Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili ve Gazeteci Mustafa Balbay, “Bizleri tutuklayarak, ruhlarımızı bedenlerimize öldürtmek istediler ama başaramadılar” dedi.
Malatya'ya gelen Balbay, CHP İl Teşkilatı'nda partililerle bir araya geldi. Balbay, burada yaptığı konuşmada, “Bizleri tutuklayarak, 'biz bunların bedenlerini ortadan kaldırınca ruhları Anadolu’da yaşıyor. O zaman biz bunların bedenlerini tutsak edelim, bir an önce özgür kalmak için ruhlarını öldürsünler' dediler. Bizim ruhlarımızı bedenlerimize öldürtmek istediler. Ama başaramadılar, başaramayacaklar” dedi.
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) CHP İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Mustafa Sarıgül'ün mal varlığına el koymasıyla ilgili de açıklama yapan Balbay, “Türkiye’de öyle bir tablo var ki, şu anda hakim ve savcılar görevden alınıyor ve soruşturma kapanıyor. Yani hakim ve savcılar geliyor, başka bir karar alınıyor. Her tarafıyla çürümüş bir yapının içerisindeyiz. Ben hukukun gerçekten adalet dağıtmak değil; intikam almak için kullanıldığını yaşamış bir kişi olarak 17 Aralık’tan beri hep dengede durmaya çalıştım. Çünkü bu sürecin haklı ya da haksız tarafı yok. Yakın geçmişte iktidarı paylaşanlar, şimdi birbirini paylıyorlar. Sayın Sarıgül’ün İstanbul’da gördüğü genel kabul ortada, mahalle mitingleri 10 binlerle geçiyor. Büyük semtlerdeki mitingleri 20 bin, ilçe mitingleri ise 50 bin kişiyle sürüyor. Tam bu aşamada siz böyle bir karar alıyorsunuz; 'mal varlığına el koyduk' diyorsunuz. Altını üstünü açıklamıyorsunuz. Bir toplam olarak baktığımızda bu tablo iktidarın devleti bir yönetme aracı olarak değil; iktidarını pekiştirme, intikam aracı olarak kullanıldığını göstermektedir. Sarıgül, kampanyalara başlamış, siz 'tak' diye böyle bir karar alıyorsunuz. Bu tür söylentiler zaten vardı. 'Sarıgül yükselişe geçerse, soruşturma açılır' deniliyordu. Bu dünyanın hangi demokrasisinde var? Biz bu tabloyu süpüreceğiz” diye konuştu.
Balbay, bir gazetecinin “CHP Bergama İlçe Teşkilatı yönetim kurulunun topluca istifa kararı almaları” ile ilgili sorduğu soruya ise, “CHP, parti içi demokrasinin olabildiğince işlediği bir parti. Mükemmel mi? Değil. Tabii ki demokrasi sürekli kendisini geliştirebilir. CHP’de herkesin söz hakkı vardır. CHP’de belediye başkan adayları belirleneceği zaman herkes söz sahibi olmuştur. Bunlar, genel merkezin kimi zaman kararlarını değiştirmesine neden olmuştur. Yani hatalarıyla, sevaplarıyla, parti içindeki seslere en iyi kulak veren parti CHP’dir. Oradaki arkadaşlarımız da bu anlamda bir değerlendirme yaptıysa, CHP’den istifa dilekçelerini vermişlerdir ama onların yürekleri CHP’den kopmaz” cevabını verdi.