Eskişehir’de CHP’li Odunpazarı Belediyesi tarafından yaptırılan
Uğur Mumcu Parkı törenle açıldı. Uğur Mumcu’nun 24 Ocak 1993
tarihinde evinin önünde uğradığı bombalı saldırıda yaşamını
yitirdiği ve enkaza dönüşen 06 YR 245 plakalı otomobili de
sergileniyor.
“BU SUİKASTIN ÜZERİNDE 23 YIL GEÇTİ AMA HALA…”
CHP Grup başkan Vekili Levent Gök törende yaptığı konuşmada,
“Bundan tam 23 yıl önce Uğur Mumcu’nun sevgili eşinin ve
çocuklarının yüreğinde derin acılar bırakan bir bomba, aslında
bugünde görüyoruz ki sadece Uğur Mumcu’nun sevgili ailesini değil,
tüm Türkiye’de, hepimizde derin acılar bıraktı ve bırakmaya devam
ediyor. O gün patlayan bomba sadece Uğur Mumcu’nun şahsına değil
Türkiye demokrasisine bir suikasttı. Bu suikastın üzerinden tam 23
yıl geçti bu olay aydınlatılamadı” dedi.
‘ÖLDÜRENLERİN KİM OLDUĞU BELLİ DEĞİL’
Güldal Mumcu da konuşmasında, Uğur Mumcu anısına yapılan parktan
dolayı emeği geçenlere teşekkür etti. Aradan 23 yıl geçmesine
rağmen Uğur Mumcu’yu öldürenlerin kim olduğuna dair net bir sonuca
ulaşamadıklarını ifade eden Güldal Mumcu şöyle dedi:
“23 sene önce bugün 23 Ocak’ta gene aynı gün Cumartesi günü
Uğur’un arabası evinin önünde park halinde dururken bilemiyoruz
hangi saat, hangi zaman arabasına yerleştirilen bomba 24 Ocak günü,
yani yarın gene karlı bir günde, bugün olduğu gibi infilak etti ve
Uğur Mumcu’yu aramızdan aldı. O günden bugüne 23 yıl geçti, 23 yıl
boyunca hukuki mücadele yaptık. Olayların aydınlanması ve açığa
çıkması için yılmadan uğraştık. Bir dava açıldı. O davanın
sonucunda bazı katiller yakalandı. Fakat Uğur Mumcu’yu öldürenlerin
kim olduğuna dair tam net bir sonuca ulaşamadık. Yakalananlar
arasında ve zanlı olarak bilinenlerden bir tanesi yakalanmadı.
Bombayı koyan olduğunu söylediler, kod adı Cihan’dı, adı Oğuz
Demir’di ve hala firarda ya da akıbetini bilmiyoruz. O ortada yok
ve onun için bizim davamız hala açıkta. Nedenini bilmiyoruz. Kimin
öldürdüğünü bilmiyoruz. Bunu açıklamak için uğraş vermemize rağmen
net bir sonuca da ulaşmış değiliz. Uğur Mumcu birgazeteciydi
biliyorsunuz. Bir gazeteci sadece ve sadece halkın bilgilenme hakkı
için gerçekleri halka duyuran bir insandır. Uğur da yılmadan
öğrendiklerini halkın bilgilenme hakkı gereği yılmadan yazdı. Tabi
bu yazdıkları herkesi rahatsız etti. Bu gün yaşadıklarımızın
başımıza geleceğini ve neler yaşayacağımızı hepsini bir bir
anlattı. O bir kahin değildi, müneccim hele hiç. Ama gerçekleri
araştırdığı için bugün olacaklara, ışık tutan bilgilere ulaşmıştı.
Bütün bunları paylaştı. Bunları paylaştığı içinde öldürüldü. Onu
öldüren zihniyetle bugün gazetecileri hapiste tutan zihniyet aynı
zihniyettir. Onun davasını açığa çıkartmayan onunla ilgili hukuk
sürecinde yaşanan birçok aksaklıklarda, adaletsizliğin ortaya
sergilendiği anlayışla, 23 yıldır bu anlayışla mücadele ediyoruz.
Bu anlayışla bugün sergilenen hukuksuzluk aynı anlayıştır. Ne yazık
ki 23 yıldır Uğursuz yıllar yaşıyoruz. Onun öldürüldüğü günden bu
güne saysam, saymayı istemiyorum, yüreğinizi ve zihninizi daha
fazla örselemek ve acıtmak istemiyorum, o kadar çok
vatandaşımız, insanımız, annemiz, babamız kardeşimiz öldü ki
yüreğimiz kan ağlıyor. O uğursuz yıllardan bugüne 23 yıl geçti ama
onun sözleri ile ‘Bunca dökülen kan ve gözyaşından geleceğe
özgürlük ve barış çiçekleri ulaşsın istiyoruz’ diyordu. Ben bu
temennimi söylüyorum.”
Yapılan konuşmaların ardından ilk olarak seramikten yapılan Uğur
Mumcu Parkı anıt duvarın, ardında da Uğur Mumcu’nun hayatını
kaybettiği bombalı saldırıda enkaza dönüşen otomobilin bulunduğu
kaidenin açılışı yapıldı. Güldal Mumcu ve yanındakiler açılış
kurdelesini kestikten sonra kaideye kırmızı karanfil bıraktı, beyaz
güvercinler uçurdu. Bir güvercin uçmayarak uzun süre otomobilin
önünde durdu. Güldal Mumcu, parkta açılan Uğur Mumcu fotoğraf
sergisini de gezdi.