Sahte doktordan sonra sıra savcıya geldi: Yargıtay affetmedi. Taksiciyi savcıyım diyerek dolandıran şüpheliye verilen ceza az bulundu. Yargıtay'dan bozma kararı çııktı

Türkiye sahte doktor iddialarıyla çalkalanırken, yeni bir dolandırıcılık vakası ortaya çıktı. Kocaeli'de kendisini savcı olarak tanıtan sanık Y.A, 2014'te bir taksiciye taşıma ücreti olan 250 lirayı vermemek için sahte savcı kimliğini taksiciye verdi. Taksicinin durumu ihbarıyla olay yargıya taşındı. Yargıtay taksiciyi dolandıran sanığa verilen 1 yıl 3 ay hapis cezasını, yargılamanın "nitelikli dolandırıcılık" kapsamında ağır ceza mahkemesinde yapılması gerektiği için bozulmasına karar verdi.

Google Haberlere Abone ol
Sahte doktordan sonra sıra savcıya geldi: Yargıtay affetmedi. Taksiciyi savcıyım diyerek dolandıran şüpheliye verilen ceza az bulundu. Yargıtay'dan bozma kararı çııktı

Dairenin kararına göre, Kocaeli'de kendisini savcı olarak tanıtan sanık Y.A, 2014'te bir taksiciden kendisini birkaç yere götürmesini istedi. Taşıma ücreti olan 250 lirayı vermemek için sahte savcı kimliğini taksiciye veren Y.A, kimliğini almaya geldiğinde borcunu ödeyeceğini söyledi.

Borcunu tahsil etmek isteyen ancak bir daha Y.A'ya ulaşamayan taksici, savcı olarak bildiği kişi hakkında şikayetçi oldu.

"Resmi belgede sahtecilik" ve "dolandırıcılık" suçlarından hakkında dava açılan Y.A, Kocaeli 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandı. Mahkeme, üzerinden Deniz Kuvvetleri Komutanlığı personeli olduğunu gösterir sahte kimlik ile polis kokartı da çıkan sanığa "resmi belgede sahtecilik" suçlarından 2 yıl 6'şar ay hapis cezası verdi. Taksiciye yönelik eylemi nedeniyle de Y.A'ya "dolandırıcılık" suçundan 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi.

NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK

Karara yapılan itiraz üzerine temyiz incelemesini yapan Yargıtay 11. Ceza Dairesi, sanığa verilen cezayı az bularak bozdu.

Dairenin kararında, sanığın suçunun "nitelikli dolandırıcılık" kapsamında değerlendirilmesi ve yargılamanın ağır ceza mahkemesinde yapılması gerektiği kaydedildi.

Kararda, şu ifadelere yer verildi:

"Sanığın kendisini kamu görevlisi olarak tanıtması karşısında, eylemin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 158/1-L maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ve aralarındaki hukuki ve fiili irtibat nedeniyle resmi belgede sahtecilik suçlarına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilmeden, yargılamaya devamla sanığın mahkumiyetine hükmedilmesi yasaya aykırı görüldüğünden hükümlerin bozulmasına oy birliği ile karar verildi."

"NİTELİKLİ" DOLANDIRICILARA 10 YILA KADAR HAPİS ÖNGÖRÜLÜYOR

Türk Ceza Kanunu'nun "dolandırıcılık" suçuna ilişkin 157'nci maddesinde, atılı suçu işleyenlere 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası verilmesi öngörülüyor.

"Nitelikli dolandırıcılık" suçuna ilişkin 158'inci maddenin 1-L bendinde ise kendisini kamu görevlisi olarak tanıtarak atılı suçu işleyenlere ise 3 yıldan 10 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası veriliyor.

Kaynak: A.A
Sıradaki Haber İçin Sürükleyin