RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, Halk TV'de program yapan Ayşenur Arslan’ın programda Türk Mukavemet Teşkilatı'na (TMT) yönelik sözleriyle ilgili inceleme başlatıldığını duyurdu.
Şahin, “Halk TV’deki Ayşenur Arslan’ın sunduğu programda; Kıbrıs Türkü’nün onuru ve bağımsızlığı için mücadeleler veren Türk Mukavemet Teşkilatı’na yönelik sözlerle ilgili inceleme başlatılmıştır” ifadelerini kullandı.
NE OLMUŞTU?
Arslan canlı yayında terör örgütü EOKA'nın saldırılarına karşı Kıbrıs Türk halkını korumak için kurulan Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı'na yönelik tepki çeken, "İllegal ve suikastçı bir örgüt" ifadelerini kullandı.
"SUİKASTLARLA BİLİNEN İLLEGAL OLUŞUMDUR"
Arslan, Halil Falyalı suikastıyla ilgili konuşurken Falyalı'nın kendisini Türk Mukavemet Teşkilatı'nın bir üyesi olarak tanıttığını söyleyerek, "Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı adada ve yakın hinterlandında suikastlarla bilinen bir illegal diyelim, yarı resmi bir oluşumdu" dedi. Arslan'ın sözlerine peş peşe tepkiler yükseldi.
ÖMER ÇELİK: DİRENİŞ RUHU AYNI KARARLILIKTA
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Arslan'ın sözlerine tepki gösterdi. Çelik, "Türk Mukavemet Teşkilatı, Kıbrıs Türkü'nün katliam şebekesi olan EOKA'ya karşı şanlı direnişinin odağıdır. Şehitlerimize rahmet diliyoruz. EOKA adlı katliam şebekesinin varislerine karşı direniş ruhu aynı kararlılıktadır..." dedi.
Çelik açıklamalarının devamında, "Artık zamanıdır, bundan sonra toplu vursun yüreklerimiz." diyerek, katliam şebekesi EOKA'ya karşı dünyanın en namuslu ve meşru mücadelesini veren TMT Kuvayi Milliyedir. Cumhurbaşkanımızın her fırsatta altını çizdiği gibi, Kıbrıs Türkü asla yalnız değildir ve yalnız kalmayacaktır. Bağımsız ve hür yaşayacaktır. EOKA adlı katliam şebekesi ve diğerleri, Kıbrıs Türkü'nün direniş iradesi karşısında her zaman yenilecektir."
SEMİH YALÇIN: TÜRKLÜK DÜŞMANI OLDUĞUNU KANITLAMIŞTIR
MHP Genel Başkan Semih Yalçın da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Arslan'a tepki gösterdi. Yalçın, "Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı'na(TMT) illegal örgüt diyen densiz, edepsiz gazeteci Ayşenur Arslan; nasıl bir iğrenç haletiruhiye içinde bulunduğunu, nasıl sicilli bir Türklük düşmanı olduğunu ve Türk milliyetçilerine duyduğu hıncı manidar surette kanıtlamıştır." dedi.
MHP'Lİ KARAKAYA: YAZIKLAR OLSUN
Arslan'ın sözlerine MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mevlüt Karakaya ise, "Ayşenur Aslan Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatını (TMT) illegal, suikastçi bir örgüt olarak tanımlamıştır. TMT, Kuvayi Milliyenin Kıbrıs versiyonudur İhanetin geldiği noktaya bakın! Yazıklar olsun! Türk Milleti adına program sunucu ve Halk TV'den özür ve düzeltme bekliyoruz. Derhal" tepkisi gösterdi.
ÜMİT ÖZDAĞ: KAHROLSUN VATAN HAİNLERİ
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ise, "Türk Mukavemet Teşkilatı, Türk Milleti'nin, Kıbrıs Türklüğü'nün ve TSK'nın şanlı tarihinin onurlu bir parçasıdır. Bu şanlı teşkilata hakaret, ancak Türk düşmanı bir zihniyet tarafından yapılabilir. Kahrolsun bu tarihe hakaret eden cahiller ve vatan hainleri." paylaşımını yaptı.
MTM NEDİR?
1958'de kurulan Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Kıbrıs Türk halkının varoluş ve özgürlük mücadelesinde, önmeli kilometre taşlarından biri olarak dikkat çekiyor. Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Dentaş gibi hem KKTC hem de Türkiye kamuoyu tarafından yakından tanınan üyeleri olan TMT, günümüzde aktif olarak faaliyet göstermiyor. İşte, Türk Mukavemet Teşkilatı hakkında merak edilenler...
