Basın İlan Kurumu (BİK) tarafından Van’da üçüncüsü düzenlenen 'Marka Şehirler - Medya ve İletişimde Tecrübe Paylaşım Günleri' konferansında konuşan Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Prof. Dr. Davut Dursun, RTÜK’ün yetkileri konusunda kamuoyunda birçok yanlış kanaatin hakim olduğunu ifade etti.
RTÜK’e şikayette bulunan izleyicilerin önemli bir kısmının şikayetçi olduğu programın yayından kaldırılmasını talep ettiğini belirten RTÜK Başkanı Prof. Dr. Davut Dursun "Yani şöyle bir algı var. RTÜK istediği programa müdahale eder, istediği programı yayınlatır. İstediği programı da yayından kaldırtır. Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun böyle bir görevi yoktur. Böyle bir yetkisi de yoktur" dedi.
YAYIN KURULUŞUNUN EDİTÖRYAL BAĞIMSIZLIĞI
Bu tür taleplerin sadece sıradan vatandaşlardan değil bürokrasiden de geldiğine dikkati çeken RTÜK Başkanı Dursun şunları söyledi:
"Ya hoca bu program halen devam ediyor. Niçin kaldırılmadı bu programı? Cevaben de de diyorum ki ‘Peki sayın vekilim, sayın genel müdürüm, bu programı kaldırma yetkisine mi sahibiz ki biz bunu kaldıralım?’ Böyle bir algı var. Yani RTÜK bir programı isterse kaldırabilir diye. Bizim kesinlikle böyle bir yetkimiz yok. Bu sansür olur o zaman. Başta söyledim biz sansür yapmıyoruz diye. Biz sansürcü bir kuruluş değiliz diye ifade etmiştim. Tamamen, herhangi bir programın yayınlanması, programın içeriğinin ne olması, programın ne kadar devam edeceği, kaldırılması veya kaldırılmaması o yayın kurumunun kendi editöryal bağımsızlığı içerisindeki bir konudur. Biz hiçbir yayın kuruluşuna bu programı kaldır veya kaldırma demeyiz. O nedenle sayın izleyicilerimiz, medya temsilcileri, yazılı basının saygıdeğer temsilcileri burada olduğuna göre yazılarında da RTÜK’ün program kaldırma yetkisi yok ey okuyucular ona göre şikayette bulunun derlerse mutlu oluruz."
ÇOCUKLARIN RUH SAĞLIĞI DÜŞÜNÜLMÜYOR
Yayın ihlalleri konusuna da değinen RTÜK Başkanı Dursun, çarpıcı istatistikler verdiği konuşmasını şöyle sürdürdü:
"3 Mart 2011-31 Aralık 2012 tarihleri arasında Radyo ve Televizyon Üst Kurulu toplam 1509 müeyyide kararı almıştır.
Bu kararların yüzde 71’i reklam ihlalleri ile ilgili müeyyide kararlarıdır.
Reklamlarla ilgili müeyyidelerin çok büyük bölümü gıda takviyelerinin genel sağlığı tehlikeye düşürecek şekilde yanıltıcı biçimde tanıtılması nedeniyle verilmiş müeyyide kararlarıdır.
Yayın ilkelerinin ihlali nedeniyle verilen müeyyide kararlarının sayısı 429’dur. Bunun 109’u “İnsan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez (8/1/ç)”"
78’i "Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde ve koruyucu sembol kullanılmadan yayınlanamaz (8/2)"
42’si "Türkçe’nin, özellikleri ve kuralları bozulmadan doğru, güzel ve anlaşılır şekilde kullanılmasını sağlamak zorundadır; dilin düzeysiz, kaba ve argo kullanımına yer verilemez (8/1-m) fıkralarından verilmiştir.
Çocuklar bizim için önemli. Bildiğiniz gibi uluslararası düzenlemelerde radyo televizyon yayınlarının çocukları üzerinde olumsuz etkide bulunduğunu kabul ediyor ve tedbir olarak da çocukların ekran karşısında oldukları saatlerde bu nitelikteki yayınların yayınlanmaması şartını koşuyor.
Üçüncü sırada yer alan Türkçe’nin argo konuşulmasından pek çok kişinin rahatsız olduğunu biliyorum. Argo özellikle radyolarda argo konuşma çok yoğun yapılıyor. Bundan dolayı da müeyyide uyguluyoruz."
EN ÇOK İZLENEN EN ÇOK ŞİKAYET ALAN!
RTÜK Başkanı Dursun, ilgiyle takip edilen konuşmasında ilginç bir çelişkiye de dikkati çekti. En çok şikayet alan programların aynı zamanda çok izlendiğini belirten Dursun şöyle devam etti:
"İzleyicilerden zaman zaman RTÜK’e programlarla ilgili birtakım şikâyetler geliyor. İlk sırada dikkat ederseniz dramatik dizilerle ilgili şikâyetler geliyor. yüzde 47. Tabi en çok dramatik diziler izleniyor Türkiye’de. En çok izlenen programlarla ilgili şikâyetler de en çok yer alıyor. İkincisi reklam kuşaklarıyla ilgili. Üçüncüsü de spor haber programlarıyla ilgili eleştiriler ve şikâyetler.
İzleyicilerin hassasiyeti açısından bir tespit yapmak gerekirse izleyicilerin daha çok dramatik dizilerle ilgili şikâyette bulunduklarını ifade etmiştim. En fazla bildirim bu alanda alınıyor. Dolayısıyla burada bir hassasiyetin olduğunu ifade edebiliriz. Reklam kuşaklarıyla ilgili izdivaç ve kuşak programlarıyla ilgili önemli hassasiyetleri var. Bilhassa bu izdivaç programlarıyla ilgili evliliğin bir tür böyle problem konusu olması, mahremiyetin ortadan kalkması, birtakım anlamsız tartışmaların yapılması vatandaşı rahatsız eden bir durumdur. Ama ilginçtir vatandaşın aynı zamanda en çok izlediği programlar arasında da yer alıyor. Bu çelişkiyi de paylaşmakta yarar var. Bu konuları biz zaman zaman sektör temsilcileriyle konuşuyoruz, görüşüyoruz, tartışıyoruz."
MAHKEMELERİN %94-95’İ RTÜK LEHİNE SONUÇLANIR
RTÜK kararlarına yapılan itirazlar konusuna da değinen Dursun, kurul kararlarının yüzde 95’inin yargıya götürüldüğünü ancak yüzde 94-95’inin kurul lehine sonuçlandığını sözlerine ekledi.