Medya dünyasında yaprak dökümü devam ediyor.Can Dündar’ın Milliyet’ten ayrılmasının yankıları sürerken bir diğer ayrılık haberi de Cumhuriyet Gazetesi’nden geldi. 16 yıldır Cumhuriyet Gazetesi’nde ‘Düz Çizgi’ adlı köşesinde yazan Ümit Zileli gazeteyle yollarını ayırdı.
Yakın zamanda Mustafa Sönmez, Orhan Birgit, İnci Aral, Ülkü Tamer’in de ayrıldığı Cumhuriyet gazetesi böylelikle bir önemli yazarını daha kaybetmiş oldu. “Atilla Güner’le Akşam Postası”na katılan Ümit Zileli yaşanan ayrılığın nedenini açıkladı. “Gazeteyle ilgili fikir ayrılıkları” olduğunu belirten Zileli; “Yararlı bir şeyler katamayacağımı düşününce ayrıldım” diye konuştu.
Atilla Güner: Cumhuriyet’ten ayrılığınız kamuoyu tarafından merak ediliyor. Anlatır mısınız?
Ümit Zileli: Benim ayrılığımın sevgili Can Dündar ve diğerleriyle hiç alakası yok. Bizim gazetemizde hiçbir zaman bize karşı en ufak bir; ‘bunu yazmayacaksın, şu şöyle baskı yapıyor’ diye bir şey zaten düşünülemez. Ben 16 senedir yazıyordum Cumhuriyet’te. Bizimki biraz böyle bu gazetenin gidişatıyla ilgili fikir ayrılıkları diyelim. Ve ben yaklaşık bir ay kadar önce bazı fikirler, bazı düşünceler ve bazı istekler öne sürdüm. 1 Ağustos’a kadar da bekleyeceğimi beyan ettim ve 1 Ağustos geldiğinde de bunların gerçekleşmeyeceğini gördüğüm için gerçekten çok sevdiğim, yazmaktan onur duyduğum gazetemden ayrılmaya karar verdim. Tabii bizler duruşu belli, yazdıkları belli ,kalıpları belli insanlarız. Tabi ki o kadar emek verdiğimiz gazeteyle ilgili bizim de düşüncelerimiz olacak ve bunları tartışacağız. Bundan daha doğal olan bir şey yok. Tabi ki yakın zamanda Bekir Coşkun da ve orada benim gibi yazan arkadaşlarımın her zaman düşündüğü şeyler vardı. O yüzden önemli olan bir şeyi yaparken bundan yararlı bir şey yaptığını düşünmek lazım. Biraz da ben bundan uzaklaştım.
Atilla Güner: Katkı sunmak istiyordunuz aslında gazeteye?
Ümit Zileli: Evet ama arkadaşlarımız onu herhalde uygun görmemiş olsalar gerek ki biz de ne derler bir laf vardır; “istenmediğin yerde durma kardeşim!”