atv'nin yeni dizisi Sen Anlat Karadeniz'deki bazı sahneler eleştirilere neden olmuştu. Milliyet yazarı Sina Koloğlu, bu eleştirileri dizinin yapımcılığını ve yönetmenliğini yapan Osman Sınav'a sordu.
Sina KOLOĞLU / MİLLİYET
Şiddeti hafifletmek, mazur göstermektir
Yapımcılığını ve yönetmenliğini Osman Sınav’ın yaptığı ‘Sen
Anlat Karadeniz’de bir sahne büyük tartışma yarattı. İş ‘dizi
kaldırılsın’a kadar gitti. Bir sahnede Vedat Sayar (Mehmet Ali
Nuroğlu) Nefes’i bir odaya zorla sokuyor ve ardından başka bir
erkekle flört ettiğini söyleyip, hangi elini tuttuğunu sorarak,
parmağını kırıyor. Osman Sınav’a bu sahneyi sordum, yanıtı
şöyleydi: “Şiddet sert bir şeydir. Onu hafifletmek, mazur
göstermektir. Yapanlar, önce kendilerine iki tokat atsınlar.
Ölenler (kadın cinayetleri) varken, neyi hafifletebiliriz?”
Savunma tarafı, ‘kadına şiddet’i bilakis gözler önüne serdiklerini
söylüyor. Sahne sert. Bu arada ‘Karadeniz erkeği’ havası, dizinin
bütününde hissediliyor. ‘Ülke gerçeği budur’ ile ‘teşvik ediyor’
arasında ince bir çizgi var. Nasıl verildiğiyle de ilgili
sanırım.
Bir başka örneğe geçelim...
Cennet yapsaydı ne olurdu?
‘Cennet’in Gözyaşları’nın son bölümünde Selim, Cennet’i alıp kayalıklara götürüyor. “Bak, ben sana çok kızdım Cennet. Sonra çok içtim. Melis yanımdaydı. Güvendim ona. Hata yaptım. Cezası bu olmamalı” diyor. Alın, aynı cümleleri Cennet, Selim’e söylesin. “Hata yaptım, içtim ve Orhan’a güvendim, (mesela yani) dostum sandım” dese ne olurdu? Senaryo böyle olabilir mi? “Namussuz” diyerek iki el silah sesi... Erkek içer, hata yapar ve ‘hadi birlikte gidelim’ diyerek de masum olur. İzleyen, “Hadi Cennet, Selim’i affet, bak ne kadar masum, ne kadar iyi biri, hata yapmış” diyordur. Mesele Selim’in aslında çok iyi biri olmasıyla ilgili değil. Mesele, dizilerde erkeğin ‘hata yapması’ ve buna izleyicinin alıştırılmasında... Sonra? Hayatın senaryosunda, ‘Bu saatte sokakta ne işi vardı?’ cinayetleri izlenir. Ne olacak sonunda? Cennet’le Selim mutlu sona erecek. Ha bir de Melis, ‘kötü genç kız’ olarak finali yapacak (!)
Yazının devamını okumak için TIKLAYIN