Çalışmalarda sona gelindiğini, önümüzdeki hafta raporların sunulacağını belirten Özkan, Ege Bölgesinde 8 ili dolaştıklarını ve 64 toplantı yaptıklarını söyledi. Şehit aileleri, sivil toplum kuruluşları, öğrenciler, esnaf ve vatandaşlarla buluştuklarını aktaran Özkan, kamuoyu araştırmalarına göre sürece en az destek veren bölge insanının temel bir noktada buluştuğunu herkesin “kanın durması ve silahların durmasını” istediğini vurguladı. Sürecin yıpratıcı taraflarını olduğunu belirten Özkan sözlerine şöyle devam etti; “Bir şehit ailesi ile buluşuyorsunuz, oradaki acıya dokunuyorsunuz ama oraya girerken vatan haini olduğunuz, satılmış olduğunuz söyleniyor. Normal şartlarda mümkün değil ben böyle bir şeyi ne kabul ederim, ne susarım, ne de konuştururum karşımdaki insanı, ama şu anda yüklendiğimiz görevinde gerektirdiği bir ağırbaşlılık ve tahammül göstermekle yükümlüyüz.”
“PROTESTOLAR ULUSAL KANAL’IN MEDYA SPONSORLUĞUNDA GERÇEKLEŞİYOR”
Akil İnsanlar heyetlerinin yaptığı çalışmalarla ilgili medyanın tutumunu eleştiren Özkan, bir medya çalışanı olarak medyanın işleyişinde sorunlar gördüğünü vurguladı.
“Protesto meşru bir hak ve tartışılabilir bir şey değil. Ama medyanın bu şekilde elindeki büyülü büyüteci bir şeyin üzerine tutarak diğerlerini kapatmasının şöyle bir sıkıntısı var. O salonda bir sürü insan var, endişeli olanlar var, korkulu olanlar var, inanmayanlar var. Medyanın tutumu, bu insanların Türkiye’nin ortak meselesi hakkındaki fikriyatlarının üstünü örtüyor ve görünmez hale getiriyor.”Bir toplantıda protestocuları çağırdıklarını, 3 saatlik bir toplantı yaptıklarını ama bu toplantı esnasında “Akil İnsanlar protestolardan kaçtı ve otele sığındı” şeklinde haberler yapıldığını sözlerine ekleyen Özkan, medya mensuplarının kendilerini sorgulaması gerektiğini belirtti. Özkan “Protestolar Ulusal Kanal’ın medya sponsorluğunda gerçekleşiyor. Moderatör toplantının nasıl yapılacağını anlatıyor . İzmir’de Küçük Millet Meclisi Toplantısı’nda oluyor. Bir kişi kendini öne atarak ithamlarda bulunmaya başladı. O arada şuna dikkat ettim, protestocu ile televizyon muhabiri arasındaki organizasyonu gördüm. Protestoyu yapan kişi o kamerayı gözetliyor. Sonra nasıl haber yapılmış diye baktım. Toplantıda söylediğim bir tek cümle yoktu, sadece protesto haberi yapılmıştı.” dedi.