Mustafa Keser: Kafasına patates atılması gerekenlere sanatçı deniliyor

Ünlü türkücü Mustafa Keser katıldığı bir televizyon programında müzik camiasını adeta topa tuttu. “Bana müzisyen-şarkıcı derseniz daha memnun olurum.” diyen Keser, “Çünkü kafasına patates, domates atılması gereken adamlara bu ülkede sanatçı deniyor. Onların yanında ben sanatçı olarak anılmaktan hicap ederim, utanırım” ifadelerini kullandı.

Google Haberlere Abone ol
Mustafa  Keser: Kafasına patates atılması gerekenlere sanatçı deniliyor

Ünlü türkücü Mustafa Keser, Ekotürk TV’de yayınlanan Pembe Masa programına konuk oldu. Müzik camiasını yaptığı eleştirilerle adeta topa tuttu. “Bana müzisyen-şarkıcı derseniz daha memnun olurum.” Diyen Keser, “Çünkü kafasına patates, domates atılması gereken adamlara bu ülkede sanatçı deniyor. Onların yanında ben sanatçı olarak anılmaktan hicap ederim, utanırım.” İfadelerini kullandı. Geçtiğimiz günlerde polemik yaşadığı Bülent Ersoy ile ilgili de konuştu. “Onunla program yaptığım için kendime kızgınım” dedi.

Keser müzik camiasına sert eleştiriler yöneltti, yeni dönem müziğine verdi veriştirdi.  Türkiye’de müzik ödüllerinin hakkaniyetle verilmediğini belirten Keser, “Organize işler bunlar. 30 yıldır ekranlara çıkıyorum. Ama ne hikmettir bana Türk müziği sanatçısı ödülü vermediler.”diye konuştu.

“BANA SANATÇI DENİLMESİNDEN HİCAP EDERİM”

“Sanatçı dendiği için kendilerini sanatçı zanneden bir sürü güruh var” diyen Keser, kendisine sanatçı denilmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi: “Hatta bana sanatçı denmesi pek hoşuma gitmez. Neden? Bana müzisyen-şarkıcı derseniz daha memnun olurum. Çünkü kafasına patates, domates atılması gereken adamlara bu ülkede sanatçı deniyor. Onların yanında ben sanatçı olarak anılmaktan hicap ederim, utanırım. Yani ben hakaret telakki ederim. Şimdi o sanatçıysa ben ne oluyorum? Onun için bana müzisyen-şarkıcı derseniz cuk oturur.”

“ASSOLİSTLER ARTIK KALMADI”

Artık assolistlerin kalmadığını savunan Mustafa Keser, “Assolistler eskide kaldı. Assolistlik Muazzez Abacı, Emel Sayın gibi isimlerle bitti. O gazinolarda assolistlik meseleleri bitti artık. Son 30 senedir o racon yok. O zamanlar tabi assolistlerin daha bir ağırlığı vardı. Kapris falan diz boyu” dedi.

“BÜLENT ERSOY’LA PROGRAM YAPTIĞIM İÇİN KENDİME KIZIYORUM”

Keser, yakın zamanda Bülent Ersoy ile yaşadığı polemiğe de değindi, “Programı kabul ettiğim için kendime kızıyorum diye konuştu; “Benim 30 senedir kimseyle bir problemim yok. Hiçbir assolist ile çalışmadım zaten. Bülent Ersoy ile bir program yapmıştık. O benim için kaza kurşunu gibi bir şey olmuştu. O da olmadı zaten, baştan belliydi. Benim kimseye ihtiyacım yok zaten. Ben hatta pek istememiştim pozisyon itibarıyla bu şekilde olmasını. Polat Yağcı’nın ısrarıyla iyi hadi olsun falan dedim. Yoksa benim gönülden tasvip ettiğim bir durum değildi. Nitekim de gönlümüze göre oldu ve bitti. Ben bu programı neden kabul ettim diye kendime kızıyorum.”

“POP MÜZİĞİ DİYE BİR ŞEY YOK, AMERİKAN KAŞIĞIYLA TÜRK YEMEĞİ YENMEZ”

Yeni dönemde yapılan müziklerle ilgili de değerlendirmelerde bulunan Mustafa Keser, pop müziğinin var olmadığını söyledi. Keser, “Pop sanatçısı tabirine de kızıyorum, pop müzik diye bir şey yok. Türk pop müziği diye bir müzik yok. Halk müziği var, klasik müzik var. Türk pop müziği diye bir müzik yok. Arkadaşların seslerinin kötü olduğu ya da kötü okudukları manasında söylemiyorum bunu. Batılı enstrümanların da devreye girmesiyle çocukların kulakları bozuldu. Batılı enstrümanlarla batı tarzında Türkçe söylüyorlar. Amerikan kaşığıyla Türk yemeği yenmez.” İfadelerini kullandı.

 

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin