TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi CHP Sakarya Milletvekili Ayça Taşkent, ev emekçilerinin çalışma koşullarıyla ilgili rapor hazırladı. Taşkent’in raporuna göre, Türkiye’deki yaklaşık 2 milyon ev emekçisinden sadece yüzde 2,1’i sigortalı olarak çalışıyor. Türkiye’de ev hizmetlerine giden her 10 kadın işçiden 3’ü cinsel, fiziksel şiddete ve mobbinge maruz kalıyor.
TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi CHP Sakarya Milletvekili Ayça Taşkent, ev emekçilerinin çalışma koşulları ile ilgili rapor hazırladı. Taşkent, raporunda ev emekçilerinin sayılarının 2 milyona yaklaştığına dikkat çekerek, çoğunluğunun kayıt dışı çalıştığını vurguladı.
Taşkent’in raporunda şu tespitler yer aldı:
“Türkiye’de ev isçilerinin sayısına ulaşmak için kullanabilecek temel veri tabanı TÜİK Hane Halkı İşgücü İstatistikleri’dir. Fakat ev işçilerini ayırt edecek bir sınıflandırma olmadığı için ev isçilerinin sayısı konusunda belirsizlikler yaşanmaktadır. Alanda örgütlenen sendikaların verdiği bilgiye göre; ev işçilerinin sayısı 2 milyondan fazladır. Bu hesaplamalar maalesef net ve kesin bir sonuç alma kısmında yetersiz kalmaktadır.
Kayıt dışı çalışma ev işçilerinin yaşadığı sorunların belki de en önemlisidir. Ev işçilerinin güvencesiz çalışmalarının ve sömürü mekanizmasının tam ortasında yer almalarının temel nedenlerinden biri kayıt dışı çalışmadır. Sigortalılık sistemine dahil olmamaları ve istihdam edilişlerinin düzensizliği bu sorunu doğurmaktadır. Kayıt dışı çalışma ev işçilerinin temel birçok haktan mahrumiyetini yaratmaktadır. Emeklilik, sigorta, iş güvencesi gibi temel haklar kayıt dışılık nedeniyle erişilmez hale gelmiştir. Çalışma hayatına dair kanunlardan mahrum olma durumu, ev işçilerinin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamı dışında tutulmaları, hak ve yükümlülüklerinin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu kapsamında düzenlenmesi ve ev işlerinin kendine özgü koşullarını dikkate alan özel düzenlemelerin bulunmaması yasal anlamda sıklıkla dile getirilen ve dikkat çekilen sorunlardandır.
“EV İŞÇİLERİNİN SADECE YÜZDE 2’Sİ KAYITLI”
Ev işçilerinin sayılarının tespitindeki yetersizlik kayıt dışılık tespitini de zorlaştırmaktadır. SGK verilerine göre, 10 günden fazla çalışan sigortalıların toplam sayısının 2022 yılı temmuz ayında 42 bin 920 olduğu ve yüzde 92,2’sinin kadınlardan oluştuğu tespit edilmiştir. Bu veriye 2018 yılından bu yana kapıcılar da eklenmiştir. Dolayısıyla sadece ev işçileri baz alındığında kayıt dışılık oranının daha da yüksek olduğu açıktır. Sendikaların verilerine göre sayısı 2 milyonu aşan ev emekçilerinin sadece 42 bin 920’si sigortalı olarak çalışmaktadır. Bu tartışmalar paralelinde Türkiye’deki ev işçilerinin sadece yüzde 2,1’inin sigortalı olduğu görülmektedir.”
Taşkent raporunda ev emekçilerinin çalışma koşullarına da değinerek, şu görüşleri dile getirdi:
“Ev işçilerinin somut ve belirli bir iş tanımı yoktur. Ev işlerinin belirsizliği mesai kavramını da belirsiz ve esnek bir hale getirmektedir. Ev işçileri uzun saatler belirli bir mesai saati olmadan yoğun şekilde çalışmaktadırlar. İş tamamlanıncaya kadar ya da işverenin talebine göre çalışan ev işçilerinin öğle arası/mola gibi süreçleri de tamamen işverenin rızasına bağlı olarak şekillenmektedir.
“GÜNLÜK VE DÜŞÜK ÜCRET”
Ücret konusu ise yine son derece güvencesizdir. Asgari ücret kıstasına rağmen işin niteliği ve çalışma saatlerinin belirsizliği sebebiyle belirli bir ücret standardının olmaması ev işçilerinin karşılaştığı en önemli sorunlardan biridir. Özellikle gündelikçi olarak çalışan ev işçilerinin ücretleri hem belirsiz hem de düzensizdir. Günlük olarak düşük ücret karşılığında çalışmak durumunda kaldıklarından dolayı yoksulluk ev işçileri için temel sorundur. Kayıt dışı çalışma sebebiyle işsiz kaldıkları sürede işsizlik veya kısa çalışma ödeneği ile nakdi ücret desteğinden yararlanamamaktadırlar.
“KÖTÜ MUAMELE VE MOBBİNG: 10 EV İŞÇİSİNDEN 3’Ü FİZİKSEL ŞİDDETE UĞRUYOR”
Ev işçilerinin çalışma koşulları tamamen işverenin inisiyatifine bırakılmıştır. Dolayısıyla çalışma koşullarındaki tüm süreçler işverene teslim edilmiştir. Ücret, öğle yemeği, yol ücreti gibi koşullarda belirleyici olanın işveren olması işin güvencesizliğini beslediği gibi sömürü sürecini de artırmaktadır. Bu alanda çalışan sendikalar, ev işçilerinin yaşadıkları sorunları belirlerken mobbing, kötü muamele ve taciz gibi sorunlara dikkat çekmektedirler. Sendikaların verdiği bilgiye göre; Türkiye’de ev hizmetlerine giden her 10 kadın işçiden 3’ü cinsel, fiziksel şiddete ve iş yerinde mobbinge uğramaktadır.”
Taşkent, konuyu TBMM gündemine de taşıyarak ev emekçilerinin sorunlarının incelenmesi ve çözüm önerilerinin belirlenmesi için TBMM Başkanlığı’na araştırma önergesi verdi. Taşkent, “Bu derin sorunun çözümü bütüncül politikalarla ve iktidarın emek süreçlerine yönelik gerekli yasal düzenlemeleri yerine getirmesiyle çözülebilir. Konuyu TBMM’ye de taşıdık ve bu sorunun çözümünün takipçisi olacağız.” dedi.