Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin Konrad Adenauer Stiftung ile
ortaklaşa düzenlediği Yerel Medya Projesi çerçevesinde hayata
geçirilen eğitim seminerlerinin 71’incisi Batman’da
gerçekleştirildi. Seminer; akademisyenleri, usta gazetecileri,
yerelde çalışan meslektaşlarıyla buluşturarak, mesleki bilgilerin
paylaşılabileceği platformun oluşmasını sağladı. Seminerde; haber
yazım tekniklerinden gazetecilikte etik ilkelere kadar birbirinden
önemli konular düzenlenen 5 oturumda ele alındı. Seminer, Türkiye
Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Turgay Olcayto’nun kapanış
değerlendirmesi ve sertifika töreniyle sona erdi.
TARTIŞARAK, SORGULAYARAK ÇÖZÜM BULABİLİRİZ
TGC Başkanı Turgay Olcayto, kapanış değerlendirmesinde şunları
söyledi:
Batman’da düzenlediğimiz 71. Meslek İçi Eğitim Semineri, kendi
adıma çok keyifle izlediğim bir seminer oldu.
Bugün geldiğimiz noktaya bakınca iktidarın baskısı salt
gazetecilere yöneldiği için iktidarı eleştiriyoruz. Geçmişte de
Türkiye’de gazetecilerin bir bölümünün her zaman güçlüyü
alkışladığını göreceksiniz. Bugün yaşananları Türkiye 1950’lerde de
yaşadı. Türkiye’de insanlar ikiye bölündü. Bugün de bunun bir
benzeri yaşanıyor. Çok üzülerek izliyoruz. Çok nitelikli
arkadaşlarımız bugün işsiz. Nasıl işsiz? Talimatla işsiz. Bir
kısmı gazetelerinde çalışamaz olduklarından kendileri ayrıldılar.
Ama çoğu da maalesef bugün işsiz. Gazetecilere yapılan baskı çok
fazla. Baskı iki yönlü oluyor. Sabahki konuşmalarda şirketlerden
bahsedildi. Şirketlerin iktidarla yaptıkları işlerden büyük
çıkarları var. Eskiden gazeteler promosyon verirdi. Şimdi
gazetelerin kendisi promosyon. Haberi yazarken muhabir ya da köşe
yazarı 2 defa değil, 12 defa düşünmek zorunda. Bunun adına oto
sansür diyoruz ki; sansürden daha tehlikeli. Gazeteci belki
redaktörlerin dokunmayacağı haberi bile bazen yazmıyor ‘patrona
dokunabilir ben görmezden geleyim hiç yazmayayım’ diye
düşünebiliyor.
BASIN OLAYLARI GÖRMEZDEN GELİYOR
İkincisi; ana akım medyanın özellikle olayları görmezden
gelmesi, olayları karartması. Sadece Güneydoğu’da olan olayları
değil, mesela Uludere olayını Türk halkı, 12 saat sonra öğrendi.
Gezi olaylarına ana akım medya 48 saat yer vermedi. Olay büyüyünce
yer vermeye başladılar. Reyhanlı’yı düşünün; hemen yasakları
geldi. Suriye üzerine yapılan toplantı basına sızdı. Yetkililer,
sızdıranı arayacağına ‘Niye bunu yazdın’ diye gazetecilere dava
açtılar. Üstelik o toplantı gösterdi ki bize; Türkiye dış
politikada sınıfta kalmıştır. Bugünkü olaylar da bunu
doğrulamaktadır.
YEREL YAYGIN BASIN AYRIMI YAPMAM
Gazeteci, gazetecidir. Yerel, yaygın basın ayrımı yapmam.
Ağrı’daki gazeteci eğer gazetecilik yapıyorsa, ilkelerine uygun
çalışıyorsa gazetecidir. Tam tersine mesleği kötüye kullanan,
mesleğin üstünden çıkar sağlamaya çalışan insanlar eğer gazetecilik
yapıyorlarsa onlar bizim meslektaşımız değildir. İstedikleri
kadar ünlü olabilirler, istediği kadar televizyonlarda laf ebeliği
yapabilirler ama onlar gazeteci değildir. Zaten evrensel kurallara
göre de onlar gazeteci değildir.
