Ünlü komedyen Şahan Gökbakar, "Recep İvedik 4" filminden payına düşen 25 milyon lirayı alamadığı gerekçesiyle, dağıtım şirketi Tiglon ve iki factoring şirketi yöneticileri hakkında şikayetçi oldu. Şikayet üzerine açılan davanın ilk duruşmasına katılan Şahan Gökbakar, zarara uğradığını belirterek, sanıklardan şikayetçi oldu. Sanıklar ise suçlamaları reddetti.
SANIKLAR VE ŞİKAYETÇİ ŞAHAN GÖKBAKAR DURUŞMAYA KATILDI
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya,
"Nitelikli dolandırıcılık" ve "Güveni kötüye kullanmak" suçlarından
3'er yıldan 14'er yıla kadar hapisleri istenen tutuksuz sanıklar
Mustafa Şahan, Banu Torun, Nilgün Özlem Abalı ve Selim Efe Teoman
hazır bulundu. Ünlü komedyen Şahan Gökbakar ve kardeşi Togan
Gökbakar ise 'şikayetçi' sıfatıyla duruşmaya katıldı.
"TOPLANAN PARALAR ÖDENMEDİ, ZARARA UĞRADIK"
Şahan Gökbakar, "Filmi yaptıktan sonra dağıtım şirketi olarak
Tiglon ile bir anlaşma yaptık. Bu anlaşmada Tiglon, filmin ülke
çapında gösterimini gerçekleştirecek, elde edilecek hasılatı da
kendi komisyonunu kestikten sonra bize ödeyecekti. Yine bu
sözleşmemizde biz herhangi bir temlik işlemi (alacağın devri)
yapılmaması konusunda sözleşmeye maddeler ekledik. Daha sonra
'Recep İvedik 4' gösterime girdikten sonra Şubat ayı itibariyle
hasılatın toplanıp bize ödenmesi gerekmekteydi. Ancak bu
gerçekleştirilmedi. Daha sonra öğrendik ki, biz Tiglon ile sözleşme
yapmadan önce Tiglon iki ayrı şirket ile paranın toplanması
konusunda anlaşma yapmış. Bu anlaşma sebebiyle toplanan paralar
bize ödenmedi. Bu yüzden bir zarar uğradık. Sanıklardan
şikayetçiyim" dedi.
"BİLEREK MAĞDURİYETE SEBEP OLDULAR"
Togan Gökbakar da, Tiglon ile sözleşme imzalayan diğer iki
firmanın bu durumdan haberdar olmamasının mümkün olmadığını
belirterek, "Bilerek bu mağduriyete sebebiyet vermişlerdir.
Şikayetçiyim" dedi.
"YAPILAN TAHSİL İŞLEMLERİ SONUCU İLGİLİ FİRMALARA ÖDEMELERİ
YAPILMIŞTIR"
Kimlik tespitinin ardından sanıklar savunmalarını yaptı. Mustafa Şahan, olay tarihinde Deniz Factoring Şirketi'nin hem yönetim kurulu üyesi, hem de genel müdürü olduğunu söyleyerek, "Şikayetçi yapım şirketi Çamaşırhane ile Tiglon dağıtım şirketi arasında gerçekleştirilen anlaşmadan savcılık soruşturması aşamasında haberdar oldum. Bizim yapmış olduğumuz işlem, tahsiline aracılık yapmaktır. Yapılan tahsil işlemleri sonucu ilgili firmalara ödemeleri yapılmıştır" dedi.
Deniz Factoring Şirketi'nde yönetim kurulu üyesi olduğunu
söyleyen sanık Selim Efe Teoman ise söz konusu sözleşmelerle ilgili
herhangi bir bilgisi bulunmadığını söyledi.
"TAHSİL ETTİĞİMİZ PARALARI TİGLON'A ÖDEDİK"
Eski adı Tekstil Factoring olan GSD Şirketi'nde çeşitli
pozisyonlarda çalıştığını ifade eden sanık Banu Torun ise "2009'da
Fida Film'e factoring hizmetleri veriyorduk. Daha sonra, 2012'den
itibaren Tiglon firmasına bu hizmetleri sunduk. Tiglon, sinema
işletmelerine fatura kesmekteydi. Biz de bu faturaların
tahsilatlarını gerçekleştiriyorduk. Olay bundan ibarettir. Atılı
suçlarla herhangi bir ilgim yoktur. Tahsil ettiğimiz paraları
Tiglon'a ödedik" dedi.
