Uluslararası PEN’in Dünya Hapisteki Yazarlar Günü ilan
ettiği 15 Kasım’da bu yıl da yazıları nedeniyle hapsedilen
yazarlara kamuoyunun dikkatini çekmek amacıyla PEN Türkiye Merkezi,
Türkiye Yazarlar Sendikası ve Türkiye Yayıncılar
Birliği’nin katılımıyla Birliğimizde ortak bir basın toplantısı
düzenlendi.
Toplantıda konuşan Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Metin Celâl,
Uluslararası PEN’in bu yıl durumlarına dikkat çekerek destek talep
ettiğiyazarlar olan Paraguay’dan Nelson Aguilera,
Kırgızistan’dan Azimjon Askarov, Kamerun’dan Dieudonné Enoh
MEYOMESSE, İran’dan Mahvash SABET ve Çin’den Gao YU’nun hapsedilme
gerekçeleri hakkında bilgi verdi. Celâl Türkiye’de ve dünyanın
çeşitli ülkelerinde yazarları baskı altına almak için,
adaletsiz hükümlerin yanı sıra, hüküm giymeden uzun süreler hapiste
yargılanmayı bekleme, yöneltilen suçlamayı öğrenememe gibi çeşitli
dolaylı cezalandırma mekanizmalarının işlediğini belirtti. Celâl
Türkiye’de hapis yatmakta olan yazarların çoğunun örgüt üyeliği
suçlamasıyla içerde tutulduklarını ancak hiçbir terör eyleminde
bulunduklarının iddia edilmediğini, sadece bazı eylemlerle keyfi
şekilde ilişkilendirildiklerini anlattı. Celâl, “Son günlerde
görüşülen makul şüphe yasası ve yeni geçirilen torba yasalar,
internet üzerinden görüş belirtmekte büyük sıkıntı yaratacak ve
yazarların hapse atılmasını kolaylaştıracak niteliktedir”
dedi.
PEN Türkiye Merkezi 2. Başkanı Halil İbrahim Özcan, yazarlara
verilen kısa süreli ve ertelenen hapis cezalarının bazen basında
fazla yer bulmadığını, bu tür cezalandırmaların sayısı çok olduğu
halde görünür olmadığını dile getirerek, Erol Özkoray’ın aldığı
hapis cezasını örnek verdi. Özcan, yasalarda özgürleştirici
düzenlemelerin yanı sıra uygulayıcıların da sansürcü zihniyetten
uzaklaşmasının şart olduğunu söyledi.
Türkiye Yazarlar Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Hakkı
Zariç, tarihimiz boyunca yazarlara bedel ödeten bir gelenekten ve
“yeni Türkiye” paradigmasından söz etti. Bu geleneğin Şair Nefi’nin
boğularak öldürülmesi, Nazım Hikmet’in hapsedilmesi, Sabahattin
Ali’nin sürgün edilmesi, Hrant Dink’in bir yazısıyla hayatının
kararmasından sorumlu olduğunu belirten Zariç, 70’lerde idamlarla
yaratılan “yeni Türkiye”ye 80’lerde insan hakları ihlallerinin
damga vurduğunu, devlet tarafından hoş görülmeyen görüşleri ifade
eden yazarların üzerlerinde düşen şiddete maruz kaldığını
söyledi. “Devlet ceza vermiyor, öç alıyor” diyen Zariç, tanık
oldukları tuhaf yasaklara örnek olarak, çevirmesi için
çevirmenlerine kitap götürdüklerinde cezaevi yönetiminin kitabın
noter tasdikli çevirisini getirmelerini istediğini
aktardı.
PEN, 'Dünya Hapisteki Yazarlar Günü'nde basın toplantısı düzenledi!
Dünya Hapisteki Yazarlar Günü’nde ortak bir basın toplantısı düzenlendi.
Sıradaki Haber İçin Sürükleyin