Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan'ın gazeteci Mustafa Sönmez'e BirGün'deki yazılarıyla ilgili açtığı hakaret davasına Savcı Umut Tepe, takipsizlik kararı verdi.
Erdoğan ve oğlu, gazeteci Mustafa Sönmez'e BirGün gazetesinde 31/07/2015 tarihinde yayımlanan "İstanbul Yağması Kar Kalsın Diye" ve 29/07/2015 tarihinde yayımlanan "Demokrasi aşağı, yolsuzluk yukarı" başlıklı köşe yazıları nedeniyle hakaret davası açmıştı.
Son bir yıl içerisinde çoğu Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan'ın açtığı davalardan oluşan 6 davadan da takipsizlik kararı alan BirGün gazetesi yazarı Mustafa Sönmez, buna rağmen hakkında sürekli olarak açılan bu davalarla ilgili Medyatava'ya konuştu.
MT: Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan'ın daha önceki açtığı davalara da takipsizlik kararı verilmişti. Buna rağmen hakkınızda sürekli dava açılmasını nasıl yorumluyorsunuz?
Mustafa Sönmez: Cumhurbaşkanı ve oğlunun avukatlık büroları var galiba. Medyayı bir şekilde korkutmak ve sindirmek için sürekli hakaret davası açıyorlar. Ve galiba dava başına da para alıyor bunlar. Dolayısıyla bu işi seriye bağlamışlar.
Medyanın görevi denetimdir. Köşe yazarlığı görevi de eleştirmek ve değerlendirmektir. İşimizi yapıyoruz. Bunun hakaretle bir ilgisi yok. Dolayısıyla bunlarla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Yargıtay kararları da var. Ortada bir hakaret söz konusu olmadığı için savcılar da bunları haklı buluyorlar ve takipsizlik veriyorlar.
Fakat bu gerçekten bir fuzuli işgal halini almış durumda. Birçok gazeteci arkadaşımız işini gücünü bırakıp savcılığa gidiyor, savcı işini gücünü bırakıp bunlarla uğraşıyor.
Diğer meslektaşlarım da böyle bir konudan dolayı mahkemelik olmuşlarsa gönüllerini ferah tutsunlar. Yazı yazanlar hiçbir şekilde yılmasınlar. Çünkü bunların bir amacı da bu davalarla yıldırmak, gazeteciyi işinden etmek, medya patronlarını sindirmek... Sistemli olarak yaptıkları bu. Ama doğru bir tartının önüne geldiğinde objektif ve tarafsız bir yargı hiçbir şekilde bunları kayda değer şeyler bulmuyor ve takipsizlik veriyor. Bu benim 1 yıl içerisinde aldığım 6. takipsizlik kararı. O nedenle gazeteci arkadaşlarımın yargıya güvenmelerini istiyorum.
Canan Kaya / Medyatava