DOĞU’DA GAZETECİLİK YAPMAK 2 DEFA ZOR
Günümüzde gazeteciler çok ağır şartlar altında ama Doğu’da
gazetecilik yapmak 2 defa zor. Güneydoğu’da gazeteci olmak en az
Orta Doğu’da gazeteci olmak kadar zor. Ne yaparsanız yapın Terörle
Mücadele Yasası olduğu sürece siz özgün gazetecilik yapamazsınız, o
nedenle baskı altında kalırsınız, en ufak şeyde cezaevine
gidersiniz, şu anda cezaevlerinde 20 dolayında gazeteci var ama
bunların çoğu Kürt gazeteci ve dağıtıcı. Biz başından beri
hiç ayrım gözetmeden cezaevlerine gittik. Arkadaşlarımızı ziyaret
ettik. Eksiklerini gidermeye çalıştık. Bu sorun kolay çözülebilecek
bir sorun değil. Önce aradaki nefreti kaldırmak lazım. Aramızdaki
birlikteliği sağlamak lazım. Bunu da en çok yerel basın yapabilir.
Yerel basında bölünmeler var. Neyi paylaşamıyorsunuz? Her
sorununuzla ilgilenmeye hazırız.
GAZETECİNİN İŞ YÜKÜ ARTTI
Seminerin 4. oturumunun başkanlığını Mezopotamya Havzası Gazeteciler ve Yayıncılar Derneği Başkanı Uğur Kapucu yaptı. Oturumda, Hürriyet İnternet Ankara Temsilcisi Zeynep Gürcanlı “Medya ve Dış Haberler”; Cumhuriyet Gazetesi Dış Haberler Servisi’nden Mustafa Kemal Erdemol “Ortadoğu’da Gazeteci Olmak”, TGC Başkan Yardımcısı Recep Yaşar “İnternet Gazeteciliği” konularında katılımcıları bilgilendirdi. TGC Başkan Yardımcısı Recep Yaşar, teknolojinin hızlı gelişiminin gazeteciliğe etkileri konusunda katılımcılara bilgi verdi. Yaşar, şöyle konuştu:
İnternetin yapısı işsiz gazeteciler için yeni bir istihdam alanı
yarattı. Küçük sermaye ile yayına başlanabiliyor. Sayıları hızla
arttı. Bu özgürlükçü bir ortam yarattı. Bilgiyi ve düşünceyi
açıklama için sayısız ortam oluştu. Büyük bir zaman ve ekonomik
fayda sağladı. Okuyucuyu üretimin bir parçası haline getirdi.
Mesajı yönlendirme olanağı sundu. Merkeze gelmeden yayın yapma
imkanı sundu. Gazete ve televizyonlardaki birçok ara birim
kaldırıldı. Yeni birimler oluşturuldu. Daha az eleman ile
çalışılmaya başlandı. Haber merkezleri küçüldü. Haber havuzu
oluşturuldu. Tek tip yayın organları oluştu. Yeni bir yazım tarzı
oluştu. İnternette kes-yapıştır yöntemi gelişti. Özel haberler,
diğer yayıncıların haberi olmaya başladı. Gazetecinin iş yükü
arttı. Haber merkezlerinin küçülmesiyle gazeteci sayısı azaldı.
Gazeteci, yayın grubunun tüm organları için ayrı ayrı haber üretmek
zorunda kaldı. İnternet gazeteciliği, hızlı olmayı zorunlu
kıldı. Hız, denetimsizliği ve özensizliği beraberinde getirdi.
Doğruluk hıza kurban edilmeye başlandı. Bilgi kirliliği içinde
doğru bilgiye ulaşmak önem kazanacak.
DIŞ HABERCİLİKTE MESLEKİ YETERLİLİK ŞART
Hürriyet İnternet Ankara Temsilcisi Zeynep Gürcanlı, dış
politika haberciliği konusunda kendisini yetiştirmek isteyenlere şu
bilgileri verdi: “Haberi ilk elden muhabirden alabilirseniz
doğru alabilirsiniz. İkinci elden almaya çalışırsanız doğru bilgi
alma konusunda sıkıntı yaşarsınız. Genelde yabancı dil bilenler,
savaş muhabiri yapılır. Çatışma bölgelerine gazetecilerin
hazır olması gerekiyor. Bazı mesleki yeterlilik ve teknik bilgilere
sahip olmak gerekiyor. Günümüzde sadece İngilizce yeterli
olmayabilir. Orta Doğu’ya çok kaydık. Türkçe, Kürtçe, Arapça öne
çıkan diller olmaya başladılar. Bu dilleri bilmek de faydalı.
