Tek derdi var o da takipçi kasmak! 'Sözde gazeteci'nin maskesini indiriyoruz!
Medyaradar'da Radar Operatörünün yazısı
Son zamanlarda özellikle medyada 'ben gazeteciyim' diyen yeni yetme isimler türedi. Sosyal medyanın etkisi ile bu kişiler kendilerini ‘kuru fasulye gibi nimetten sanmaya’ başladılar… Ve ne yazık ki necip Türk medyamızda ‘deformasyon’ aldı başını gidiyor.
Türkçe’ye Arapça’dan geçen ‘Malumatfuruş’ diye bir kelime vardır. Z kuşağı bu kelimeyi ilk kez duymuş olabilir ama anlamı çok manidar bir kelimedir. Malumatfuruş, kelimesinin anlamı “Bilgiçlik taslayan” demektir. Yani, ‘bilmediğini biliyormuş’ gibi gösteren kişi. Bir de çok güzel bir başka söz vardır ki tam da anlatmak istediğimizi özetleyen; “boş teneke” vurduğunuz zaman ‘iyi ses’ çıkarır.
İşte bu boş tenekelerden biri de 'sözde gazeteci' Seher Yaşayacak! Çalıştığı kurumlara bakarsanız çok kısa süreli bir, iki gazete o kadar… O kurumlarda da ne yaptığı belli değil! Büyük bir ihtimalle stajyer olarak bulunduğu tahmin ediliyor. Bu isim son zamanlarda hakkında organize suç örgütü yöneticisi olduğu suçlamasıyla iddianame hazırlanan Sedat Peker’in tweetleri üzerinden prim yapmak isterken asıl amacı ‘takipçi kasmak’ gibi görülüyor.
Sözde gazetecinin paylaşımlarına baktığınızda belgesiz, tarihsiz, isimsiz tartışmalı şeyler… Akşam çekirdek yiyip çay içerken komşuyla dedikodu yapar gibi anlatan sözde gazeteci… Televole tarzını benimseyen Seher Yaşayacak, "birazdan", "az sonraaa” diyerek, sosyal medyada gel gel yapıyor.
Yazım dili sizlere ömür tek kelimeyle felaket. Anlamsız noktalamalar, anlaşılmaz cümleler... Adeta isimleri ve kelimeleri bir kâğıda yazıp torbaya atıyor ve rastgele çekip haber diye ortalığa saçıyor. Tek yaptığı kendi kendini methedip “Büyük gazeteci” pozlarına bürünmek. Hanımefendi adeta kendini beğenmişlik abidesi. Bu konudaki delili ise yine kendisinin kendisi hakkındaki yazdıkları.
Yazdıklarını kimse ciddiye almıyor. (kendinden başka.) Hal böyle iken oturduğu yerden sallıyor da sallıyor. Nasılsa Twitter denen gayya kuyusunda en kötü fikrin bile bir alıcısı olacağını umuyor.
Hele bir de İsmail Küçükkaya, Fatih Portakal gibi medyamızın popüler isimlerine çatıp polemikten beslenmeye çalışması yok mu güler misiniz, ağlar mısınız türünden…
Ve son zamanlarda sanki Türkiye’yi 'aydınlığa kavuşturacak aranan ve olmazsa olmaz' bu sözde gazeteci hanımefendinin bir başka marifeti daha ortaya çıktı. Bu sözde gazeteci, bir bağış sistemi olan Patreon'dan para istiyor. Patreon hesabından destek isteyen Seher Yaşayacak, “Para göndermezseniz de size haber maber yok" diyor. Bulunmaz Bursa kumaşı ya hanımefendi…
Bir gün bakıyorsunuz “Yasadışı bahiste pazar yıllık 50 milyar lira” diye ortaya çıkıyor, sonra ortadan kayboluyor. Sonra elindeki istihbarat kırıntılarıyla birden ortaya çıkıyor.
Yazdıklarında bolca Sedat Peker övgüsü yer alıyor. Adeta Peker’in profesyonel basın danışmanı. Eskiden Sedat Peker’in twitlerinin güya izini sürerek laf çorbası yapıyordu. Peker yazmayı bıraktığı için şimdilerde malzemesiz kaldı.
O yüzden de "iflas etmiş tüccar eski defterleri karıştırır" misali geçmişte yazdıklarını daha anlamsız cümlelerle tekrar etmekten başka bir şey yapmıyor.
Attığı twitlerden anladığım kadarıyla bir Sedat Peker ile arası iyi bir de Paramounth otelin eski sahipleri Uras ailesi ile. Kulislerde konuşulduğu kadarıyla babalarının reddi miras yaparak evlatlıktan reddettiği Uras kardeşlerden de yüklü miktarda sebepleniyor.
Biz artık bu tür gazeteci adı altında farklı hesapları olan ve birilerinin adına ateş eden kişileri sizlere her hafta ifşa edeceğiz.