Show TV dizisine eleştiri: 'Popülizm tarihine geçecektir'

Hürriyet Kelebek yazarı, kanalda yayınlanan diziyi bugünkü köşesine taşıdı.

Google Haberlere Abone ol
Show TV dizisine eleştiri: 'Popülizm tarihine geçecektir'

İzzet Çapa, Kelebek'teki köşesinde bugün, Show TV'de yayınlanan 'Aşk, Ekmek, Hayaller' dizisini eleştirdi.



Başrollerinde Müjde Ar, Berna Laçin, Burak Hakkı, Sinan Tuzcu gibi oyuncuların yer aldığı dizide Müjde Ar'ı 'fırıncının annesi' rolünde görmesinin psikolojisini bozmuş olabileceğini belirten Çapa'nın yazısı şu şekilde:



"‘Ah Belinda’ ekmek kuyruğunda



Müjde Ar, şelaleden çıkıp saçlarını savurduğu o kolonya reklamındaki seksi görüntüleri ve tabuları yıkan filmleriyle gençlik yıllarımın aşkıydı.



‘Aşk Ekmek Hayaller’ dizisinde oynadığını öğrenince sırf bu yüzden, geçtim televizyonun karşısına... 

Bir Güney Kore uyarlaması olan dizi, “Size baba diyebilir miyim amca?” repliğini anımsatan sahneleriyle, Müjde’nin oynadığı Yeşilçam parodisi ‘Arabesk’ filminin paradosi olmuş.



Bütün bunlar yetmezmiş gibi, sevişme öncesi yatakta konuşan karı kocanın;

- “Klasik müzik mi istersin, caz mı hayatım.”



- “Bana kalırsa Neşet Ertaş olsun” repliği, popülizm tarihine geçecektir!



Rahmetli Neşet Ertaş’ın kulakları keşke böyle çınlamasaydı. Neşet Baba bütün gönüllere girmişti de yatak odasına hiç girmemişti. Dizide buna da şahit olduk. Facialar bununla da kalmıyor! Berna Laçin’in Beyoğlu’nun arka sokaklarından alınmış naylon perukla 20’li yaşlarına dönebileceğine inanmak beni bile aştı! Böyle senaryoyu ancak Gönül yazar, bu görüntüye de ancak Kadir inanır...



Hafızama ‘fırıncının kızı’ olarak kazınan Müjde Ar’ı, gün gelip ‘fırıncının annesi’ olarak görmek psikolojimi bozmuş olabilir.  



Sezen’den Nükhet’e pek çok ünlünün para kasası, gönüllü mali danışmanı olarak bildiğimiz Müjde, belli ki bu projeye evet derken sanatı boşvermiş...



Ah Belinda, Şalvar Davası ve Ağır Roman gibi toplumsal mesajları olan filmlerde boy gösteren ‘emekli seks ilahemiz’, belki bu dizide de bir mesaj veriyordur ama ahmaklığımdan olsa gerek ben bulup çıkartamadım. 

 

Bana kızma Müjde, ‘eski seni’ mumla arıyorum. Yine de seni günümüzün ‘Aliye Rona’sı olarak değil, gençliğimin ‘Fahriye Abla’sı olarak hatırlayacağım. 

“Ne güzel komşumuzdun sen, Fahriye Abla...” "



Köşe yazısının tamamını okumak için tıklayınız. 




Sıradaki Haber İçin Sürükleyin