Önceki hafta, 19 Temmuz’u 20 Temmuz’a bağlayan gece, Rusya Ukrayna savaşında çok önemli bir gelişme yaşandı.
O gece Ukrayna topçusu, Dinyeper nehri üzerinde, 1.3 km uzunluğundaki “Antonovka” köprüsünü büyük ölçüde kullanılmaz hala getirdi.
Ukrayna topçusu ertesi gece 100 km daha doğudaki Nova Kakhovka köprüsünü de uçurdu.
O GECE RUS ORDUSU İKİ AYRI PARÇAYLA BÖLÜNDÜ
Bu iki harekat, Karadeniz’e doğru gelişen Rus saldırısında bir dönüm noktasıydı.
Çünkü bu bölgede 30 bin Rus askeri bulunuyordu ve bunun yarısı Kherson, öteki yarısı ise Kryvy Rih bölgesinde bulunuyordu.
İki köprü uçurulunca, Rus Ordusu’nun iki bölümü arasındaki ilişki kopmuştu.
Bunun anlamı da şuydu.
Rus ordusunun ileri harekatı için gerekli lojistik yolu kesilmişti.
O GECEYLE İLGİLİ ÖNEMLİ BİR BİLGİ
O geceden bilgilerdeki şu ayrıntılar önemliydi:
“Ukrayna ordusu Fransa’nın verdiği “Caser”, Almanların verdiği “Panzerhaubitze 2000” ve özellikle de ABD’nin verdiği “Himar” ve M270’lerle” Rus ordusunun lojistik hedeflerini uzaktan vurmaya başlamıştı.
Ayrıca savaşın başında günde 200 askerini kaybeden Ukrayna günlük kayıplarını 30’a indirmeyi başarmıştı.
İKİ TARAF HER GÜN BİRBİRİNE KAÇ TOP ATIŞI YAPABİLİYOR
Köprülerin uçurulması savaşta iki tarafta yeni hedefler için kritik bir andı.
O günlerde , Putin Odesa’yı almayı hedefliyordu.
Ukrayna’nın hedefi ise Rusya’nın aldığı Kherson şehrini geri almaktı.
Ve o gece Ukrayna kendi açısından çok önemli bir işi başarmıştı.
Rus ağır silahları ve mühimmat taşıyan kamyonları o köprüden geçemeyecekti.
Rus ordusu fiilen ikiye bölünmüştü.
Ama Rusya hala günde 12 bin top atışı yapacak kabiliyete sahipken, Ukrayna’nın kapasitesi ise onun yarısı kadardı. Yani 6 bin.
Ancak bu atışlar teknolojik olarak daha gelişmiş silahlardan yapılıyordu.
AYNI GÜN GELEN ÇOK İLGİNÇ BİR SOSYAL REHBER
Aynı gün yani, 19 Temmuz Salı gün, Ukrayna ve Batılı istihbarat örgütlerine çok ilginç bir istihbarat raporu ulaştı.
Raporda, Rus Ordusunda savaşan insanlara yönelik çok ilginç bir belge vardı.
Belgenin üzerinde şu yazılıydı:
“Özel Harekat Mensupları İçin Sosyal Rehber…”
İlk bakışta her orduda görülen ve askerlerin kıtadaki hayatlarını ve ilişkilerini düzenleyen bir talimatname gibi görülüyordu.
Ancak bu belge Rusya cephesinden gelen öteki istihbarat bilgileri ile birlikte değerlendirilince ortaya çok kıymetli bir “Son rapor” çıktı.
REHBERİN ALTINDAN ÖDÜL TARİFESİ ÇIKTI
Yayınlanan sosyal rehberde bir tür “Savaş ödül tarifesi” vardı ve bu ödül tarifesinin arkasında yatan öteki bilgiler analiz edilince Rus Ordusunun durumu hakkında çok hayati bazı bilgiler elde ediliyordu.
Rus genel kurmayı, askere gönüllü yazılmasını ve cephede bulunan askerlerini teşvik etmek için resmen bir “Ödül tarifesi yapmıştı…”
Burada bazı işleri başaran askerlerde verilecek ödüller para miktarı ile tek tek açıklanıyordu.
Tarifede verilecek primler, rütbelere, harekatın tehlikesine ve hedeflere göre ayrıntılanmış ve derecelenmişti.
