Türk hükümeti internet üzerindeki kontrolünü artırırken Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın (TİB) yetkilerini genişleterek, insan hakları örgütlerine göre ifade özgürlüğünün giderek azaldığı bir internet sansürü rejimi kurmaya başladı.
Pazartesi günü geç saatlerde geçen bir yasayla artık TİB'e "ulusal güvenliği" ya da "kamu düzenini" tehdit eden herhangi bir internet sitesini anında kapatma yetkisi verildi. Bu hamleyle şubat ayında geçen ve yetkililerin mahkeme kararı olmaksızın internet sitelerini engelleyebilmelerine dair yasa genişletilmiş oldu. O yasa kamuda öfkeye sebep olmuş, Washington ve Brüksel'den tepki çekmişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylanması gereken genişletilmiş internet yasası Türk hükümetinin İstanbul'da internet yönetimiyle ilgili büyük bir konferansa ev sahipliği yapmasından sonra gerçekleşti. Bu yasanın aynı zamanda "Yeni Türkiye" sloganıyla girdiği seçimlerde Türkiye'nin halk tarafından seçilen ilk cumhurbaşkanı olan Erdoğan'ın göreve başlamasından beri geçecek ilk yasa paketi olduğu belirtiliyor.
Analistler genişletilmiş yetkilerin Türkiye'deki mevcut yasaların daha da sıkılaştırılması olarak görülmesi gerektiğini belirtiyor. Verilen ek yetkiler hükümetin yasal engellere takılmadan içerikleri erişime engellemesini kolaylaştıracak.
Bunun hükümetin internet üzerindeki kontrolünü hızlandıracağını belirten Princeton Üniversitesi Center for Information Technology Policy'de akademisyen olarak görev yapan Zeynep Tüfekçi, "Şimdi herhangi bir gecikme olmadan engelleme yapabilecekler. Bu da insanların onların görmelerini istemedikleri içerikleri görme ihtimalini düşürecek," ifadesini kullandı.
Türkiye, bu yılın başında Erdoğan ve yakınındaki isimlerin telefon görüşmelerini içerdiği iddia edilen tapelerin internete düşmesinin ardından Twitter, TWTR -2.75%YouTube ve birçok başka siteyi engelledikten sonra dünya genelinde manşetlerde yer edinmişti.
Hükümete muhalif kişiler Şubat'taki yasanın yolsuzluk soruşturmalarının önünü tıkamak için geçirildiğini öne sürüyor. Erdoğan ise yasakların gizliliği ve ulusal güvenliği korumak amacıyla getirildiğini ve tapelerin polisi ve yargıyı elinde tutan, eski dostu Fethullah Gülen önderliğindeki yapı tarafından gerçekleştirilen bir darbe girişiminin parçası olduğunu belirtmişti.
Erdoğan daha sonra Anayasa Mahkemesi'nin aldığı kararla birlikte Twitter ve YouTube yasaklarından geri adım atmak zorunda kalmıştı. Ancak Erdoğan'ın siyasi düşmanlarıyla girdiği güç savaşında attığı hızlı adımlar internet şirketleri, Washington ve Brüksel'deki yetkililerde, liderlerin internete egemen olmak istediği ülkelere Türkiye'nin kötü örnek olacağına dair endişeler belirmişti.
Yasaklar Türkiye'ye erişimlerini devam ettirmek isteyen ancak Erdoğan hükümetinin isteklerini nereye kadar yerine getirebileceklerini bilmeyen dünyanın en büyük internet şirketleri için de sorunlar oluşturmuştu. Bu sorunun giderek önem kazanmasının sebebi ise teknoloji şirketlerinin büyüme kaydetmek istediği gelişen piyasalarda Türkiye'nin sembolik bir yerinin olması olarak görülüyor. (WSJ)