Demokrasi ve Barış Konferansı çağrıcılarından yazar ve şair Murathan Mungan, T24 aracılığıyla gazetecilere seslendi. Mungan, "Barış ve yüzleşmeden bahsediyorsak gazeteciler de geçmişleriyle yüzleşmelidirler. Bu ülkede, özellikle ana akım medya yıllarca bu savaşı kışkırtmakta, hafızaları kirletmekte, zihinleri bulandırmakta ve algıları yönlendirmede çok günah işledi. Şimdi barış zamanı... Lütfen gazeteciler mesleklerinin gerekleriyle barışsınlar" dedi. Türkiye'nin doğusu ile batısındaki savaş algısının aynı olmadığını, ülkenin "kimlik hapishanesine" döndüğünü belirten Mungan, Ermeni katliamı konusunda da "Yapılan bir soykırımdır ve devlet Ermenilerden özür dilemelidir" görüşünü dile getirdi.
Ankara’da yapılan Barış ve Demokrasi Konferansı çağrıcılarından olan yazar ve şair Murathan Mungan, T24’e konuştu. Barış ve çözüm süreciyle birlikte Türkiye’de barış çanlarının çalması gerektiğini söyleyen Murathan Mungan, sözlerine ‘T24 aracılığıyla gazetecilere ve ana akım medyaya bir çağrı yapmak istiyorum’ diye başladı. Mungan'ın T24'e yaptığı açıklamalar şöyle:
"GAZETECİLER GEÇMİŞİYLE YÜZLEŞMELİ"
"Barış ve çözüm süreciyle birlikte Türkiye’de barış çanlarının çalması gerekiyor. Madem barıştan söz ediyoruz, o halde Türkiye’deki gazetecilere de T24 aracılığıyla bir çağrıda bulunmak istiyorum. Şimdi barış ve günahlarını ödeme zamanı. Barış ve yüzleşmeden bahsediyorsak gazeteciler de geçmişleriyle yüzleşmelidirler. Bu ülkede, özellikle ana akım medya yıllarca bu savaşı kışkırtmakta, hafızaları kirletmekte, zihinleri bulandırmakta ve algıları yönlendirmede çok günah işledi. Şimdi barış zamanı... Lütfen gazeteciler mesleklerinin gerekleriyle barışsınlar. Gazeteciler, meslekleriyle çok kavgalılar. Onların hepsi ‘satılmış, yalaka’ değiller. Hala vicdanı titreyen, mesleğini içgüdüselleştirmiş olan gazetecilerin sıkıntı çektiklerini, huzursuzluk duyduklarını hissedebiliyorum. Şimdi günahları ödemenin zamanı."
'TÜRKİYE'NİN BATISI İLE DOĞUSUNUN SAVAŞ ALGISI AYNI DEĞİL"
"Türkiye’nin doğusu - batısı bellek düzeyinde bölündü. Edirne’den Ardahan’a kadar 'bölünemez vatan' diyenlere rağmen aslında geçmişte Susurluk’tan Şemdinli’ye bölündü. Şimdi de Reyhanlı’dan Roboski’ye bölünüyor. Bu ülkenin batısındakilerin savaşa ait bildikleriyle doğuda yaşayanlarınki aynı değil. Türkiye’de birbirleriyle örtüşmeyen iki hafıza var. Bu iki hafıza aynı zamanda haklılıklarının ve haksızlıklarının hafızası üzerine inşa ediliyor. Çok uzun süre kendisine büyük yalanlar söylenmiş Türkiye’nin batısıyla, evinden çok fazla ölü çıkarmış doğusu arasında ortak hafızaya nasıl açılabiliriz? Herkesin şeffaflaşması, hikâyelerini anlatması ve nedenleri üzerine sözler söylemesi gerekiyor." (T24)