Bu bilgileri o belgeden aynen aktarıyorum…
EN YÜKSEK PRİM UÇAK VE HELİKOPTER DÜŞÜRENE
(*) Bir helikopter veya uçağı düşürmek 200-300 bin Ruble (4-5 bin Euro)
(*) Bir tankı vurup tahrip etmek: 200-300 bin Ruble (4-5 bin Euro)
(*) Bir düşman askerini safdışı etmek: 100 bin Ruble (1700 Euro)
VE İŞTE BAYRAKTAR SİHA’SI DÜŞÜRENE VERİLECEK ÖDÜL
Belgede bizi de ilgilendiren çok ilginç bir ödül maddesi var.
(*) Bir Drone’nu (Yani İnsansız Hava Aracı) düşürmek 50 bin Ruble (1700 Euro.)
Anlayacağınız bir Bayraktar SİHA’sı vurmanın ödülü 30 bin 600 TL ödül getiriyor Rus askerine…
(*) Bir top bataryasını imha etmek de 1700 Euro ödül getiriyor.
Bu tarife de Ukrayna’da kullanılan Bayraktar SİHA’larının ne kadar etkili olduklarını gösteriyor.
Ayrıca Türk yapımı SİHA’ları düşürmekte çok da başarılı olamadıklarının bir kanıtı sayılabilir.
ÖDÜL TARİFESİNİN ANALİZİ NE DİYOR
Bu tarife dikkatle incelenince şu ortaya çıkıyor.
Rus Ordusunda ciddi bir motivasyon sorunu var. Daha da önemlisi, sanki vatanı için değil para için savaşan bir askeri yapı hissi veriyor.
Nitekim bu tarifenin başka bir bölümünde çok önemli bir rakam daha vardı.
Rus Genelkurmayının, gönüllü askere yazılacaklara vereceği ücret.
Peki bu istihbarat doğru muydu?
BU BİLGİLER RUS İNTERNET SİTESİNDE DE YAYINLANDI
Le Monde gazetesinde yer alan bir habere göre, bu bilgiler aynı gün “Perm36,6” adlı bir internet sitesine de sızdırılmıştı. Site adını, Sovyetler Birliği döneminde muhalif aydınların kapatıldığı Perm 36 adlı bir toplama kampından alıyordu.
Sitede yayınlanan rehbere göre, gönüllü yazılacak yeni askerlere önerilen para 3500 ile 9000 Euro arasındaydı.
ORTA KADEME MEMURUN BİR AYDA KAZANACAĞI PARA
Bu rakam iki bakımdan çok önem taşıyordu.
Birincisi askere gönüllü yazılan kişilere, aldıkları maaş dışında aktif bir harekata katıldıkları taktirde, günde 8000 Ruble öneriliyordu. Bu da 120 Euro’ydu.
Moskova dışındaki bölgelerde yaşayan orta derecede bir memurun bir ayda aldığı para 196 ile 392 Euro arasındaydı.
Bu durumda gönüllü olarak Dombass cephesine gidecek bir asker neredyse bir günde onların bir ayda kazandığı paraya yakın kazanacaktı.
Ayrıca bu gönüllülere yaralandıkları takirde kendilerine, öldükleri taktirde ailelerine önemli kazançlar da vaadediliyordu.
BU PRİMLER VE ÖDÜLLER SAVAŞ BAŞINDA NE KADARDI
Ancak Batılı istihbaratçıların asıl ilgisini çeken bilgi başkaydı.
19 Temmuz tarihli tarifede gönüllülere önerilen primler, savaşın başında gönüllülere verilen primlerin neredeyse 4 katı daha yüksekti.
İşte bu bilgiler analizciler tarafından başka bilgilerle birleştirilnce Rus Ordusu’nun son durumu hakkında çok ilginç bir istihbarat değerlendirmesi ortaya çıktı.
Rus Ordusu’nun cephede savaşacak asker ihtiyacı giderek büyüyorduve asker bulmada zorlanıyordu.
Ordu savaşın başından bu yana çok sayıda askerini kaybetmişti.
Bu rakam Ukrayna’ya göre 39 bin, Rusya’ya göre 8 bindi.
Ama tarafsız ve sağlam kaynaklar bu kaybı 15 bin kişi olarak veriyordu. Rusya’nın acilen binlerce yeni askere ihtiyacı vardı.