"ATILI SUÇU İŞLEMİŞ DEĞİLİM"
1997'den itibaren Tekstil Factoring'de yöneticilik yaptığını
söyleyen sanık Nilgün Özlem Abalı da, “Bizim yapmış olduğumuz
işlem, Tiglon'un sinema işletmelerine kesmiş olduğu faturaları
tahsil edip bu firmaya yatırmaktan ibarettir. Dolayısıyla atılı
suçu işlemiş değilim" dedi.
SANIKLAR DURUŞMADAN VARESTE TUTULDU
Duruşma sonunda Mahkeme, Tiglon firmasının sahibi sanık Murat
Akdilek'in İstanbul 63. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı dava
ile mahkemelerinde görülen dava arasında hukuki ve fiili irtibat
bulunduğu gerekçesiyle birleştirilmesine karar verdi. Savunmalarını
yapan sanıkların duruşmalardan vareste tutulmalarına karar veren
mahkeme, dosya geldikten sonra sanık Murat Akdilek'in dinlenmesine
hükmederek, duruşmayı erteledi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianamede, şikayetçiler Şahan Gökbakar ve Togan Gökbakar ile yapımcı Emrah Çoban'ın avukatları aracılığıyla şikayet dilekçesi sunarak, Tiglon firmasının sahibi Murat Akdilek hakkında "Güveni kötüye kullanmak" suçundan İstanbul 63. Asliye Ceza Mahkemesi'ne dava açtığı hatırlatıldı.
Diğer şüpheliler Nilgün Özlem Abalı, Banu Torun, Mustafa Şahan
ve Selim Efe Teoman hakkında ise önce takipsizlik kararı verildiği,
ancak itiraz üzerine bu kararın kaldırıldığı belirtildi.
Şahan ve Togan Gökbakar'ın kurduğu yapım şirketi Çamaşırhane A.Ş.
ile Tiglon firması arasında "Recep İvedik 4" adlı filmin dağıtımı
ve gösterimiyle ilgili 21 Ekim 2013'te sözleşme imzalandığı, ancak
bu sözleşmede alacağın temlik yetkisinin bulunmadığı anlatıldı.
Buna rağmen Tiglon firmasınca, sözleşme imzalanmadan önce doğacak
alacakların Tekstil Factoring ve Deniz Factoring şirketlerine
yapılan sözleşmelerle temlik edildiği, böylece daha önce yapılmış
olan temlik sözleşmelerinin gizlendiği ve itiraz edenlerin
aldatılarak dolandırıcılık suçunun işlendiği dile getirildi.
Ayrıca, devir yetkisi olmamasına rağmen devir ederek "Güveni kötüye kullandıkları", şikayetçi şirkete ait olan yaklaşık 11 milyon TL'yi Tekstil Factoring'in, 14 milyon TL'lık alacağın da Deniz Factoring'in temlik aldığı belirtildi.
Şüphelilerin hileli davranışlarla şikayetçi şirketi aldatıp zarara uğrattıkları ve kendilerine yarar sağladıkları öne sürüldü.
Şüphelilerin "Nitelikli dolandırıcılık" ve "Güveni kötüye
kullanmak" suçlarından toplam 3'er yıldan 14'er yıla kadar hapsi
istendi.
AKDİLEK'İN DE 7 YILA KADAR HAPSİ İSTENİYOR
Murat Akdilek ile ilgili hazırlanan iddianamede ise şikayetçi Çamaşırhane şirketi ile Tiglon firması arasında sözleşme imzalandığı, ancak Tiglon firmasının, GSD Tekstil Factoring ve Deniz Factoring arasında ayrı bir alacak devir sözleşmesi imzaladığı, bu sözleşmelerle "Recep İvedik 4" filminin gişe gelirlerinin factoring şirketlerine devredilmiş olduğu belirtildi. Bu nedenle, Murat Akdilek'in gişe hasılatını temlik yasağı olmasına rağmen kendisi yararına, alacakları ise başkasına devrettiği iddia edildi.
Akdilek'in, "Güveni kötüye kullanmak suçundan 1 yıldan 7 yıla
kadar hapsi istendi. Akdilek, hakkında açılan dava kapsamında 63.
Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanıyordu. (DHA)