Milli Gazete yazarı Mehmet Şevket Eygi, ortaöğretim kurumlarında başörtüsünün serbest bırakılmasıyla ilgili olarak, "Okullarda kız çocuklarının başörtüsü takmasının serbest bırakılmasıyla iş bitmez. Din ve eğitim hürriyetiyle ilgili çok radikal kararlar alınmalıdır" dedi ve 20 maddelik bir liste oluşturdu.
Eygi'nin oluşturduğu listede "İngiltere'nin Büyük Britanya kısmında 1944’ten beri geçerli olduğu gibi bizde de her sabah okulun camiinde ibadet edilmeli, Kur’an okunmalıdır. Tabiî ki. gayr-i müslim aileler çocuklarının bundan muaf olmasını isteyebilir" maddesi de yer aldı.
Eygi'nin yazısının tamamı şu şekilde:
Okullarda Başörtüsü Serbestliği
Okullarda kız çocuklarının başörtüsü takmasının serbest bırakılmasıyla iş bitmez. Din ve eğitim hürriyetiyle ilgili çok radikal kararlar alınmalıdır.
Madde madde yazıyorum:
1. İngilterenin Büyük Britanya kısmında 1944’ten beri geçerli olduğu gibi bizde de her sabah okulun camiinde ibadet edilmeli, Kur’an okunmalıdır. Tabiî ki. gayr-i müslim aileler çocuklarının bundan muaf olmasını isteyebilir.
2. Kemalist ideolojik eğitim sistemi değiştirilmeli, millî kültüre uygun ciddî bir eğitim sistemi getirilmelidir.
3. Bin yıl boyunca halkımızın, ülkemizin, devletimizin yazısı olan Osmanlıca bütün okullarda okutulmalı, yeni nesiller atalarının Türkçe mezar taşlarını okuyamayacak kadar cahil olma ayıbından kurtarılmalıdır.
4. Bütün okullarda zengin, yazılı, edebî Türkçe ve millî edebiyat dosdoğru öğretilip okutulmalı; kolej mezunu bir İngiliz gencinin Shakespeare’i okuyup anlayabilmesi gibi Türkiyeli çocuklar da Fuzulî’yi okuyabilmelidir.
5. Anne ve babaların, velîlerin çocuklarına istedikleri din eğitimini vermeleri ve verdirmeleri temel insan haklarındandır. Bu konudaki bütün Kemalist ve ateist engeller kaldırılmalıdır.
6. Karma eğitime son verilmelidir. İngilterede, ülkesine 19 başbakan kazandırmış olan Eton kolejinde karma eğitim yapılmıyor.
7. Okullarda gayr-i ilmî Darvinizm teorisi safsataları, sanki bilimsel gerçeklermiş gibi okutulmamalıdır.
8. Okullarımızda resmî ideolojik tarih martavalları ve mitolojisi değil, gerçek tarih okutulmalıdır.
9. Liseli gençler beyefendiler ve hanımefendiler olarak yetiştirilmelidir.
10. İslam ahlakına aykırı 19 Mayıs gençlik törenlerine son verilmelidir.
11. Liselere lise bitirme ve bakalorya imtihanları konulmalıdır.
12. Test usulü imtihan sistemi kaldırılmalı, yazılı kompozisyon usulüne dönülmelidir.
13. İlköğretimden sonra, okumaya istidadı ve kabiliyeti olmayanlar, Almanyada olduğu gibi meslekî pratik eğitime yönlendirilmelidir.
14. Müslümanlara İslam mektepleri ve liseleri açma hürriyeti verilmelidir.
15. Bu mekteplerde bütün Müslüman öğrencilerin beş vakit farz namazları okul imamının ardında cemaatle kılmaları sağlanmalıdır. Sultan Abdülaziz ve Abdülhamid zamanında Galatasaray Sultanisinde (lisesinde) böyle idi.
16. Müslümanların açacağı kız liselerine, çarşaflı veya şer’î tesettürle örtülü olmayan kızlar alınmamalıdır.
17. Türkiyede, İngilteredeki Eton Koleji gibi dünya çapında vasıflı ve güçlü mektepler açılmalıdır.
18. Dünyanının en güçlü ve vasıflı on lisesi listesine en az iki lisemiz girebilmelidir.
19. Bütün okullarda bilgi ve kültür yanında ahlak ve karakter terbiyesi de verilmelidir.
20. Okullarda genç nesillere sanat, estetik, güzellik boyutu kazandırılmalıdır.
Müslüman ailelerin çocuklarına başörtüsü hürriyeti verilmesi iyidir, doğrudur, insan haklarına uygundur. İngilterede bu hürriyet varsa, Türkiyede de olmalıdır, olacaktır.
Gizli Yahudilerin, Gizli Haçlıların, ateistlerin, İslam düşmanlarının, egemen azınlıkların, resmî ideoloji faşistlerinin, mürtedlerin bu hürriyete karşı çıkmalarını insan haklarına, millî kimlik ve kültüre, adalete, eşitliğe, demokrasiye aykırıdır. Onlar yerden göğe kadar haksızdır.
(İkinci yazı)
Bunlar ne Biçim Müslümandır?
Bunlar nasıl Müslümandır?..
Mü’min kardeşini sevmeyen…
Bol bol yalan söyleyen…
Emanetleri ehil olanlara vermeyen, ehliyetsizlere veren…
Verdiği sözleri, vaadleri tutmayan…
Devamlı olarak haram yiyen, haram gelirlerle zengin olan…
Cemaat holiganlığı ve militanlığı yapan…
Ribaya bulaşık olan…
Zina konusunda inadına nehy-i münker yapmayan…
Lüks, israf sergileyen…
Kendilerini hatâsız ve günahsız kabul eden…
İç barışı dinamitleyen…
Allahın inzal etmiş olduğu hükümlerle hükm etmeyen…
Sabırsız, teennisiz, itidalsiz…
Müslümanlara karşı İslam düşmanları ile işbirliği yapan…
İhalelere fesat karıştıran…
Atalarının Türkçe mezar taşlarını okuyamayacak kadar cahil olan…
Bir ihtilaf çıktığında bunu Allahın Kitabına, Resulullahın (Salat ve selam olsun ona) Sünnetine ve Şeriata havale etmeyen, bunları hakem kılmayan…
Dinimiz bize öfkemizi tutmayı emr ederken müzmin şekilde öfkeli olan…
Kendilerine hiç toz kondurmayan…
Ümmetten, büyük cemaatten, Sevad-ı Âzamdan kopuk…
Kadın konusunda Şeriatin tesettür ve hicab hükümlerine uymayan…
İşi ve ihtiyacı 60 bin liralık bir otomobil gerektirirken, 200 bin liralık lüks otomobil alıp bununla caka satan…
Adam başına 100 liraya yemek yenilen lüks mekanlara gitmeyi marifet ve fazilet sanan…
Yularını şeytanın eline vermiş olan…
Evet bu ölçüsüz, itidalsiz, insafsız, sabırsız, öfkeli, bin yıllık millî yazısıyla okuyup yazamayan, Kur’an Sünnet ve Şeriat hükümlerine sırt çevirmiş olan, İslamın ahlak kriterlerine göre ahlaksız oldukları halde kendilerini faziletli sanan, hikmetten nasipsiz adamlar ve kadınlar ne biçim Müslümandır?