Geçtiğimiz yıl ilk romanı İstanbul Kırmızısı’yla okurla buluşan ünlü yönetmen Ferzan Özpetek, ikinci kitabı "Sen Benim Hayatımsın"ı okuyucuyla buluşturdu.
Can Yayınları'ndan çıkan "Sen Benim Hayatımsın" yazgıya başkaldıran, derin bir aşkın ekseninde sanatçının İtalya’daki yaşantısından kırk yıla uzanan bir zaman dilimini anlatıyor.
Kitabın konusu şöyle:
Seksenli yıllardan günümüze uzanan bu zaman yolculuğunda hayatın tüm renklerini, özgürlüğü, aşkı ve dostluğu tüm benliğiyle olumlayan kahramanlar bulunuyor. Yazarın kişisel haritasının rotalarını izlerken bir yandan sinema dünyasındaki yolculuğuna tanıklık ediyor, diğer yandan filmlerinden aşina olduğumuz “peri”yle öykü düzleminde yeniden karşılaşıyoruz: Sen Benim Hayatımsın, aile kavramının kan bağının ötesinde, insanın hayatına katılan dostlarla, sevgililerle ne denli zenginleşebileceğini anlatan; ölüm, kayıplar, yenilgiler ve tüm bunları saran korkularla da dürüstçe hesaplaşan bir roman. Ancak tüm bunların ötesinde, sahici bir aşkın romanı...