi.
Muhsin Yazıcıoğlu'nun hayatını kaybettiği helikopter kazası
25 Mart 2009 tarihinde Kahramanmaraş mitinginden Yozgat-Yerköy mitingine hareket etmek üzere içinde bulunduğu helikopter, bilinmeyen bir sebepten dolayı düştü. Helikopter düştükten sonra İHA muhabiri İsmail Güneş 112 Acil Servis'i aramıştır. Bu konuşmada bacağının kırık olduğunu, helikopterde bulunanlardan sadece BBP Sivas il başkanı Erhan Üstündağ'ın inlediğini, ne BBP Sivas il başkan yardımcısı Murat Çetinkaya, ne de pilot Kaya İstektepe'den ses geldiğini, Muhsin Yazıcıoğlu'nu ise göremediğini söylemiştir.
Bu konuşmalar İsmail Güneş'in son konuşması olmuştur. Kazadan 48 saat sonra helikopterin enkazı ve Muhsin Yazıcıoğlu dâhil altı kişinin naaşı arama ekipleri içerisinden 17 gönüllü civar köylüsü tarafından Sisne ve Kızılöz Köyleri arasındaki Keş Dağı Kuru Dere Kanlıçukur mevkiinde bulundu. Enkaz, 48 saat süren arama çalışmalarının yapıldığı bölgenin içerisinde değil 115 km uzağındaydı.