Yükselen ekonomilere reform ve yatırım konusunda başarısız sayılıyor. Financial Times gazetesince yayınlanan bir haber analizinde Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika'dan oluşan BRİCS'ler ile Türkiye ve Endonezya'nın 2005 yılından bu yana "pek ciddi reform" yapmadığı değerlendirmesine yer veriliyor.
Financial Times gazetesi "Birçok sirk, yetersiz ekmek: Yükselen piyasaların reform ve yatırım yapma başarısızlığı" başlığının kullanıldığı analizinde yükselen piyasaların geri gitmemekle birlikte son yıllarda kuralları düzene koymak, yolsuzlukla mücadele, hukuki ortamı iyileştirme ve özellikle modern bir ekonomi için gerekli olan altyapı tesis etmek konularında pek heves göstermediğini" yazıyor.
Bu çerçevede analizde Washington'daki Peterson Enstitutü'nden Anders Aslund'un "liberalleştirme ivmesinin küresel finansal kriz öncesi bile durduğunu" savunduğu değerlendirmeleri aktarılırken şu görüşler dile getiriliyor:
"Aslund, en büyük orta gelir ülkelerinden yedisinin, yani BRİCS'ler ile Türkiye ve Endonezya'nın 2005 yılından bu yana pek ciddi reform yapmadıklarını savunuyor. 1980 yıllarındaki borç krizinin ardından Latin Amerika'da, Sovyet bloğunun çöküşünde sonra Doğu Avrupa'da, 1990 yıllarının başlarındaki Hindistan'da ve 1990 yılının sonlarında Sahra altı Afrika'da da meydana gelen liberalleşme dalgalarına benzer hareketler olmadı."
Analizde reformu cesaretlendiren diğer bir faktörün de yeni bir piyasanın çekiciliği olduğu vurgulanırken bunun bir örneği olarak da "Türkiye, 1995 yılında AB ile gümrük birliğini tamamladıktan sonra ekonomisini daha liberal bir Batı Avrupa modeline doğru kaydırmıştı" deniliyor.
Financial Times, son yıllarda resmi kurtarma operasyonlarının
yokluğunun da değişim için hissedilen gereğini azalttığını da
anlattığı analizinde son dönemde Brezilya, Güney Afrika, Rusya,
Türkiye ve Hindistan'da "büyümenin hayal kırıklığını yaratacak
kadar zayıf, enflasyonun ise hayal kırıklığını yaratacak kadar
yüksek" sözlerini kullanıyor.
"PRESTİJLİ SPOR KARŞILAŞMALARINA EVSAHİPLİĞİNİ YAPMA
HEVESİ"
Bu arada, Anders Aslund'un, yükselen piyasaların "prestijli" spor
karşılaşmalarına evsahipliğini yapmak üzere stad inşaa etme
konusunda "çok hevesli" olduklarına dikkat çekerken, 2008 Pekin
Olimpiyat Oyunları, 2010 Güney Afrika Dünya Futbol Şampiyonası,
2014 Rusya Kış Olimpiyat Oyunları ile Brezilya'da bu ay başlayacak
olan 2014 Dünya Futbol Şampiyonasına ve 2016 yılında düzenlenecek
Olimpyat Oyunlarına dikkat çektiği belirtikten sonra "Bu, çok şirk
ancak yetersiz ekmek demektir" ifadesi kullanılıyor.
Analizde yükselen piyasalardaki yatırım düşüklüğü üzerinde durulurken "Birçok yükselen piyasada yatırım fazla düşük oldu. Brezilya, Güney Afrika ve Türkiye'nin, hepsi, yatırımın GSYH'ya oranının yüzde 20 civarında ve bu hızlı büyüyen ekonomiler için gereken orandan düşük ve hepsi ayrıca kendi yatırımlarını fonlamak için yeterince tasarruf yapmaya başaramıyor, dış finansmana dayanıyor ve büyük cari açıkları var" deniliyor. (ANKA)