Gezi Parkı sürecinde yazılarınızda toplumu kutuplaştırmanın ne kadar tehlikeli olduğundan bahsettiniz ve Menderes dönemini anımsattınız. Bu dönemle o dönem arasında ne gibi benzerlikler var?
- Bir kere “Menderes dönemindeki kutuplaşma çok kötü oldu” sözünden darbe imasını çıkarmak için önyargılı olmak lazım. Almamız gereken ders şu: Aşırı derecede kutuplaşan bir toplumun idaresinin ne kadar zorlaştığı... Menderes döneminde kutuplaşma maalesef darbeyle sonuçlandı. Bunda hem CHP’nin orduyu tahrik edici politikalarının hem de Menderes’in darbeyi önleyeceğim diye, basına, muhalefete, orduya karşı baskıcı tedbirler almasının rolü var. Gerilim iyi sonuç vermiyor. Dün de böyleydi, bugün de.
TOPLUMDA TEPKİ BİRİKİMİ VAR
Bu süreçte Başbakan’ın da oldukça sert söylemleri oldu, bu
söylemlerin kutuplaşmayı arttırmada payı var mı?
- Başbakan’ın söyleminin sert olması bu kutuplaşmayı körüklüyor, bu
kesin. Bu maalesef siyasi kültürümüzdeki sertlikle ilgili bir olay.
28 Şubatçılar’ın sözlerini hatırlayın. Başbakan bugünkü gösteriler
için ‘dış güçler’ diyor, o zaman Kemalistler de Ak Parti için
“Amerika’nın ılımlı İslam projesi” diyorlardı.
HÜRRİYET PAZAR'DAN İPEK YEZDANİ'NİN RÖPORTAJI İÇİN
http://www.hurriyet.com.tr/pazar/23618506.asp