Haberin Devamı
Türk Mukavemet Teşkilatı (kısaca TMT), Kıbrıs'ta 1 Ağustos 1958'de EOKA örgütüne karşı mücadele etmek için kurulan silahlı örgüt. Daha sonraları EOKA'nın yerini EOKA-B'ye bırakmasıyla bu örgütle mücadele etmiştir. 1 Ağustos 1976 tarihinde Kıbrıs Türk Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı'na dönüştürülmüştür. Üyelerine "mücahit" denmekteydi. Kıbrıs Harekâtı'nın başladığı 20 Temmuz 1974 tarihinde TMT üyesi 17.151 mücahit bulunuyordu.
Türk Mukavemet Teşkilatı, 23 Kasım 1957 akşamı, Lefkoşa varoşlarındaki Eğlence'de, Türkiye Kıbrıs Büyükelçiliği görevlisi Mustafa Kemal Tanrısevdi'nin evinde, Rauf Denktaş, Burhan Nalbantoğlu ve Mustafa Kemal Tanrısevdi tarafından kuruldu. Lefkoşa Türk Lisesi tarafından basılıp 26 Kasım 1957 günü örgüt, tüm Kıbrıslı Türk direnişçilerini TMT çatısı altında toplanmaya çağıran ilk bildirisini yayınladı. Ancak Türkiye tarafından desteklenmeyen bir mücadelenin başarıya ulaşmayacağı düşünülmesi nedeniyle, bu dönemde herhangi bir yapılanmaya gidilmediği gibi herhangi bir lider de belirlenmedi.
Denktaş, 2 Ocak 1958 günü Fazıl Küçük'le gittiği Ankara'da Türkiye Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu'yla görüştü ve konudan bahsetti. Zorlu Denktaş'a gönderirlerse silah alıp alamayacaklarını sorunca Denktaş alabileceklerini söyledi. Zorlu konuyu Genelkurmay Başkanlığı'na bildirdi. Konuyla ilgili olarak birkaç ay süren değerlendirmeler sonrasında örgütün kurulması için izin çıktı ve bu iş için Daniş Karabelen görevlendirildi. İzinde hükûmetin Türk Silahlı Kuvvetleri'nin adının bu olaya karıştırılmaması da kesin bir dille emrediliyordu.
Nisan 1958'de Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş TMT'nin yapılanmasını konuşmak üzere Ankara'ya çağrıldı. Yapılan toplantıda 1958-60 döneminde TMT'de görev alacak Türk askerlerine ilişkin 23 kişiden oluşan bir liste hazırlandı. Toplantıda ilk TMT lideri olarak Rıza Vuruşkan'ın (kod adıyla "Ali Conan") atanması kararlaştırıldı. 5000 gençten oluşan silahlı gücün eğitiminin ise 1959 yılı sonu itibarıyla tamamlanmış olması hedeflendi.
ÖRGÜTLENME SİSTEMİ
TMT'nin dört farklı seviyede birlikleri bulunmaktaydı. Aşağıda bunlar küçükten büyüğe doğru sıralanmıştır:
Manga: 5 ila 8 mücahitten oluşurdu. İlk adı "çadır" olup, 1961'den sonra "oğul", 1963'ten sonra da "manga" olarak adlandırılmaya başladı.
Bölük: 5 ila 8 mangadan oluşurdu. İlk adı "oba" olup, 1961'den sonra "petek", 1963'ten sonra da "bölük" olarak adlandırılmaya başladı.
Tabur: 5 ila 8 bölükten oluşurdu. İlk adı "otağ" olup, 1961'den sonra "kovan", 1963'ten sonra da "tabur" olarak adlandırılmaya başladı.
Sancak: 5 ila 8 taburdan oluşurdu. İlk adı "yayla" olup, 1961'den sonra "sancak" olarak adlandırılmaya başladı, 1963'te adı değişmedi. 1961'den önce sancağa bölgedeki saygın insanlardan biri olan "baş yayla" komuta ederdi. 1961'de liderlik "sancaktar" adı verilen rütbeye verildi ve baş yaylalar, "serdar" adıyla sancaktar yardımcısı olarak görev yapmaya başladı.
1963'ten sonra mücahit olarak adlandırılan teşkilat üyesi erlere de kuruluşta "kurt", 1961-63 yılları arasındaysa "arı" denilmiştir.