BAŞKAN PUTİN NEDEN GENEL SEFERBERLİK İLAN ETMİYOR
Tabii bu durumda ilk akla gelen soru şu oluyor:
Putin genel seferberlik ilan ederek bu boşluğu dolduramaz mı?
Doldurabilir ama o noktada kendisinin yaptığı bir tarifi geçersiz kılmalıydı.
Putin başından beri buna “Sıınırlı özel harekat” diyordu. Yani savaş demiyordu.
Genel Seferberlik ise savaş demekti.
Güçlü otoriter liderlerin en büyük zaaflarından beridir. Verdikleri sözden dönmeyi zaaf olarak görürler ve böylece kendi kendilerinin esiri haline gelirler.
RUSYA FEDERASYONUNDA 85 BÖLGEYE ÖZEL TALİMAT
Durum böyle olunca Rus Genelkurmayı şöyle bir formül buldu:
Rusya Federasyonunun 85 bölgesine şu hedef verildi: Her bölge en az bir gönüllü taburu sağlayacaktı. Her taburda 400 kişi olacağına göre bu yolla 35 bin yeni asker temin edilebilirdi.
Putin ayrıca bütün kurumlara bir de şu mesajı verdi:
Rusya’daki her kurum bu gönüllü taburlarının oluşturuması için elinden geleni yapacaktı.
İşte bu emirle birlikte bütün bölgesel medya ve internet siteleri hergün gönderilen gönüllü taburları ile ilgili övgü dolu haberler yapmaya başladı.
GENELKURMAY’IN 22 BİN BOŞ KADRO İÇİN VERDİĞİ İLANLAR
Bu arada gelin bir başka ilginç istihbarat da iş ilanlarıydı.
Bu ilanlardan anlaşılacağına göre Rus Ordusu ilanla çeşitli işler için 22 bin eleman arıyordu.
Aranan kişilerin özellikleri de ilginçti.
Bunlar kamyon şoförü, sağlık elemanı, topçu gibi özel işlerdi.
CEZAEVLERİ İÇİN ÖZEL KANUN ÇIKIYOR
Genelkurmayın bulduğu bir başka çözüm de Cezaevlerindeki mahkumlardan gönüllüler bulmak oldu.
Formül de şuydu:
(*) 40 yaş altında savaşa gönüllü yazılmak isteyen mahkumlarla 3-6 aylık kontrat yapılacaktı.
(*) Bu süre içinde kendilerine aylık olarak 3-4 bin Euro karşılığına denk gelen Ruble ödenecekti.
(*) Ve 7 Temmuz günü Rus Parlamentosu’nun kabul ettiği bir kanunla, bu mahkumların cezalarından üçte iki indirim yapılacaktı.
Yani savaştan dönebilirse, kalan cezanın üçte birini yatacak sonra kontrollü bir özgürlükle serbest bırakılacaktı.
EN İLGİNÇ İSTİHBARAT: EN FAZLA GÖNÜLLÜ NEREDEN
Ve son bir istihbarat: Belki de hepsinden ilginç olanı…
Bütün bu yollarla bulunan gönüllüler daha çok nereden geliyor?
Çok düşük gelir gruplarından ve Müslüman azınlıklardan…
Yani gerçek Ruslar gönüllü olma konusunda o kadar gönüllü değil…
Bu bilgiler de gösteriyor ki, Savaş Rusya için hiç te kolay olmayacak. Bir süper güç olarak Rusya’nın en güvendiği yanı olan “Ordusu” Ukrayna ile savaşta zorlanıyor…
DİKTATÖRLERE İYİ BİR DERS OLABİLİR Mİ
Böylece 21’inci Yüzyılın yeni kanunlarından biri de yazılıyor.
Artık savaşlar en süper güçler için de uygulanması zor kararlar haline geliyor.
Hele hele demokrasisi olmayan, bir tek adamın iki dudağının ucundan çıkacak kararlara mahkum halklar için çok ama çok önemli bir gerçek bu…
Kimbilir belki de bu savaş süper güçlere ve diktatörlere de iyi bir ders olacak.
****
(*) NOT: Bu yazıdaki bütün bilgileri AİT kaynaklarından aldım. Yani “Açık İstihbarat Teşkilatı…” Bu bilgileri Le Monde, Figaro, New York Times, Guardian gazeteleri, bazı internet siteleri ve İngilizce, Fransızca yayın yapan bazı televizyon haber kanallarından topladım. Senaryo bana aittir.