Türkiye'deki yolsuzluk suçlamalarının Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı "tehdit ettiği" öne sürülürken Türkiye'de yaşananlar için "Bizanslı skandal" benzetmesi yapılıyor.
Wall Street Journal, "Türkiye'nin Bizanslı skandalı" başlıklı haber analizinde "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, son bir hafta yolsuzluk skandalını yabancı komplocuları suçlayarak geçirmiş olsa da, Türkiye'nin İslami Başbakanı ayrı tutmayı amaçlayan Bakan istifaları, skandalı kapısına daha yakınlaştırdı" sözleriyle girdiği haberinde Erdoğan'ın, haftayı, soruşturmadan adı verilmeyen "yabancı hükümetleri sorumlu tutmak yanısıra polis ve savcılar üzerindeki kontrolünü sıkılaştırarak geçirdiğini" savunuyor.
"Başbakan, on yıllık bir süreyi Türkiye'de iktidarı sağlamlaştırmak için harcadı ve başında bulunduğu AK Parti, ulusal düzeyde ciddi bir rakibi ile karşı karşıya değildir" diyen gazete, ordunun siyasi sahneden uzaklaştırıldığını, Erdoğan'ın Gezi gösterilerine yönelik sert tavrının uluslararası itibarını "zarar" vermiş ise de siyasi kontrolünü sarsmadığını yazıyor.
Buna karşın WSJ "geçen haftaki gözaltılar, Sayın Erdoğan'ın siyasi hakimiyetinin sınırları olduğunu gösterdi" diye düşünüyor ve Erdoğan'ın şimdi "bir zamanlar liderliğini yaptığı daha geniş İslami hareketi" üzerindeki kontrolünü kaybedebileceğini belirtikten sonra şu görüşlerini de dile getiriyor:
"Bu iyi bir şey. Özgür toplumların denetim ve dengelere ihtiyaçları var ve hukuk üstünlüğü, yargının, savcıların ve polisin siyasi bağımsızlığını gerektiriyor" diyen gazete Türkiye'de yaşanan krizin "Sayın Erdoğan ve AKP'nin siyasi olarak incitilemez olmadıklarını ve daha güçlü bir muhalefetin ülkenin demokrasisini tek parti yönetiminden kurtarabileceğini gösterdiğini" savunuyor.
WSJ'ya göre, Erdoğan mücadelenin bu turunu kazanabilir ancak yolsuzluk iddialarının doğruluğu kanıtlanırsa eğer Erdoğan'ı "iktidarda kaldığı sürece peşini bırakmayacak ve orada kalış süresini kısaltacak."(ANKA)