İngiltere'de hükümet, Coronavirus kısıtlamaları kapsamında seyahat listesini güncelleyerek Türkiye’nin kırmızı listeden çıkarıldığını duyurdu. Türkiye, 17 Mayıs’tan bu yana kırmızı listede yer alıyordu.
'DİLERİM RUSLARIN GELİŞİNDEKİ HATAYI YAPMAYIZ'
Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan da sosyal medya hesabından, İngiltere’nin kararını değerlendirdi. Konuyla ilgili uyarılarda bulunan Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, şu ifadeleri kullandı:
"İngiltere, Türkiye ile birlikte 8 ülke/bölgeyi kırmızı listeden amber listeye aldı. 4 Ekim’de de amber ve yeşil liste birleşecek ve gidilecek ve gidilmeyecek ülkeler sınıflamasına geçecek. Özetle kendilerinin kabul ettiği aşılarla tam aşılı olanlar için dönüşte karantina kalktı.
Dilerim Rusların gelişindeki hatayı yapmayız. İngiltere'de dün yeni vaka sayısı 32 bin ve henüz bizde sorun olmayan beta ve gamma gibi çok sayıda varyantın yayılım gösterdiği bir ülke. Ülkemize girişlerinde çok kontrollü olmazsak varyantları ülkemizde de yayarız.
Ülkeye girişlerinde ve 2. günde olmak üzere en az 2 PCR testi istemeliyiz. İngiltere bize iyilik olsun diye kırmızı listeden çıkarmadı. Vatandaşına tatil yapacak yer arıyor. Portekiz'i çıkardı. Gidenlerde vaka artınca tekrar kırmızı listeye aldı. Aman dikkat.
'TÜRKLER AŞILI OLSA BİLE 10 GÜN İZOLASYONDA KALACAK'
İngiltere bizi kırmızı listeden çıkardı ama, bizde yapılan Biontech/Pfizer aşılamasını bile kabul etmiyor. İkinci listedeki ülkeler ise 4 Ekim’de eklenecek.
Yani bizden çok vakası olan bu ülke kendi vatandaşının tatil için buraya gelmesine izin veriyor ama oraya gidecek Türkler aşılı olsa bile, 10 gün izolasyonda kalacak. Hatta ABD'de aşı olanlardan bile sadece ABD vatandaşlarını kabul ediyor."
ÇOCUKLARDA TEK DOZ AŞI SORUSUNU DA YANITLADI
Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, sosyal medya hesabından, 12-18 yaş arası çocuklarda tek doz aşının çok sorulduğunu belirterek, bu konuda da bir açıklama yaptı.
Mehmet Ceyhan, şu ifadeleri kullandı:
"Tek doz ancak vaka sayıları düşük ve salgının kontrol altında olduğu ülkelerde ve toplumsal bağışıklık kısa sürede sağlanabilecekse konuşulabilir. Çünkü etkinliği çok düşük.
Türkiye’nin şu durumunda, vaka sayısı bu kadar yüksekken ve birkaç ayda toplumsal bağışıklık sağlanması mümkün değilken düşünülemez bile."