bianet'in haberine göre; kapatılan yayınevlerine ait olan taşınırların ve her türlü mal varlığı, alacak ve hakların Hazine’ye bedelsiz olarak devredilmiş sayılacağına dikkat çekti.
“29 yayınevinin kapatılması ve gelecekte başka yayınevlerinin de bakan onayı ile kapatılabilmesi hak ihlallerine, düşünce ve ifade özgürlüğü açısından sakıncalı durumlara, onarılamaz maddi ve manevî kayıplara yol açabilecektir.”
Çoğunda kayyum vardı
TYB sürecin yayınevleri kapatılmadan da yürütülebileceğinin altını çizdi.
“Kapatılan yayınevlerinin çoğunun kayyum yönetiminde olduğu göz önüne alınırsa hukuki süreç bu yayınevleri kapatılmadan da sürdürülebilirdi, suç işleyenler de hak ettikleri cezaları alabilirdi diye düşünüyoruz.
“Sektöre zarar verecek”
TYB kararnameyle kapatılan yayınevlerinin ticari faaliyetleri nedeniyle oluşan borç ve alacaklarına ilişkin bir hak ve talepte bulunulamayacak olunmasının da ekonomik koşullar nedeniyle uzun vadelerle çalışan yayıncılık sektörüne zarar vereceğini vurguladı.
“Yayıncılara hizmet veren matbaa, mücellit, kağıtçı, dağıtımcı gibi kurumları ekonomik olarak zor duruma düşürecek, bazılarını batma tehlikesiyle karşı karşıya getirecektir.
Telifler alınamayacak
“Yine bu yayınevlerinden eserleri yayımlanan yazarlar, çevirmenler de hak ettikleri telif alacaklarını tahsil edemeyeceklerinden mağdur olacaklardır.
Çalışanların hak kaybı
“Kapatılan yayınevlerinde ekmek paralarını kazanmak için çalışan, suça bulaşmamış yayınevi çalışanları için de hak kaybı, işsizlik ve çalıştıkları yayınevinden hak edip tahsil edemedikleri alacaklar açısından da mağduriyet söz konusudur.
Yayınlama özgürlüğü
“Anayasanın ‘Suçluluğu mahkeme kararıyla saptanıncaya kadar kimse suçlu sayılamaz’ ilkesine özen gösterilmesini, hukukun üstünlüğüne ve demokratik ilkelere bağlı kalınmasını, hukuki süreç yürütülürken düşünce ve ifade özgürlüğü, yayınlama özgürlüğü ve halkın haber ve bilgi alma hakkını engelleyebilecek uygulamalardan kaçınılmasını diliyoruz.”