Kerim KARAKAYA / Wall Street
Journal
Son günlerde, birçok medya kurumunda Gezi Olayları nedeniyle istifa
ve işten çıkarmalar yaşanıyor. İstifa edenlerin tam sayısına
ulaşmak zor.. Ancak sadece üst düzey yönetici ve yazarların
istifası ya da işten çıkarılmaları bile medyada yaşanan depremin
şiddetini ortaya koyuyor. Öte yandan medyadaki iktidar-medya
ilişkileri üzerine tartışmalar yeniden alevleniyor.
Türk Medyası, ilk olarak Gezi Olayları'na yayınlarında yeteri kadar
yer vermemekle suçlandı. Bu suçlama protestoya dönüştü ve
Türkiye'nin en popüler haber kanallarından NTV'nin önü, binlerce
kişinin protesto gösterisine sahne oldu. O dönem Doğuş Medya Grubu
Genel Müdürü Cem Aydın protestocularla bir araya gelerek
taleplerini dinledi ve NTV kendisine yapılan protestoları canlı
yayınla izleyicilerine aktardı.
Gezi Olayları sonrasında Türk medyası, tarihinin en büyük
krizlerinden birini yaşıyor
Bu olayın ardından ilk üst düzey yönetici istifası da geldi. Cem
Aydın yönetime istifasını verdi. Aydın, 10 yıldan fazla süredir
devam ettiği görevinden "Yaşanan son gelişmelerin tüm medyayı
olduğu gibi NTV çalışanlarını da üzdüğünün farkındayım. Eleştiriler
büyük oranda haklıdır. Bunu herhangi bir nedenle değil vicdanımla
söylüyorum" diyerek ayrılma kararını açıkladı.
Aydın'ın istifası Doğuş Yayın Grubu'ndaki depremdi. Artçıları
hala devam ediyor.
Bugün NTV Ankara Temsilcisi Nilgün Balkaç ve Program Yapımcısı
Çiğden Anad'ın istifa ettikleri haberi geldi. Kanalın Genel Yayın
Yönetmeni Ömer Özgüner'in ise aynı grup bünyesindeki Star TV'ye
içerik grup başkanı olarak atandığı belirtildi. NTV Yayın
Koordinatörlüğüne, bir dönem başbakanlık muhabirliği de yapmış olan
NTV Haber Müdürü Nermin Yurteri getirildi.
Bir çok çalışan daha olaylar ilk başladığında tepki olarak istifa
etmişti. NTV Radyo'da program yapan aynı zamanda dijital içerik
sorumlularından Dilara Eldaş da o isimlerden biriydi.
Yayın politikasına karşı tepkisini istifası ile gösteren Eldaş,
The Wall Street Journal'a "Kurum içinde kalıp elimizden geldiğince
düzgün haberler yapmak tabii ki doğru seçimlerden biri. Kaldı ki
ben sesimi en çok sosyal medya haberleri ile duyuruyordum, kendi
işimi yapamamam gibi bir durum söz konusu değildi. Ama benim ekol
olarak özümsediğim, sayısız eğitiminden geçtiğim bir kurumu
protesto etmek için elimde bir tek istifam vardı. Ben de onu
verdim" dedi.
Doğuş Grubu'na ait olan NTV Tarih Dergisi'nin Gezi Olayları'nı
kapak yaptığı son sayısı yayınlanmadı. Dergi'nin kapatılıp
kapatılmadığı konusundaki tek somut açıklama istifa eden NTV Tarih
Genel Yayın Yönetmeni Gürsel Göncü'den geldi. Göncü, Radikal
Gazetesi'ne verdiği demeçte "Dergi kapatıldığı için kalmak gibi bir
şey benim için kabul edilemez. İstifamı bildirdim. Ama ekipteki
arkadaşlar ne yapar bilemiyorum. Ailesi olanlar var' dedi.
Yine NTV Dergi Grubu'nu yöneten Neyyire Özkan ayrılma kararı
aldı. Doğuş Medya Grubu tarihindeki en önemli işten çıkarma ve
istifa furyasını yaşarken diğer medya kuruluşlarında da benzer
gelişmeler yaşanıyor.
Habertürk Gazetesi Editörlerinden Kutlu Esendemir yayın
politikasını eleştirirken, "Ne yapacağımı bilmiyorum ama ne
yapmamam gerektiğini biliyorum" diyerek kurumundan ayrıldığını
duyurdu.
Hükümete yakınlığı ile bilinen Sabah Gazetesi'nde sanat yazıları
kaleme alan Alper Bahçekapılı önce gazetesinin önünde "Duran Adam"
protestosunu gerçekleştirdi, ardından istifa etti.
En yoğun işten çıkarmalardan bir bölümü de Gezi Olayları'ndan kısa
bir süre önce Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) el koyduğu
işadamı Mehmet Emin Karamehmet'e ait medya kuruluşlarında oldu.
TMSF'nin el koymasının ardından Akşam Gazetesi'nin Genel Yayın
Yönetmeni İsmail Küçükkaya görevden alınırken yerine bir dönem AKP
Milletvekilliği de yapan gazeteci Mehmet Ocaktan getirildi.
Ocaktan'ın göreve başlamasının ardından köşe yazarları Gürkan
Hacır, Tuğçe Tatari ve Hüsnü Mahalli gibi muhalif yazıları ile
bilinen yazarların işine son verildi.
Yine TMSF'nin el koyduğu SKY Türk TV'de ekonomi gazetecisi Murat
Sabuncu kurumdan ayrıldı. Program yapımcısı Hilmi Hacaloğlu'nun
programı sona erdi. Ciner Grubu'nun TMSF'den aldığı Show TV'de ise
ana haber yapımcı ve sunucuları olan Ali Kırca ve Tuba Atav'ın izne
çıkarıldığı, iznin ardından kurumlarına geri dönmeyecekleri iddia
edildi.
Son olarak Gezi Olayları karşıtı en sert yayınları yapan Yeni Şafak
Gazetesi'nin demokrat yazarlarından Kürşat Bumin'in yazıları
sonlandırıldı.
Peki bu istifa ve görevden almalar ne anlama geliyor? Türk medyası
yeni bir dönüşüm mü yaşıyor?
YAZININ DEVAMI İÇİN:
http://www.wsj.com.tr/article/SB10001424127887324399404578585543820609944.html