MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Osmaniye'deki gezisi sırasında TRT'ye ait mikrofonu istememesinin ardından, TRT'de yayınlanan 'Fetret' adlı belgesele tepki göstermek için açıklama yapan Grup Başkanvekili Oktay Vural da, görüntü alan TRT ekibine tepki gösterdi.
Vural, “Buraya ne geliyorsunuz? Ne diye geliyorsunuz? Böyle bir rezalet olmaz. İstemiyorum TRT'yi. Genel başkanımızın istemediğini ben ne yapayım? Yeter artık be. Yeter artık. Bu talimatları veren, bunların yayınlanmamasını söyleyenler, er yada geç hesabını vereceklerdir. Onlar hakkında da bizi belgesel hazırlayacağız" dedi.
Yarın yapılacak seçimler öncesinde, MHP Grup Başkanvekili Oktay
Vural, TRT'de yayınlanan 'Fetret' adlı belgesele tepki göstermek
için TRT İzmir Bölge Müdürlüğü önünde açıklama yaptı. TRT'yi ve
yönetimini sert biri dille eleştiren Oktay Vural, “AKP kaybettiği
iktidarı, zorla, tehditle milletin haberleşme kanallarını
kısıtlayarak, gasp ederek, yeniden ele geçirme oyununu oynamaya
fütursuzca devam ediyor. Kamu kaynaklarıyla halk için yayın yapması
gereken TRT, AKP borazanı haline getirilmiş, utanamadan, sıkılmadan
bu milletin helal vergilerini kendi pis kirli oyunlarına alet eder
hale gelmişlerdir" dedi.
BASIN YAYIN HÜRRİYETİ TAMAMEN ORTADAN KALKTI
Bugün Türkiye basın yayın hürriyetinin tamamen ortadan kalktığını
söyleyen Grup Başkanvekili Oktay Vural, “TRT gibi milletin
vergilerinden maaş alanlar, AKP'nin borazanı haline gelen bu kanalı
fütursuzca hortumlamaktadırlar. Kanallar karartılıyor,
televizyonlar ele geçiriliyor. Gazeteler pravda gibi basılırken TRT
belgesel adı altında, senaryoları AKP genel merkezinde hazırlanmış
belgesel gibi seçim oyunlarını tezgaha koyuyor. 'Fetret' adlı bir
belgeseli buraya koydular. Bu belgeselde AKP'ye oy verilmesi için
millet, tehdit ediliyor. Bu belgeselde karanlık dönemin sorumlusu
olarak ülkücüler söylenmektedir. Dönemin başbakanı Erdoğan, bizler
için 'kandan beslenenler' diye hareket ederken, TRT fetretle bu
belgeselde ülkücülere, katil yaftası yapıştırmaktadır. Meydanlarda
AKP, 'ülkücü kardeşlerim' derken, pravdası olan TRT ise ülkücüleri
aşağılamaktadır. Belgeselde PKK aklanmaktadır. Terörle mücadele
edenler karalanmaktadır. Devletin güvenlik güçleri, masum insanları
öldüren, kuyulara atan, beyaz toroslara binenlerin geri gelmediği
gösterilmektedir. Ne utanmazsınız ya, terörle mücadele edenleri
böyle göstermekten utanmıyor musunuz? Kahraman jandarmaları,
uyuşturucu taşıyanlar olarak gösteriliyor. Gaddarca cinayet
işleyen, ülkücü cani gibi gösteriyorsunuz" dedi.
Eleştirilerini sert biri dille sürdüren Grup
Başkanvekili Oktay Vural, şunları söyledi:
“Bre utanmazlar. Bunlar, Ermeni diyasporasından değil, Gece yarısı
Ekspresi filminden değil, devletin kanalı TRT'de yayınlanmaktadır.
Kendi milletine devletine düşmanca yaklaşan TRT artık bu milletinin
kanalı değildir. Türkiye ismini de silmelidir. Git saraydan beslen.
Besleme bir kanala haline gelmişsin. Bu belgesel AKP'nin, PKK ile
ortak hareket ettiğini göstermektedir. Terörle mücadele ediyoruz,
diyenler, devletin televizyonlarında, PKK ve amaçlarını
masumlaştırmaktadır. Bu, ülkücülere hareketin elbette hesabını
verecekledir" dedi.
TRT EKİBİNE TEPKİ GÖSTERDİ
Bu sırada açıklamayı çekmek için sonradan gelen TRT ekibine de
sert tepki gösteren Grup Başkanvekili Oktay Vural, “Buraya ne
geliyorsunuz? Ne diye geliyorsunuz? Böyle bir rezalete olmaz.
İstemiyorum TRT'yi. Genel başkanımızın istemediğini ben ne yapayım?
Yeter artık be. Yeter artık. Başbakana 30 saat, Recep Tayyip
Erdoğan'a 29 saat, MHP'ye bir saat 10 dakika. Sonra 37 AKP'li
vekili çağır televizyonda, askeri polisi suçlu göster, PKK'yı
terörist başını, Karayılan'ı akla. Ülkücüleri suçlu göster.
Utanmazlar. MHP olarak bu dönemi bitireceğiz. Eğer TRT belgesel
yapmak istiyorsa, çıkın Oslo'daki belgeleri açıklayın. Görüşmenin
kayıtlarını Erdoğan'a bizzat ben sundum. Açıklayın bakalım. Oslo'da
ne görüşüldü? Kirli pazarlıklar nelerdi? AKP'li vekiller bu
toplantılara katıldı mı? Niye? bunları açıklamıyorsunuz. Bütün
bunların hepsi var, çıkın açıklayın bakalım. Kandil'deki kriptolu
telefonları kim verdi? Kandildekileri özel uçakla Oslo'ya kim
götürdü? Oslo'dan önce kimle nerede görüştürler. Açıklayın bakalım.
Siz hangi hakka töreöle mücadele eden insanları, kötülüyorsunuz.
Vicdan yok mu? Siz de ya. Böyle rezalet olmaz. Hürriyetimizi gasp
ediyorlar. Bunlar, vatandaşın televizyonu milletin televizyonu
değil, sarayın televizyonu olmuşlar. Haram olsun milletimin
vergisi. Bu millet, elektrik parası öderken size para veriyor ya.
Gece yarısı ekpresi misiniz ya? Adam gibi yayın yaptıracağız?
Bununla ilgili yayınlar yapanların, talimat verenlerin hepsi hesap
verecek. Korkunun ecele faydası yok. Bu oyunu bitireceğiz. Ama
kanıma dokunuyor ya. Televizyonda askerim, polisim jandarmam, masum
insanları öldürüyor. Olarak gösteriyorsunuz be. Utanma yok mu
sizde? Genel başkanımızın istemediğini ben ne yapayım. Yeter artık
be. Yeter artık. Bu talimatları veren, bunların yayınlanmamasını
söyleyenler, er yada geç hesabını vereceklerdir. Onlar hakkında da
biz belgesel hazırlayacağız" dedi. (DHA)