Sütte üreticiye düşük fiyat verilmesi hayvanları kesime zorlayınca süt üretimindeki düşüş Türkiye İstatistik Kurumu’na (TÜİK) göre yüzde 4.4, sektör temsilcilerine göre yüzde 15 düştü. Raflardaki fiyat artışı yüzde 175’i buldu.
Bir sanal alışveriş sitesindeki fiyatlara göre, bugün itibarıyla 700 gr kaşar peynir fiyatı ortalama 115-165 TL arasında iken dana kıyma dana kuşbaşı fiyatları 110-150 liradan satılıyor.
Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) Yönetim Kurulu Başkanı Sencer Solakoğlu, "Devlet Ulusal Süt Konseyi'nin marfetiyle süt fiyatlarını düşük tuttu. Biz de 'Süt fiyatını düşük tutarsanız çiftçiyi zorlarsanız, üretimden vazgeçer ve fiyatlar anormal şekilde artar, bunu kontrol edemezsiniz' dedik. Fakat Ulusal Süt Konseyi fiyatları böyle tutacakları konusunda ısrarcı oldu. Bugün geldiğimiz noktada süt fiyatlarını inanılmaz derecede baskıladılar. Çiftlikler kapandı ve çiftçiler üretimden vazgeçti. Haliyle arz düştü. Süt bulunamaz hale geldi. Ulusal Süt Konseyi tamamen bypass geçildi ve artık piyasada ihalelerle süt satışı başladı. Bunun önüne devlet de geçemeyecek. Elindeki bütün gücü de devlet kaybettiği için şu anda serbest piyasa ekonomisine göre işler devam ediyor. Süt arzı çok düşük olduğu için fiyatlar afaki şekilde artmaya devam edecek. Süt fiyatlarının artış trendinde olması peynire ve süt ürünlerine ciddi bir biçimde yansıyor" şeklinde konuştu.
'Ette de aynı hata yapıldı'
Ette de aynı hatanın yapıldığının altını çizen Solakoğlu, "Eskiden ET Süt Kurumu (ESK) vasıtasıyla bu fiyatlar düşük tutuldu. Şu anda ESK'nin kesim fiyatı piyasanın çok çok altında. Maliyeti 110-115 lira olan bir kilo eti şu an 95 ila 105 lira arasında satmak zorunda. Orada da arz azaldı, çiftlikler boş. Yurtdışı fiyatları ette de sütte de çok pahalı. Bu suni baskılamaların sonucunda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları gerçek enflasyonun sonuçlarıyla yüzleşmeye başlıyor" dedi.
'Yakında ete de zam gelecek'
Ülkede dolarizasyonun yüksekliğine vurgu yapan Solakoğlu sözlerini şöyle tamamladı:
Biz çiftçiyiz, Türkiye'nin üreten kesimiyiz. Birçok konuda yurtdışına bağımlıyız. Dolayısıyla bizim şu anda bu yaşadıklarımızın sebebi 20 yıldır tarımı yöneten aynı hükümetin 'aman yurtdışında daha ucuz biz ithal edelim üretmeyelim' kafasından kaynaklandı. Yani burada çiftçi suçlu değil, aksine mağdur. Süt fiyatını çiftçi artırmıyor. Dolar arttığı için maliyetlerin karşısında çiftçi zararına satamaz ama satmaya da zorlandı. Çok fazla çifçi kalmadı. Ette de aynı şey yolda. Yakında eti de yüzde 30 yüzde 40 daha pahalıya yemeye başlarız. (Cumhuriyet)