Keskin gözlem ve çözümlemeleriyle Türk romanında müstesna bir yere sahip yazar Peride Celal’i 97 yaşında kaybettik. Dünyadan ve insanlardan nefret ettiğini söylemişti bir keresinde. Küçük insanların arasında rahatladığını
“Çetin bir mücadeledir onunkisi: Kendi söyleyişiyle ‘ekmek
parasını çıkarmak uğruna’ boyuna yazmaktadır. Zorunlulukla,
'piyasa'nın taleplerine uzak duramaz. Sürekli yazdığı için kalemi
bilenmektedir ama, gönlünce yazmamakta, yazamamaktadır” diyor
Selim İleri, Zaman gazetesinde yayımlanan “Ustam Peride Celal'le
yıllar” yazısında.
“Hayatla barışmadım”
Yazıdan devam edelim...
Röportajlardan, tanıtımlardan, televizyon çekimlerinden hep uzak
durdu Peride Celal. Romancının, eserini yayımlattıktan sonra,
okurdan uzak durması gerektiğini düşündü. 1996'da yalvar yakar
gerçekleştirdiğim söyleşimizde, geçmiş için şunları söylemişti:
"Geçmişe baktığım zaman... hele ilkgençlik... bir kere geçmişte o
kadar sıkıntı çektim ki ben, yokluk, yalnızlık, maddî
sıkıntılar... Karamsar bir çocuktum. Sanki herkesin üzerinde bir
yüktüm. Üvey babam elbette değerli, çok iyi bir insandı. Annem
olsun, üvey babam olsun, çok uğraştılar. Ama babasızlığın verdiği
müthiş bir yalnızlık vardı. (...) Ben hiçbir zaman kendimle
barışmadım. Hâlâ barışmadım. Hayatla barışmadım."
Haberin devamı için tıklayın.