Cumhur İttifakı ortağı Yeniden Refah Partisi lideri Fatih Erbakan tv100'de Oğuz Haksever'in sorularını yanıtladı.
- (Kızılay Başkanı'nın istifafı): Yıpratıcı bir hadise olarak gerçekleşti. Kızılay çok kadim, çok hassas bir görevi icra eden bir kuruluş. Biraz gecikmeli olduğu da ifade edilebilir. Sayın Cumhurbaşkanımızın bunu söylenmesi beklenmiş. İnşallah bir daha böyle bir durum olmaz.
KILIÇDAROĞLU'NUN LEHİNE BİR DURUM OLUŞACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUM
- (Muharrem İncenn adaylıktan çeklilmesi:) Çekilme olayı seçim sonucuna nasıl bir etki yapacak? Siyasi açıdan onu değerlendirmek lazım. Kendisinin çekilmesi 7'li masa dediğimiz bloğun avantajına olacağını düşünmüyorum. Ama böyle bir durum olmayacak. Sayın İnce'ye destek verecek önemli bir kesim sandığa gitmeyecek, gidenlerden öemli bir kesim Sinan Oğan'a, bir kısım sayın Cumhurbaşkanımıza, bir kısım da Kılıçdaroğlu'na verecek.
Kılıçdaroğlu'nun lehine bir durum oluşacağını düşünmüyorum.
Sayın Muharrem İnce'nin bir ara özellikle genç kitleyi etkiliemesi söz konusuydu ancak onun da zaten düştüğü söyleniyordu. Kumpasların tehdit ve şantajların, karanlık durumların olmaı hoş değil, Siyasetin temiz ollması, nezaketli olması, zerafatli olması bizim her zaman savunduğumuz bir husus.
GÜÇLÜ BİR GRUP KURMAYI HEDEFLİYORUZ
- (Seçim sonuçları için beklentisi ne?) Yeniden Refah Partisi'nin durumu açısından, teveccüh üst seviyede. Biz parti olarak o teveccühe yetişmekte zorlanıyoruz. Muazzam bir hava var. İnşallah bu durum sandığa da yansır. Sahada çok olumlu bir gözlemimiz var. Güçlü bir grupla Meclis'te temsil edilmeyi hedefliyoruz.
İBRE CUMHURBAŞKANIMIZIN LEHİNE DÖNDÜ
- Özellikle son bir kaç gündür hem Cumhur İttifakı'na hem de Cumhurbaşkanımıza desteğin arttığını gözlemliyoruz. İlk turda biteceğini düşünüyorum. Özellikle son bir kaç hafadır ibrenin çok önemli oranda Cumhurbaşkanımız leyhine döndüğünü düşünüyorum.
- Yaz aylarında geçtiğimiz ilk baharda hem Cumhurbaşkanımızın hem AK Parti'nin oy oranları bakımından gerçekten sıkıntılı bir surum vardı. Ekonomik krizin ateşli zamanlarında. Ama şu anda bu durum aslında telefi edildi gibi gözüküyor.
EKONOMİDE HER ŞEY DÖRT DÖRTLÜK DEĞİL
- Bir yanlışa ortak olmak için bu ittifaka girmedik, yanlışları birlikte düzeltelim diye bu ittifaka girdik. Zaten bazı yanlışlar olduğunu gördüğümüz için ortak bir murabakat metni imzaladık. Her şey dört dörtlük, ekonomi de çok güzel diye düşünsek böyle bir mutabakata gerek duymazdık. Ekonomi borç, faiz, zam ve vergi ekonomisi diye tanımladığımız bir ekonomi modelinden kurtulmak ve üretim, istihdam, ihracat odaklı bir ekonomik modeline geçmek lazım.
- Devlet varlıklarını satmak, elden çıkarıp bunun parasını kullanmak var. Bir de zamla, vergiyle millete tekrar yük yüklemek var. gelir kalemleri de bunlar. Gelir kalemleri de faiz kalemleri. Kamunun çok ciddi bir faiz ödemesi var. Bir de kamuda çok ciddi israf var. Bu model yerine bizim israfı önlememiz, faiz ödemelerinden kurtulmak için de denk bütçe yapmamız lazım. Borçlanmanın önüne geçmemiz lazım. Biz bunun Meclis'te takipçisi olacağız.
TAKLİT ETSEYDİK AMA TAM MANASIYLA TAKLİT ETSEYDİK
- (6284 sayılı kanuna neden itiraz ediyor?) Orada konu bambaşka yere çekildi. İşi Yeniden Refah Partisi'nin kadın düşmanı olduğuna kadar götürenler oldu. Kadınlardan oy isteyen bir partinin, kadına şiddeti önemsiz görebilir mi? Bunu savunabilir mi? 60'ın üzerinde kadın milletvekili adayımız var. Yeniden Refah Partisi'nin resmi ilk adayı Afyon Güney Beldesindeki adaydı. Beyana dayalı uzaklaştırma kararı verilmesin. Hanımın ispatı olmadan beyanı esas alınarak babanın evden uzaklaştırılması mağduriyetlere yol açmış. Burada hukukun temel kaidesi iddia sahibi, iddiasını ispatlamakla mükelleftir. Bu burada da geçerli olsun. İsviçre'den bu kanun gelmiş. Oradaki uygulamada uzaklaştırma kararı veriliyor ama hanıma 1 hafta içinde delili getiremezse hanımefendiye yaptırımlar uygulanıyor. Taklit etseydik ama tam manasıyla taklit etseydik. Yarım bir şekilde getirip bu mağduriyetlere yol açmasaydık.