Uluslararası kavramlara hakim olmak gerekir. Tarih ve coğrafya
bilgisi, hukuk bilgisine sahip olunmalı. ” Mustafa Kemal
Erdemol, yaptığı konuşmada şu bilgileri verdi: “Dış habercilik
konusunda kendimize ait bir dilimizin olmadığını düşünüyorum. Dil
bilen meslektaşlarımızın yazı diline teslim edilmiş bir dış
haberciliğimiz var. Milli reflekslerle hareket edilebiliniyor.
İktidar söylemini kendi söylemi haline getiren gazeteciler de var.
Bir gazetecinin resmi söylemi kullanıp kullanamama konusunda da çok
özgür olmadığını görüyoruz.
HER FOTOĞRAFA 5N1K GÖZÜYLE BAKIN
Seminerin 5. Oturumunu Basın İlan Kurumu Batman İl Müdürü Mehmet Gönenç yönetti. Bu oturumda Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Gökhan Tan “Haber Fotoğrafçılığı” başlıklı sunumunda şunları söyledi:
Kaynak belirtme, gerçekle oynama, temsili görüntü yaratma
ihtiyacı ve fotoğraf bilgisi olmak üzere fotoğrafın 4 sorunu var.
Haberin kendisi ve haberde kullandığımız her bilgi gibi, haber
fotoğrafının da bir referansı olmalıdır. Fotoğrafta imza kullanma
zarureti, bir haber metninden de ötedir. Temsili fotoğraf,
görselsiz habere görsel yaratma ihtiyacının neden olduğu
aksaklıklardır. Gerçekle oynama, kendi gerçeğini yaratma
dediğimiz de, Türkiye basınının, çok sık karşılaşılan
alışkanlıklarından biri de müdahalelerle fotoğrafın özgün halinden
uzaklaştırılmasıdır. Her fotoğrafa 5N1K gözüyle bakın.
MUHABİRLER FOTOĞRAF ALTINI YAZMALI
Hürriyet Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Arif Dizdaroğlu
“Sayfa Tasarımı” başlıklı konuşmasında şu bilgileri
paylaştı:
“En iyi resim altını fotoğrafı çeken yazar. Bu nedenle foto
muhabirinin fotoğraf altını yazması gerekir. Günümüzde fotoğrafta
özellikle hile yaptıysanız bir şekilde ortaya çıkar. Hile, bizim
meslekte olmaması gereken bir şey. Sayfada fotoğraflar nasıl
kullanılır? Fotoğrafları farklı ebatlarda kullanmak sayfanın
dengesini sağlar. Öne çıkarmak istediğinizi öne çıkarmanızı sağlar.
Dekupe, bir konunun haberinin bir normal unsurdan ayırma noktasında
size yardımcı olur. Gazete üzerinde bunu yapınca 3 boyutlu bir hale
geliyor. Sayfaya derinlik kazandırıyor.
GAZETELER TEŞVİK EDİLECEK
TGC Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Özdemir 'Basın İlan Kurumu ve Yerel Gazeteler' başlıklı konuşmasında şunları söyledi:
67 Sayılı Genel Kurul Kararı’nın 61. maddesine yapılan eklentilerle daha kaliteli ve nitelikli gazete yayınlama ve daha çok okuyucuya ulaşma adına büyük bir gayret ve özveri gösteren gazetelerin teşvik edilmesi amaçlandı. Yayınlandıkları yer ve çevresini ilgilendiren haberler ile özel haberlere en az 0.75 metrekare ayıran yerel süreli yayınlara 10 ek gösterge uygulanacak. Yüzölçümü 2.25 metrekareden az olmayan yerel süreli yayınlardan günlük olarak özgün ve güncel içerikte asgari yüz ölçümünün haricinde bulmaca, kültür-sanat, sağlık, spor, eğitim gibi konularda en az 0.37 metrekare yayın yapanlara 10 ek gösterge verilecek. Haftada en az bir röportaj ve günde ikiden fazla köşe yazısını düzenli olarak yayımlayan yerel süreli yayınlar 10 ek gösterge alacaklar.