CHP Kültür, Sanat ve Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, Pınar Fidan tarafından gerçekleştirilen ve sosyal medyada hızla yayılarak tepkiye yol açan stand-up gösterisi için “insanlık ayıbı olan katliamlar üzerinden mizah yapılmaz” dedi.
Fidan’a bir de mektup gönderdiğini açıklayan İlgezdi, Madımak’ta 1993 yılında gerçekleştirilen ve zaman aşımına uğratılarak üstü kapatılan katliama yapılan göndermenin mizah olarak tanımlanamayacağını belirterek, “Madımak’ta yaşanan katliam ve sonrasındaki yargılama süreci toplumun vicdanını yaralayan bir süreçtir. Aşamadığımız acımız ve yaramızdır. Suçlularının yargılanmadığı, hak ettikleri cezaları almadıkları toplumsal travmamızdır. Acısı, dün gibidir” dedi.
Kültürlerin kök salmasında sanatın gücünü hatırlatan İlgezdi, “Sanat iyileştirir, güçlendirir ve birleştirir. Sanat, toplumu yaralamaz, ayrıştırmaz. Acılardan kahkaha devşirmez. Sanat; acılarımızı notaya döker, mısralarla seslendirir, edebi metinlerle toplumsal hafızayı oluşturur. Sanatın gücü buradadır. Madımak katliamında kaybettiğimiz Metin Altıok, “Kalanlar, gidenlerin ardından şiirler yazar” demişti. Bize düşen budur, henüz toplumsal sonuçlarını tartışamadığımız, yarasını saramadığımız acıları mizahın konusu yapmak değil” diye konuştu.
İlgezdi, Pınar Fidan’a yönelik tepki paylaşımların giderek artan şiddet diline de dikkati çekerek şunları söyledi:
“Toplumda yerleşik ve her an ortaya çıkmaya hazır bir linç kültürü var. Bu kültür; aslında Madımak’ın faillerini koruyan, kollayan ve hatta “saygın” kişi haline getirerek, ödüllendirenlerin eseridir. Biz bu kültüre ortak olmamalıyız. Çünkü bu kültüre ortak olmak demek, geçtiğimiz yıllarda kapılarına çarpı işareti konan yurttaşlarımızın hukukunu korumayan, Maraş’ta, Sivas’ta, Malatya’da yaşanan vahşeti izleyenlerle, üstünü örtenlerle, planlayanları savunanlarla aynı hukuk sistemi içinde bulunmak demektir. Evet, Pınar haddini aşan, yaraların kabuğunu kaldıran, canımızı acıtan büyük bir yanlışa düşmüştür. Bu yanlışın karşılığı sosyal linç olmamalıdır. Haddini aşmış bir mizahın toplumda yarattığı hayal kırıklığını hep birlikte yaşıyoruz. Bu hayal kırıklığıyla tepkimizi gösterirken linç kültürünü besleyen, cinsiyetçi söylemlerle hakaret eden, tehditkar ifadelerden de kaçınmalıyız.”