Ünlü şarkıcı ve sunucu Seren Serengil, boşanma aşamasında olduğu eşi Yaşar İpek hakkında suç duyurusunda bulundu. Adliye çıkışında açıklama yapan Serengil, "Benim tansiyonumun çıkacağını ve böyle bir durumda çocuğumu kaybedeceğimi bile bile yaptı. Ben bir daha anne de olamayabilirim" dedi.
Seren Serengil, boşanma aşamasında olduğu eşi Yaşar İpek hakkında suç duyurusunda bulundu. İstanbul Adalet Sarayı'na avukatı Esennur Ezgi'yle birlikte gelen Serengil, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddet Suçları Soruşturma Bürosunda yaklaşık iki saat boyunca olaya ilişkin ifade verdi. Eşi Yaşar İpek hakkında uzaklaştırma kararı aldırdığını ancak İpek'in bu karara uymadığını iddia eden Serengil, zorlama hapsi başvurusunda bulundu.
'Bebeğini kaybetmesine sebep eşidir'
Suç duyurusunun ardından adliye önünde açıklama yapan Serengil'in avukatı Esennur Ezgi, “Biz buraya eşi Yaşar İpek'i şikayet etmek için geldik ve tazyik hapsi başvurusu için geldik. Sizler de bilirsiniz ki Türkiye'de birçok kadına şiddet vakası var. Daha geçen gün bir anne çocuğunun önünde öldürülmüştü. Benim müvekkilim bebeğini kaybetmiştir. Bu bebeğin kaybedilmesine sebep olan eşidir. Eşi ve ailesidir. Kasten ve bilerek, bebeğin düşmesine sebep olmuşlardır. Bu işin iki tane boyutu var. biri psikolojik şiddet, biri fizyolojik şiddet. Hamile kaldığı dönemlerde ‘Senin üzerine atlarım', ‘Çocuğu düşürtürüm' şeklinde tehditlerde bulunmuş” dedi.
'Çocuğunun dünyaya gelmesine engel oldu'
Serengil'in darp raporu almadığını söyleyen Ezgi, “Darp raporu evliliğini devam ettirebilir düşüncesiyle tabiki almadı. Ama görüntüler var, savcılığa da sunduk. Kendisini korumak için aldığı görüntüler bunlar. Hamile bir kadın şiddet gördüğü zaman tabiki de kendisini koruyacak. Dolayısıyla benim müvekkilimin çocuğunun dünyaya gelmesine engel olunmuştur. Tansiyonu 20'lere çıkmıştır. Müvekkilim hamile kaldığında çocuğunu kaybedecek tansiyon hastası olduğu için. Doktor raporları var. Bunu da biliyordu ama buna rağmen bilerek ve kasten çocuk düşsün diye hamileliğinin başından beri şiddet uyguluyor” ifadelerini kullandı.
'Toplum nezdinde bir cinayettir'
Yaşar İpek'in eve gelmemesine ilişkin uzaklaştırma kararı aldıklarını dile getiren Avukat Ezgi, “Bununla ilgili uzaklaştırma kararı almıştık ancak kendisini tutamadık. Çıktı internette ağır ithamlarda bulundu, işte o bildiğiniz mitokondri hikayesi. Öyle mitokondri diye bir şey yok. İkisinin de birlikte imzaladığı kağıtlar var. Dolayısıyla öyle bir olay da yok. Ağır iftiralar üzerine müvekkilimin tansiyonu çıktı ve hastaneye kaldırıldı. Maalesef bebeğini kaybetti. Bizim buradaki işlemimiz tamamlandı bana göre ben bir avukatım ancak toplum nezdinde bu bir cinayettir. Bu bebeğin kalp atışları 2 Eylül'de duyulacaktı ama maalesef şu anda yaşamıyor. Düşük yaptı ancak bebek vücuttan atılmadı. Bir de bunun acısını yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
'Affettim çünkü seviyordum'
Avukatının ardından açıklamalarda bulunan Seren Serengil, “Esennur gerekeni söyledi. Gerçekten konuşacak halim yok. Gerçekten çok kötüyüm. Ben onu defalarca affettim. Affettim çünkü seviyordum. Belki okumuş bir insan olarak, görmüş geçirmiş bir insan olarak göz ardı etmemesi gerekiyordu. Ayıplandım bunları sakladığım için çünkü hastane raporlarım var geçmişe ait ama her seferinde onun iyi olduğunu, beni sevdiğine, ailesinin dolduruşuyla ve madde bağımlısıydı atakları vardı” diye konuştu.
'Eve gelmesini hiç istemedim'
Serengil konuşmasının devamında, "Bana hep dedi ki bırakacağım, bir daha kullanmayacağım, çok da seviyordum o yüzden bugüne kadar yaptığı hiçbir şeyi anneme dahi söylemedim ama ne zaman ki hamileyken eve gelip, üstüme yürüyüp, ben eve gelmesini hiç istemedim. Bir önceki telefon konuşmamızda annesiyle barışmazsam o tüp bebeği yaptım ama rahat etme dedi. Onu karnına koydurmakla beni ele geçiremezsin anlamında bir şey söyledi. Bir tekmeme bakar" dedi. Eve gelmesin diye avukatıma mesaj atarak söyledim. Göndermeyin eve çünkü elbiselerini alma bahanesiyle eve gelmek istiyordu çünkü” dedi.
'Bir daha anne olamayabilirim'
Serengil, “Göndermeyin dememe rağmen geldi. O gün zaten yüzüme de vurdu, itekledi de, her şeyi yaptı. O darp sizin düşündüğünüz gibi sert bir darp değildi. Havlularla yüzüme vurdu, itekledi, duvara çarptım. Çok büyük küfürler etti. Annemi aradı tehdit etti. Beni tehdit etti. Yani bu da bir şiddettir. Kötü bir laf da şiddettir. Hamileyim, riskli bir hamileliğim var ve tansiyon hastasıyım. Benim tansiyonumun çıkacağını ve böyle bir durumda çocuğumu kaybedeceğimi bile bile yaptı. O yüzden şikayet ettim. Ben bir daha anne de olamayabilirim” ifadelerini kullandı.